Muhterem vatandaşlarım, 16 Nisan sonrası ülkemizde yeni bir
sistemin ruhsatı sandıktan çıktı. Artık eskisi gibi küçük
partilerin şemsiyesi altında siyaset yapma imkanı kalmadı
galiba.
Malum Cumhurbaşkanının seçilmesi için en az %50+1 lazımdır.
Şimdiye kadar hiçbir parti bu oranda oy alamamıştır. Dolayısıyla
Başkanın seçilmesi için siyaset iki partinin şemsiyesinde bir araya
gelmek durumundadır.
Malum her partinin bir tüzüğü var, eski deyimle ya sağcıdır ya
da solcudur. Eski deyimle sağcı siyaset yapmak artık bu ülkede
öldü; muhafazakar demokrat siyaset yerini aldı. Bu düşünceye yakın
partiler bir araya gelebileceği gibi, solcular da birleşmek
durumunda kalacaklar. Dolayısıyla CHP’nin HDP ile bir araya gelmesi
de normaldir.
Ayrıca Başkan yardımcılarının biri Türk ise diğeri Kürt,
üçüncüsü de bayan olmak durumunda ve seçim sürecinde bu yönetim
konfigürasyonun nedeni önemi üzerinde durarak siyaset yapılacaktır.
AK Parti ve MHP’nin yaklaşımı bu mecburiyetin gereğidir.
Şimdi şu şuraya gitti FETÖ’cudür, diğeri diğer tarafa gitti
Laiklik düşmanıdır gibi yorumları yapmak yeni siyaset sürecine
yakışmayan, kirli politikadan kalma yaklaşımlardır. Maalesef bu
siyasetçi tipini bize bahş eden eski yanlış eğitim, yönetim ve
politik duruşlardır. Vatandaşımızın kalitesi bu.
Bazen bakıyorum,
Bir polis birini görevi gereği bir yoldan alıkoyuyor
FETÖ’cü,
Memur görevini savsaklıyor FETÖ’cü,
Siyasette biri ılımlı bir yorum yapıyor FETÖ’cü…
Yapayın etmeyin ayıptır. Kendi insanımızla bu kadar kuşkuyla
bakmaya gerek var mı?
Biri bir beyanat veriyor FETÖ,
Biri parti değiştiriyor FETÖ,
Bank Asya hesabı olan FETÖ,
Sendika üyesi FETÖ,
Dernek üyesi FETÖ,
IP çakışması FETÖ,
Bu kadarı da olur mu?
Sağımızdaki FETÖ.
Solumuzdaki FETÖ,
Önümüzde, arkamızda FETÖ dersek hayatı yaşanmaz hale
getiririz.
En önemlisi de hayattan soğuyor, dikkatımız dağılıyor, asıl
vazifemizde performans kaybımız oluyor.
Peki ne yapmak lazım?
Gerek FETÖ’nin gerek PKK’nin sempatizanlarına ıslah olma
imkanını vermemiz lazım.
Yöneticilerine gereken cezayı vermek haktır, ama bir hareketin
gövdesi dururken ayak takımı bu derce cezalandırılırsa bu işte bir
yanlışlık var. Azgın FETÖ’cular itirafçı olup piyasada tespih
sallarken ibadet takımı ağırlıklı olarak cezalandırılıyorsa bu işte
bir terslik var kanaatimce.
İnşallah TBMM’nin onayıyla kurulan 7 kişilik komisyon
mahiyetiyle birlikte iyi bir çalışma yapar, hızlı ve pratik çalışır
“Küçük hata yapar, Büyük af eder” düsturu gereği
cesaretli kararlar verir.
Allah bu memleketin, bu milletin sonunu hayr eylesin, amin
demeniz dileğiyle.