G.Doğulu organ bağışında ilgisiz
Abone olGüneydoğuluların organ bağışlama hassasiyetleri yok denecek kadar az.
Ülke genelinde çok sayıda hastanın organ nakli beklemesine
karşın, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde organ bağışına ilginin yok
denilecek kadar az olduğu bildirildi.
Diyarbakır İl Müdür Yardımcısı Nihat Yavuz, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, bu yıl organ bağışı ile ilgili vatandaşların
duyarlığını artırmaya yönelik birçok çalışma yürüttüklerini
belirterek, bu kapsamda kentin çeşitli yerlerine afiş astırıp,
broşür dağıttıklarını söyledi.
Bu çalışmaların sonucunda bu yılın ilk altı ayında 78 kişinin bağış
yaptığını, bunların yüzde 30'unun kadın, yüzde 70'inin ise erkek
olduğunu belirten Yavuz, bu kişilerin yüzde 63'ünün 35 yaş altında
olduğunu kaydetti. Yavuz, ayrıca 1791 sayılı Ulusal Organ ve Doku
Nakli Koordinasyon Sistemi Yönergesi doğrultusunda Diyarbakır'da
Organ ve Doku Kaynağı Merkezi oluşturulması için çalışma
başlattıklarını bildirdi. Bölgede başta sağlık çalışanları olmak
üzere sosyo ekonomik düzeyi yüksek olan kişilerde bile organ
bağışına karşı direnç olduğunu anlatan Yavuz, şöyle dedi:
''Bunun nedeni vatandaşların bu konuda yeterli ve sağlıklı bilgiye
sahip olmamasıdır. Diyanet İşleri Başkanlığının açıklamalarına
rağmen halkta, 'organ bağışının caiz olmadığı' düşüncesi
bulunmaktadır. Ayrıca halkın organ bağış belgelerinin ve başvuru
yapan kişilerin isimlerinin organ mafyasına eline geçeceği ve organ
bağışından sonra bağış veren kişinin bedeninin yakınlarına hangi
şekillerde verileceğine dair korkuları bulunmaktadır.''
Yavuz, konu ile ilgili özellikle televizyon ve radyolarda
vatandaşları bilgilendirip, şüphelerinin giderilecek şekilde sık
aralıklarla programlar yapılması gerektiğine dikkati çekti.
ÖRNEK OLMAK İÇİN ORGANLARINI BAĞIŞLADI
Batman İl Sağlık Müdürü Hasan Demir ise kentte bugüne kadar 8
kişinin organ bağışında bulunduğunu belirterek, bunun da yaptıkları
bilgilendirme çalışmalarının sonucunda gerçekleştiğini söyledi.
Genelde toplumda ''neme lazımcılık hakim'' diyen Demir, şöyle
konuştu:
''İnsanların kendilerine bir gün organ lazım olabileceğini
düşünmesi lazım. Genelde insanlar kendi sorunu olmadığı zaman
başkasının sorunuyla ilgilenmiyor. Yaşam sona erdikten sonra zaten
organ çürüyor. Bir de burada yanlış dini kanaatler var.
Müftülüklerin halka çağrı yapmaları lazım. Dinen sakınca
olmadığını, nasıl kan veriyorsak bununda onun gibi bir şey olduğunu
ve hayat kurtardığını anlatması lazım. Organ bağışını, kan vermeyle
eşdeğer düşünmek lazım. Bende personelime örnek olmak için
organlarımı bağışladım. Organ bağışı konusunda duyarlılık yaratmak
için ulusal bir kampanya yapılması gerekir.''
Şırnak İl Sağlık Müdürü Dr. Sedat Kaya ise bugüne kadar Şırnak'ta
hiç kimsenin organ bağışında bulunmadığını, bunun da
eğitimsizlikten kaynaklandığını belirterek, başta kendi personeli
olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşların işbirliğiyle okullarda
seminerler düzenleyeceklerini kaydetti.
Öte yandan, Siirt'te de organ bağışı yapan olmazken, Mardin'de
sadece 8 kişi organ bağışı için başvuru yaptı. Diyarbakır İl
Müftüsü Ali Maraşlıgil ise beyin ve kalp ölümünün gerçekleşmesinin
ardından organ bağışının dinen caiz olduğunu belirterek, ''Bir
Müslüman'ın bir başka insanın hayatını kurtarması sevaptır''
dedi.