Gazeteciler Yiğit Bulut'u bombaladı!
Abone olTV NET ekranlarında Veyis Ateş'in modere ettiği programa Hadi Özışık'ın Yiğit Bulut'a yönelttiği eleştiriler damgasını vurdu.
Referandum tartışması TV NET ekranlarında devam etti.
Veyis Ateş'in modere ettiği programa Hadi Özışık'ın Yiğit Bulut'a
yönelttiği eleştiriler damgasını vurdu.
İnternethaber Yönetim Kurulu Başkanı Hadi
Özışık ve Habertürk yazarı ve
Gazeteport'un kurucusu Yavuz
Semerci'nin katıldığı programda Hadi
Özışık'ın Yiğit Bulut eleştirileri hayli
dikkat çekiciydi. Özışık, Bulut'un Başbakan
Erdoğan'la yaptığı iki programdaki perfermansını kritik
ederken 'gerçekten inanılır gibi değildi,
yalakalığı bile aştı' dedi.
SENİN YAŞIN KAÇ YİĞİT?
Referandum gündeminin tartışıldığı programda söz medyaya geldiğinde
Veyis Ateş, Özışık'a yazısını hatırlatarak Yiğit
Bulut'a dair görüşlerini istedi. Özışık'ın Bulut'a yönelttiği
eleştiriler ise hayli sertti.
Veyis Ateş: Yazınızda Yiğit Bulut için
yalakalık gibi Bir ithamınız var, bunu biraz açar
mısınız....
Hadi Özışık: Yiğit Bulut'un iki defa Başbakan'la
özel bir program yapması bir gazetecilik başarısıdır. Ancak bu
başarıyı elde ettikten sonra Başbakan'dan Türkiye'nin gündemine
dair bir şeyler kopartıp kamuoyu ile paylaşmak çok daha büyük bir
başarıdır. Dedi ki 'sayın Başbakanım ben yurtdışından gelen biri
olsaydım sizi sol bir lider sanırdım'. Sen Başbakan'a övgüler
dökmek için orada değilsin. Sen beni ekran başına kilitlemişsen
Başbakan'ın ağzından çıkacak bir şeyle belki kararsızken bir karar
verecek noktaya gelmek gerekir.
'Babamı alıp götürdüler, yıllarca görmedim' diyor. Yiğit sen kaç
yaşındasın, kaç doğumlusun? 12 Eylül'de kaç yaşındaydın? Acaba
babanın ne yaptığını, 12 Eylül'ün ne olduğunu biliyor muydun?
Anlatıyorsun sonra da Başbakan'dan görüş istiyorsun. Başbakan dönüp
diyor ki 'sen anlattın bana bir şey kalmadı'. Yani yalakalığın da
ötesinde bir şey bu. Gazetecilik yapacaksan ben seni alkışlarım.
Ama geçmiş yıllara göre kendinle ters düşecek hareketler içinde
olursan, hele iftar yemeğinde Başbakan'ı öyle çılgınca
alkışlayacaksan...
İFTAR YEMEĞİNDE BULUT'TAN İNANILMAZ
MAZARALAR
O İftar yemeğindeki manzarayı bizimle paylaşır mısınız?
Hadi Özışık: Yiğit Bulut Başbakan'ın arkasında oturuyor,
Başbakan Kürsüde oturuyor. Ben şimdi o manzarayı anlatırsam çok
komik olur. Yani o alkışı, o mimikleri, o hareketleri... Gerçekten
inanılır gibi değil. Başbakan'ın partisindeki il başkanı o kadar
hararetli değil.
Neden böyle peki, neye bağlıyorsun? Belki de çok seviyorsur
kişisel olarak...
Hadi Özışık: Bulut'un siyasi beklentisine bakmak
lazım. Ben Demokrat Parti'yi iyi bilirim. Yiğit Bulut, Mehmet Ağar
döneminde bir iktidar umudu doğunca milletvekili olabilmek için
Ağar'ın yanından hiç ayrılmadı, saygıda hiç bir kusur göstermedi.
Oradan bir şey olmayacağını anladıktan sonra MHP'ye yaklaştı, Vatan
gazetesinde köşesi de vardı. Sonra Habertürk'e geçti.
Bakın Yavuz Semerci özgürce yayın yaptığı için insaların hakkını
verebiliyor. sitesinin tepesinde hem AKP'nin reklamı var hem de
altta 'hayır oyu vereceğim' dediği yazısı var. Bunu yapmak yürek
ister. Yiğit Bulut'a bakıyoruz bir de Yavuz Semerci'ye
bakıyoruz, aradaki farkı ortaya koymak gerekiyor.
Yavuz Semerci: Hadi'nin yazısını ben de okudum.
Başbakan'ın övülmeye ihtiyacı yok. Bir grup gazeteci var,
Başbakan'ın hatalarını düzeltmeye ve rasyonel hale getirmeye
çalışıyor. Bir grup gazeteci ise Başbakan hata yapsın ki yazayım
diye düşünüyor. Bir grup gazeteci de hataysa hata diyor, iyi
yapılmışsa iyi diyor. Kamuoyu adına soru soracaksınız, ama hesap
sormayacaksınız. Çanak soru da sormayacaksınız. Meslekte
birbirimizi denetlemek için bunları da sormalıyız.