Gül'den Rehn'e: "Eleştiri haksızca"
Abone olDışişleri Bakanı Abdullah Gül, AB Komisyonu'nun Türkiye'deki ifade özgürlüğüyle ilgili eleştirisinin haksızlık olduğunu söyledi.
İstanbul Levent'teki TOBB binasında konuşan Bakan Gül, AB
Komisyonu'nun Genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn'in "Türkiye'deki
ifade özgürlüğü kısıtlamaları alışkanlık' haline geldi" sözlerine
"Türkiye'de ifade özgürlüğü vardır. Türkiye'de herkes düşüncesini -
arkasında bir şiddet, zorlama yoksa - ifade edebilir, tartışabilir,
konuşabilir'' yanıtını verdi. Gül, ''yeni TCK ortadadır. Savcıların
bazı yazarlarla ilgili açtığı dosyalara bakarsak, bunlarla ilgili
daha önce de dosyalar açılmıştır. Mahkemeler bunlara takipsizlik
kararı vermiştir'' diye konuştu. Türkiye'de yeni ceza yasasına
göre, yeni bir içtihat oluştuğuna dikkat çeken Gül, buradan yola
çıkarak 'Türkiye'de ifade özgürlüğü yok' demenin haksızlık
olacağını söyledi. ''Kendi halkımızın en geniş hak ve
özgürlüklerden faydalanmalarını temin etmek bizim için bir
onurdur'' diyen Gül, önümüzdeki günlerde konuya ilişkin olarak bir
- iki kanun çıkacağını, bunlardan birinin de ombudsmanlık kanunu
olduğunu vurguladı. Gül, Türkiye'deki reform sürecinin AB'den çok
Türkiye'yi ilgilendirdiğinin altını çizdi. 3 ekimde başlayan
süreçle birlikte AB standartlarının hayata geçirileceğini kaydeden
Gül, "AB müktesebatını Türkiye'de uygulayacağız. Bizim
standartlarımızı AB'ye transfer etmeyeceğiz. Eğer bizim
standartlarımız AB standartlarının üzerinde ise o zaman konuşup
onları ikna edebiliriz. Kim daha üstünse tabii ki o onu alır. Ama
gerçekçi baktığımızda bu ne yazık ki böyle değil" dedi. Vize
konusundaki problemler 3 ekim öncesi ve sonrasındaki AB - Türkiye
ilişkilerinin çok farklı olduğunu kaydeden Abdullah Gül, yeni
ilişki çerçevesi içerisinde vize konularının daha kolay
çözüleceğine, dolaşımla ilgili tedirginliklerin azalacağına
inandığını dile getirdi. Bugüne kadar AB'nin, Türkiye'yi serbest
piyasa ekonomisinin çalıştığı bir ülke olarak görmediğini söyleyen
Gül, son ilerleme raporunda 'Türkiye'de çalışan, işleyen bir piyasa
ekonomisi vardır' denildiğini belirtti ve ''AB, özellikle kıskanç
davranmıştır. Bu da doğrusu geç duyurulmuştur. Bunu bilinçli de
yaptıklarının farkındayım ama neticede Türkiye'de serbest piyasa
ekonomisinin AB tarafından ilan edilmesi çok anlamlıdır'' dedi.
Rehn'in sözleri Finlandiya'da yayımlanan Helsingin Sanomat
gazetesine demeç veren AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi
Rehn, Türkiye'deki ifade özgürlüğü kısıtlamalarının 'alışkanlık'
haline geldiğini söyledi. Bu alandaki kısıtlamaların kaldırılması
gerektiğini vurgulayan Rehn, aksi halde üyelik müzakerelerinin
askıya alınabileceğini belirtti. Gazetenin haberinde Olli Rehn'in
sözleri yazar Orhan Pamuk, yayıncı Fatih Taş ve gazeteci Hrant Dink
ile Burak Bekdil davalarıyla örneklendirildi. Özgürlük konularında
Türkiye'nin kendisini hayal kırıklığına uğrattığını dile getiren
Rehn, bu olayların Avrupa Birliği'ne üye olmak isteyen bir ülkeye
yakışmadığını söyledi. Pamuk davası simge oldu 3 ekimde
müzakerelerin başlamasının ardından Türkiye'ye ziyarette bulunan
Rehn, İstanbul'da yazar Orhan Pamuk'u da evinde ziyaret etmiş ve
görüş alışverişinde bulunmuştu. Pamuk'un 'Türklüğü alenen
aşağılama' suçundan yargılanacağı dava 16 aralıkta görülmeye
başlanacak. Pamuk, İsviçreli bir gazeteciye Ermeni tehciri
konusunda verdiği röportajda "bu topraklarda 1 milyon Ermeni, 30
bin Kürt öldürüldü" ifadesini kullanmış, röportajın çevirisi
Türkiye'de de yayımlanmıştı. Bunun üzerine Şişli Cumhuriyet
Başsavcılığı, Pamuk hakkında 'Türklüğü alenen aşağılama' suçundan
altı ay ile üç yıl arasında hapis cezası istemiyle kamu davası
açmıştı.