Bu ülkede bir göreve gelmek;
Şans ile,
Çalışma ile
Ya da torpil ile olabilir…
Bunun örneklerini her siyasi parti hükümeti döneminde
duyuyor, okuyor, görüyorsunuz…
Artık yadırgamayabiliyor, alışıyorsunuz da!..
Ancak, göreve gelenin;
Kendini kaf dağında görmesi,
Her şeyi bilmesi,
Kendisini doğru olarak eleştirenleri kara deftere yazması,
Başarılı çalışmalar yapmış ve kurumca kabul görmüş
öncekilerden bilgi almaması, tecrübelerinden
yararlanmaması,
Çalıştığı arkadaşlara değer vermemesi,
Kendi bildiği doğrultuda işlerin yürümesini
istemesi/zorlaması,
Kendisine yağdanlık oluşturması,
Kurum içinde bölünmeye yol açması,
İnanın…gelişen/büyüyen 2013 Türkiyesi’nde olmuyor…
Eğer, bir amir, üstleri karşısında el pençe divan durup,
birlikte çektirdikleri resimleri masasının üstüne koyup;
Üstlerini taklip etmekten, alttakilerin ne yaptığını
göremiyorsa,
Benim atadığım “doğrudur” deyip, şikayetleri araştırmıyorsa,
Bir dosyayı imza için “15 gün imzada” bekletiyorsa,
Sürekli “toplantıda” denilerek insanlarla görüşmüyorsa,
Dostları ile muhabbet ederek, kapıdakiler için “beklesinler, ne
işleri var” diyorsa,
Sorunları için gelenleri “azarlayarak” gönderiyor, “küçük”
görüyorsa,
Çeşitli bahanelerle “çalışanları rahatsız ediyor”, soruşturma
açıyorsa,
Görev bittikten sonra döneceği yerin arkadaşlarının arası
olacağını düşünemiyorsa,
Çalışanları desteklemiyor, kendine “yağ yakanları”
yüceltiyorsa,
“Devlet” görevini yapmıyor, “devlet” halk gözünde küçük
düşürülüyor demektir.
Bu, ülkemiz için günahtır…
Bakın;
Hükümetler,
Bakanlar,
Müsteşarlar,
Genel Müdürler v.b. değişiyor,
Ama kaçının iz bıraktığını, adının bilindiğini
söyleyebiliyorsunuz?
Peki, çoğu, göreve geldiğinde astığı astık kestiği kestik değil
miydi!?.
Şimdi onlara soran var mı?
Görüşünü alan var mı?
Maalesef yok!...
Olmazda…
Çünkü, kendiside aynı yöntemi kullanmış, kimseyi dinlememiş, bu
görevde yıllarca kalacağını zannetmişti…
Gün gelmiş, devran gelmiş, yol görünmüştü…
Arayan/soran/kapısında bekleyen/arabasının kapısını açan/siz
büyüksünüz, çok doğru düşünüyorsunuz, siz bu görev için biçilmiş
kaftansınız,bu sorunları ancak siz çözersiniz diyenler
nerelere gitmişlerdi?!...
Yoksa yeni göreve gelenin yanında mı yer almışlardı!?...
Bunları anlamak/bilmek için, tarihi gelişmeleri/geçmişi
bilmek lazım…
Peki, toplum olarak biliyor muyuz?!..
Neden böyleyiz?!.
Yazımızı Hayyam’la bitirelim; “Biz gerçekten bir kukla
sahnesindeyiz: Kuklacı felek usta, kuklalar da biz. Oyuna çıkıyoruz
birer, ikişer, Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz.”
Gündem: Sn Bakanın olimpiyatlarla ilgili
twitterı yine yanlış değerlendirmelere yol açtı. Folklorumuzda
düğünden askerliğe, doğumdan ölüme kadar hayatımızın önemli
anlarında yer alan “kına” sadece geleneksel törenlerde değil; el ve
saç boyası, bereket unsuru ve sağlık nedenleri ile
kullanılmaktadır. Kına ayrıca; 6 aylık kız bebeklere, sünnet olacak
çocuklara, kurbanlık koçlara, askere gideceklere, gelin olacak
kızlara, ölümü beklenenlere ve kefenlenecek ölülere yakılıyor. O
nedenle, lütfen kınayı yanlış olarak/argo
kullanmayalım, değerini küçültmeyelim.
Ulaştırma Bakanımıza açık mektup; Sayın
Bakanım; ülkemizi deniz, kara ve hava alanında geliştiriyorsunuz.
Polemiklere girmeden işinizi en iyi yapan bakanlarımızdan
birisiniz. Ancak, E-5 denen D-200 olarak adlandırılan
Mecidiyeköy-Havaalanı yolunda bir gece aniden hız limiti 70’e
düşürüldü ve bir çok sürücü ceza aldı. Zaten mesai saatleri içinde
ve saat 22.00 e kadar bu yolda hız yapmanız mümkün değil, en fazla
50 yapabilirsiniz. 24.00 den sonra ise trafik rahatlamakta ve
06’ya kadar yoğunluk yaşanmamaktadır. Bu saatler arasında -boş
yolda- 70 aşmadan havaalanına gitmek işkence haline gelmektedir.
Zaten alkol ile ilgili kararlar 1 Eylül itibarıyla uygulamaya
geçmiştir. Dün, kızımı havaalanından almak için 05 te çıktığımda,
70 ile 45’ da varabildim. Boşuna zaman ve yakıt tüketimi olmuyor
mu? Pazar günü misafirlerimi Feshaneye Kahraman Maraş
sergisine –saat 12.00-götürmek istedim. Trafik o yolda kilitti.
Dur-kalk ile giderken 2 kaza meydana geldi. Çünkü, yavaş trafikte
dikkatler daha fazla dağılıyor. Lütfen, bu kararı bir kez daha acil
olarak gözden geçiriniz ve bu saatler arasında 90 sınırını kabul
ediniz. Aklıselimin galip gelmesini diliyoruz. Saygılarımla.