Fenerden Deniz harekatı

Fenerbahçe Kulübü, Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun, Deniz Barış'ın lisansını askıya alan kararının, ''yargı kararlarının hiçe sayılması ve yargı kararlarına muhalefet etme niteliğinde'' olduğunu savunarak, anayasal suç işlendiğini ileri sürdü.

Kulübün resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun dün verdiği kararla, yargı kararlarına aykırı eylem ve işlem tesis ettiği ileri sürülerek ''Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu, futbolcumuz Deniz Barış ile Gençlerbirliği Kulübü arasındaki uyuşmazlık konusunda verilmiş adli yargı kararlarına aykırı olarak profesyonel futbolcumuz Deniz'in lisansını askıya almış olmakla yargı kararlarına aykırı eylem ve işlem tesis etmiştir.

Anayasal suç işleyen Futbol Federasyonu'na karşı kulübümüz ve futbolcumuz doğmuş, doğacak tüm yasal haklarını son dereceye kadar kullanacaktır'' denildi.

Kararın, hafta sonu tatilinin başladığı saatlerde, uyuşmazlığın çözümünü sağlamaktan ziyade ortaya çıkan durumdan istifade edilerek Deniz'i yarınki Sivasspor maçında oynatmamaya yönelik olarak verildiği savunuldu.

Mevcut federasyon yönetim kurulunun, özellikle Fenerbahçe Kulübü
ile ilgili olarak önüne gelen her konuyu kulübün aleyhine kullanılabilecek bir fırsat olarak değerlendirildiği iddia edilen açıklamada, ''Bunun sonucunda kulübümüz ile ilgili her konuyu, lig mücadelesinde kulübümüzün dezavantajına olacak şekilde neticelendirdiğini üzülerek belirtmek isteriz'' denildi.

İki taraf arasında devam eden dava sonuçlanıncaya kadar, uyuşmazlığa konu olan cezai şartın ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir niteliğinde bir karar bulunduğu, uyuşmazlığın özel hukuka tabii olduğu ve adli yargının görev alanına girdiği ifade edilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi: ''Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/69 D.iş sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince profesyonel futbolcumuz Deniz Barış ile Gençlerbirliği Kulübü arasında adli yargıda halen süren yargılama sonuçlanana kadar, Deniz Barış ile Geçlerbirliği Kulübü arasındaki uyuşmazlığa konu cezai şartın
ödenmemesi yönündeki ihtiyati tedbir niteliğindeki bir yargı kararına ve yine Deniz Barış ile Gençlerbirliği Kulübü arasındaki cezai şarttan kaynaklanan borca ilişkin uyuşmazlığın özel hukuka tabii olduğu ve adli yargının görev alanına girdiği, dolayısıyla Futbol Federasyonu'nun yetki ve görev alanına girmediği yönündeki bir diğer yüksek yargı kararına rağmen Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun vermiş olduğu bu son karar yargı kararlarının hiçe sayılması ve yargı kararlarına muhalefet edilmesi niteliğindedir.

Anayasamızın 138. maddesinin 4. paragrafında yazılı olduğu üzere ''yasama ve yürütme organları ile idari mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez'' hükmü ve düzenlemesi genel idarenin bir parçası olan Futbol Federasyonunu da bağlamaktadır.

Bu anayasal düzenleme doğrultusunda Futbol Federasyonu'nun yasalara saygılı bir idare olarak yargı kararlarının gereğini yerine getirmesi, yargı kararlarını değiştirmemesi, önüne getirilen uyuşmazlık konusu ile ilgili verilmiş yargı kararları doğrultusunda işlem yapması esastır. Buna aykırı her türlü eylem ve işlem anayasal suç niteliğindedir.''