'Fethullahçı Terör Örgütü'nün 'terör'ü sürpriz bir yerden
Abone olParalel yapılanmaya ilişkin açılan davada terör suçlaması neye dayanıyor? İsmet Berkan sürpriz ayrıntıyı yazdı.
İddianamede bu yapıya yöneltilen suçlama, bir dönem
"paralel yapının dairesi" olarak görülen Yargıtay 9. Ceza
Dairesi'nin Balyoz davası kararından alınmış.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kabul edilen iddianamesinde emniyet içindeki 'paralel yapılanmaya' ‘Fethullahçı Terör Örgütü üyesi oldukları’ suçlaması yöneltilmişti.
Peki Fethullah Gülen ve çevresindeki yapıya yönelik ağır suçlamanın dayanağı nereden alındı? İşte bu ilginç sorunun yanıtını Hürriyet gazetesi yazarı İsmet Berkan, bugünkü okurlarıyla paylaştı.
KUMPAS OLDUĞU İDDİA EDİLEN BALYOZ DAVASINDAN ALINTI
'Fethullahçı Terör Örgütü'nün 'terör'ü sürpriz bir yerden
kaynaklanıyor' başlıklı yazısında Berkan, iddianameden konuyla
ilgili bölümlere yer verdi.
(...)Can alıcı cümle şu: "Amaç suça ilişkin maddede aranan
cebir/şiddet, her durumda ve her aşamada dar anlamıyla maddi cebir,
fiziki kuvvet kullanımı olarak anlaşılmamalıdır. Suç, elverişli
olmak kaydıyla manevi nitelikteki bir cebirle de işlenebilecektir.
Buradaki cebrin, suçun konusu, suçla korunan hukuki yarar da
dikkate alındığında; hukuka aykırı iradede mevcut, cebirle
ulaşılacak hukuka aykırı amaçlara cebir içeren zorlayıcı iradeyle
yönelmiş ve gerektiğinde fiziki cebir kullanacağı, fiziki cebirle
sürdürüleceği duraksamaya yer vermeyecek biçimde ortaya çıkmış
hareketler olarak anlaşılması zorunludur. Dolayısıyla maddedeki
cebir geniş anlamıyla kabul edilmelidir. (....) Önemli olan, hukuka
aykırı bir biçimde, cebri nitelikteki amaç suça yönelen yasadışı
oluşumun, bu suçu işlemek bakımından gerekli elverişliliğe sahip
olup olmamasıdır."
Peki bu alıntı Yargıtay'ın hangi dairesinin hangi konudaki
kararından acaba?
Şimdi sürprize hazır olun: Bu karar, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin
Balyoz davasıyla ilgili onama kararından.
Hatırlayalım, Yargıtay'ın 9. Ceza Dairesi 'paralel yapının dairesi'
olarak görüldü, neredeyse baştan sona değişti. O değişime sebep
olan kararlardan biri, işte bu alıntısı yapılan Balyoz kararıydı;
suçu geniş yorumlayan karar yani.
Balyoz davası, 'paralel yapının orduya kurduğu bir kumpas' olarak
nitelendi ve son olarak bu niteleme bir mahkeme kararıyla da tescil
edildi.
Şimdi o 'kumpas'ın ortağı olduğu söylenen Yargıtay 9. Ceza
Dairesi'nin tam da 'kumpas' diye nitelenen kararı, 'paralel yapı'
aleyhine bir iddianamenin temel dayanaklarından biri haline gelmiş
durumda.
İnsan ne diyeceğini bilemiyor doğrusu."