Gül'den İsviçre'de Kıbrıs hatırlatması
Abone olCumhurbaşkanı Abdullah Gül, İsviçre Parlemantosu'nda konuştu Kıbrıs'ta yapılan referandumu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''İsviçre,
farklı etnik ve dini unsurlar arasında tesis ettiği diyalog,
hoşgörü ve anlayış kültürüyle her zaman örnek gösterilmektedir.
Ülkenizin önümüzdeki dönemde de bu özelliğini koruması tarihi bir
sorumluluktur'' dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, İsviçre Parlamentosunda yaptığı konuşmada,
dönemin konfederasyon başkanı Pascal Couchepin'in 2008 yılında
Türkiye'ye ilk kez devlet başkanı düzeyinde tarihi önemde bir
ziyarette bulunduğunu, kendisinin de Türkiye'den İsviçre'ye
cumhurbaşkanı seviyesindeki ilk devlet ziyaretini
gerçekleştirmekten dolayı kıvanç duyduğunu söyledi.
İsviçre'nin Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde önemli bir yere sahip
olduğunu, Lozan ve Montrö gibi kentlerin isimlerinin Türk tarihine
altın harflerle kazındığını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, yakın
geçmişe bakıldığında ise akla ilk olarak Bürgenstock'un geldiğini,
Dışişleri Bakanı olarak Türk heyetine kendisinin başkanlık ettiği
bu toplantılarda Kıbrıs'ın geleceğiyle ilgili olarak çok yoğun bir
diplomasi trafiği yürüttüklerini anlattı. Gül, ''Birleşmiş
Milletler'in çözüm planı, 2004'te Güney Kıbrıs Rum Kesiminde
gerçekleştirilen referandumda da kabul edilmiş olsaydı ve Kıbrıslı
Rumlar da Kıbrıslı Türkler gibi adada kalıcı çözüme cesaretle
'evet' demiş olsalardı, şüphesiz Bürgenstock, Avrupa tarihinde
İsviçre'nin kolaylaştırıcı rolünün yeni simgesi olacaktı''
diye konuştu.
''COĞRAFYADA BARIŞ VE HUZUR''...
Türkiye ve İsviçre parlamentolarında kurulan
dostluk gruplarının çalışmalarına değinen Gül, bu grupların halktan
halka ilişkileri güçlendirmek suretiyle ortak çalışmalara ivme
kazandıracağına inandıklarını belirtti. Gül, bu anlayışın bir
sonucu olarak kendisine eşlik eden heyette TBMM'de çeşitli
partilerden milletvekillerinin yer aldığını, Türk
milletvekillerinin bu vesileyle İsviçreli meslektaşlarıyla yararlı
görüşmeler gerçekleştirdiklerini söyledi.
İsviçre'de yaşayan ve nüfusu 120 bini aşan Türk toplumunun iki ülke
arasındaki işbirliğinin çeşitlendirilmesi için önemli bir fırsat
olduğunu, aynı zamanda toplumsal ve kültürel anlamda da bir dostluk
köprüsü de teşkil ettiğini dile getiren Gül, ''Bu vesileyle
vatandaşlarımızın her alanda İsviçre toplumuna uyum sağlamasını
desteklediğimizi ve teşvik ettiğimizi belirtmek
istiyorum'' dedi.