GO-KART PİSTİNDE ÖLEN TUĞBA’NIN BABASININ HAYKIRIŞI
Abone olSakarya’da bir alışveriş merkezinin go-kart pistindeki kazada başı koparak hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Tuğba’nın babası Süleyman ...
Sakarya’da bir alışveriş merkezinin go-kart pistindeki kazada
başı koparak hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Tuğba’nın
babası Süleyman Erdoğan, suçluların en ağır şekilde
cezalandırılmasını istedi.
Olay yeri fotoğraflarının incelenmesinin ardından, Sakarya
Üniversitesi (SAÜ) Çevre Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencisi
Tuğba Erdoğan’ın (24) başının, go-kart pistinde şalının aracın aks
miline dolanması sonucu koptuğu anlaşıldı. Kızı Tuğba’nın, go-kart
pisti sahipleri ve görevlilerin birçok ihmali yüzünden hayatını
kaybettiğini ileri süren elektrik teknisyeni baba Süleyman Erdoğan,
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığının Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunduğu
iddianamede, kızının kask takmadan ve go-kart kıyafeti giymeden
araca binmesine yetkililerce izin verildiğinin anlaşıldığına,
bilirkişi raporunda ise iş yeri işletmecisi ile bu işletmeye
gerekli güvenlik şartlarını taşımamasına rağmen işletme ruhsatı
veren Adapazarı Belediyesi yetkililerinin kusurlu olduğunun
belirtildiğine işaret etti.
Kazanın üzerinden geçen yaklaşık 76 gündür büyük acılar çektiğini
dile getiren dertli baba Süleyman Erdoğan, ihmali görülenlerin en
ağır şekilde cezalandırılmasını ve başka canların yanmasının önüne
geçilmesini istedi. Süleyman Erdoğan, şu şekilde konuştu:
"Bilirkişi raporunda kaşkolun aksa dolandığı tespit edildi. Bunun
üzeri örtülmesi ve oraya bir şeyin girmemesi lazımdı. Daha önce bir
kız çocuğunun saçlarının oraya dolandığını duydum, buna rağmen gene
önlem alınmamış. Bunun üzeri hala örtülmediyse, demode araçlarla
para kazanılıyorsa biz bunların mücadelesini veriyoruz. Benim kızım
öldü, bu gün 76’ncı gün, dakikası dakikasına sayıyorum ama başka
Tuğba’ların ölmesini istemiyorum. Bunun içindir benim mücadelem.
Kanunen taksirli suç olarak kabul edilmiş. Taksirli suçlar 3 ile 6
yıl arasında değerlendiriliyor. Bu ceza insanlara az geliyor fakat
hukuk sistemimiz bunu böyle söylemiş. Avukatım Rıza Saka’dan
aldığım bilgiler doğrultusunda 500 bin liralık tazminat davası
açıldığını öğrendim. Savcılığın açtığı davaya 30 Mayıs 3013
tarihinde mutlaka katılacağım. En ağır şekilde cezalandırılmasını
istiyorum. Yani insanların canları yanmasın istiyorum bundan sonra.
İmtihan dünyasıdır, Allah’tan geldik, Allah’a gidiyoruz. İlk günden
beri aynı şeyi söylüyorum, Allah’ın verdiği canı, emanet olan canı
korumaya çalışıyoruz. Türk adaletine güveniyorum. Kesinlikle bu
tazminat davasında para beklentim yok ama bu cezaların ağır
olmasını istiyorum. Ağırlaştırılırsa, bu para cezası ne kadar ağır
olursa bundan sonra daha etkili önlemler alınacaktır. Tüm Türkiye
biliyor ki, lunaparklar ve go-kart pistlerinde çok sorumsuzca
davranılan yerler var. Hiç olmazsa bunlar garanti altına alınsın.
İnsanlar para kazanmaktan ziyade insanların canına önem versinler.
Bundan sonra ağır, ölümlü kazalar olmasın, insanlar ölmesin. Benim
76 günü nasıl geçirdiğimi bir ben, bir Allah biliyor."
Süleyman Erdoğan, Sakarya Üniversitesi Kızılay Öğrenci Topluluğunun
30 Nisan’da düzenleyeceği "Sakarya Üniversitesi Tuğba’yı Anıyor"
adlı kan bağışı kampanyasından çok büyük memnuniyet duyduğunu ifade
ederek, ailesiyle birlikte davet edildiği bu programa mutlaka
katılacaklarını söyledi.
(İHA)