Gülen'in belalısı emniyete geri dönüyor!
Abone olGülen cemaati hakkında hazırladığı raporla adını duyuran eski istihbaratçı Osman AK yeniden aktif göreve getirildi.
Emniyet istihbarattın önemli
isimlerinden Osman Ak, 15 yıl aradan sonra yeniden aktif göreve
dönüyor. Cemaate ilk kez 'haşhaşi' benzetmesi yapan ve cemaat
hakkında hazırladığı raporla tanınan Osman Ak, Zonguldak İl Emniyet
Müdürü oldu.
Emniyet istihbaratın önemli isimlerinden, dinlemeye ilişkin teknik
altyapıyı 1990’lı yılların başında kuran, son kararname ile
Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü’ne atanan Osman Ak, teşkilatın son
yıllarda gündemden düşmeyen ismi olarak ön plana çıktı.
Ak, İstihbarat Daire Başkanlığı’nda PKK’ya yönelik birçok
operasyonu yürüttü. ‘Telekulak’ olmakla suçlandı,
teşkilattaki Cemaat yapılanmasına yönelik rapor hazırladı,
Fethullah Gülen davasında tanık olarak ifade verdi, Cemaat’e
yönelik ilk ‘Haşhaşi’ benzetmesini yaptı. 15
yıldır aktif görevde bulunmayan Ak, son kararname ile Zonguldak İl
Emniyet Müdürlüğü görevine getirildi.
KORSANLA PAZARLIK
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Trabzon doğumlu Osman Ak,
babasının izinden giderek polis teşkilatına genç yaşta adım attı.
İlk görevine, akademi yıllarında hedeflediği istihbarat dairesinde
başladı. Tüm meslek yaşamı boyunca istihbarat birimlerinde çalıştı.
Kamuoyu kendisini Ankara Emniyeti’nde düzenlediği operasyonlarla
tanıdı. Adana-İstanbul seferini yapan uçak 29 Ekim 1998’de 34
yaşındaki PKK’lı Erdal Aksu tarafından kaçırılmıştı. Hava korsanı,
uçağın Sofya’ya gitmesini istemiş, Ankara ise pilotun gizli sinyali
ile alarma geçmişti. Uçak geceyarısına doğru pilotun
“Sofya’ya geldik” sözleri ile Ankara Esenboğa
Havalimanına indirilmişti. Osman Ak, Sofya’da görevli Türk diplomat
gibi konuşarak korsanı ikna etmeye çalıştı. Ancak korsan teslim
olmamakta direnince operasyon kararı alındı. Birkaç dakika süren
çatışma sonunda korsan ölü olarak ele geçirildi. Bu planlı
operasyon, İspanya’da sivil havacılık kurumlarınca altın madalya
ile ödüllendirildi. Ekibe verilen para ödülü, şehit yakınlarına
aktarıldı.
VALİYE BOMBALI
SALDIRI
6 Mart 1999 günü, dönemin Çankırı Valisi Ayhan Çevik’e bombalı
saldırı yapılmış, makam aracındaki Vali Çevik yaralanırken
korumalarının da aralarında bulunduğu 3 kişi yaşamını yitirmiş, 10
kişi de yaralanmıştı. Saldırganlar kısa sürede Osman Ak ve ekibince
yakalandı. Bu operasyon nedeniyle Ankara Emniyeti’ndeki operasyon
birimlerine, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit para ödülü verdi.
CEMAAT RAPORU DÖNÜM
OLDU
Osman Ak için dönüm noktası ise Emniyet Genel Müdürlüğü’nün
talimatı ile Ankara Emniyet Müdürü Cevdet Saral ve ekibinin,
teşkilat içindeki Cemaat yapılanmasının araştırılması ile
görevlendirilmesi oldu. 1998’deki bu çalışmada onlarca polis şefi
Cemaat’le bağlantılı olarak rapor edildi. Rapor dışarı sızınca
kıyamet koptu. Saral ve Ak’ın ekibi için bundan sonra her şey
tersine döndü. Bir yandan rapor tartışılırken, aynı anda Ankara
Emniyeti’nde Osman Ak’a bağlı istihbaratçıların 8’inci katta özel
bir büro oluşturarak başta Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık,
Genelkurmay Başkanlığı olmak üzere birçok kurum ile sivil toplum
kuruluşları, gazeteciler, hakim ve savcılarla birlikte 963 kişiyi
dinledikleri iddia edildi. ‘Telekulak Skandalı’ olarak basına
yansıyan bu olaydan sonra Cevdet Saral, Osman Ak ve onlarca polis
şefi Ankara Emniyeti’nden uzaklaştırıldı. Haklarında açılan dava
ise yıllar sonra beraatle sonuçlandı. Ancak Yargıtay bu beraat
kararını bozdu. Bazı yasal düzenlemelerin ardından yargılama
durduruldu. Telekulak davasında iddianameyi hazırlayan dönemin
savcısı Nuh Mete Yüksel, emekli olduktan sonra yazdığı kitapta
oyuna geldiğini belirterek Cevdet Saral ve Osman Ak’tan özür
diledi.
HAŞHAŞİ BENZETMESİ
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz aylarda paralel yapılanmaya
dönük kullandığı “Haşhaşi” benzetmesini de yıllar önce Osman Ak
yapmıştı. Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde 2001 yılında görülen
Fethullah Gülen davasında tanık olarak dinlenen Ak, Cemaat
yapılanmasının silahlı bir örgüt olduğunu savunarak,
“Devlet içindeki yapılanma, Hasan Sabbah’ın
‘Haşhaşi’ isimli örgütlenmesine benzemektedir”
demişti.