FETÖ'nün yurt dışındaki oyunu deşifre oldu
Abone ol15 Temmuz darbe girişiminden sonra başlatılan soruşturmalarla iyice köşeye sıkışan FETÖ mensupları, yurt dışında da örgütle iltisaklı kurum ve şirketleri güvenilir buldukları üçüncü şahıslara devrederek kaybetmemeye çalışıyor.
Yurt dışında yaşayan FETÖ mensuplarının yakalanma korkusuyla en
sık başvurduğu yöntemlerden birinin, güvenilir buldukları üçüncü
şahıslara kurum veya şirketlerini devretmek olduğu belirlendi.
Örgüt üyeleri, böylece teröre finansal destek sağlayan şirket ya da kurumlarını "güvence" altına almaya çalışıyor. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'ye yönelik soruşturmaların kararlı bir şekilde yürütülmesi, yurt dışındaki örgüt mensuplarını da korkutuyor. Yurt dışında yaşayan ya da yakalanma korkusuyla ülke dışına kaçan örgüt üyeleri, başka ülkede bulunmalarına karşın tedbiri elden bırakmıyor.
SAHİPLERİ DEĞİŞİYOR...
Türkiye Maarif Vakfı'nın, FETÖ'nün yurt dışında en büyük gelir
kaynağı olan okulları devralması veya bunlara alternatif oluşturma
çalışmaları, örgüt üyelerini, ellerindeki son koz olan okulları
kaybetmemek için yasa dışı yollara yöneltiyor. Başta okul, medrese,
üniversite gibi eğitim kurumları olmak üzere, FETÖ'ye ait olduğu
bilinen kurum ve şirketlerin hissedar ya da sahiplerinin
değiştirilmesi, uygulanan ilk yöntemler arasında yer alıyor.
FETÖ mensupları böylece, güvendikleri ve kendileriyle irtibatı
yasal yollarla araştırıldığında bulunamayacak kişilere hisselerini
ya da şirketlerini devrederek, terör örgütüyle irtibatlı
olmadıklarını göstermeye çalışıyor.
Aralarında okul ve üniversitelerin de bulunduğu 40 civarında eğitim
kurumu ile birçok ticari kuruluşun FETÖ ile irtibatlı olduğu
Balkanlar'da ise örgüt mensupları, kendi kriterlerine göre
"güvenilir" olarak nitelendirdikleri kişileri, yerel halktan ya da
Avrupa Birliği vatandaşlarından seçerek örgütün kurum ve
şirketlerini bunlara devrediyor.
ŞİRKETLER GİTMESİN DİYE BÜYÜK TELAŞ...
FETÖ'nün, yurt dışında yaşanan bu korkunun yanı sıra ekonomik
olarak da günden güne gerilediği belirlendi. Avrupa genelinde
birçok ülkede halkın duygularını istismar ederek, büyük miktarlarda
para toplayan FETÖ üyeleri, özellikle 15 Temmuz kanlı darbe
girişiminin ardından yurt dışında da artık destek bulamıyor. En
büyük finansal kaynağı "himmet", fitre, kurban bağışı gibi kalemler
olan FETÖ mensupları, bu yardımların hiçbirini alamıyor ya da
deşifre olmamak için toplamıyor.
Bağış toplayamayan ve tepki gören örgüt üyeleri, eğitim kurumları
başta olmak üzere FETÖ ile irtibatlı kurum ve şirketlerin de hızla
ellerinden kayıp gitmesinin telaşını yaşıyor.
Yetkililer, FETÖ'nün gerçek yüzünün yurt dışında Türk makamlarınca
anlatılmasının, örgütün "devir" oyununu da büyük oranda bozduğunu
belirtiyor.
Güvenlik yetkilileri, özellikle kara para aklamada kullanılan kurum
ve şirketlerin sahipleri ya da hissedarları değişse dahi geçmişe
yönelik kayıtların ve yasa dışı faaliyetlerin gizlenmesinin mümkün
olmadığına işaret ediyor.