Faiz artırımına TEPKİLER!
Abone olMerkez Bankası'nın faiz artırımı, ekonomi çevrelerinin değişik tepkilerine yol açtı!
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Merkez
Bankası'nın çıkan sıcak parayı durdurmak, geri çekebilmek için
yüksek faiz artışı yaptığını belirterek, "tansiyonu yüksek olan
hastaya, tuzlu ayran vermek gibi bir önlem... Esas yüksek
tansiyonun nedenini bulmak lazım" dedi.
Aygün, yüzde 1'in altında faiz artışı beklendiğini belirtirken,
"Demek ki durum çok ciddi. Sıcak para çıkmasın diye yüksek faiz
artırımına gittiler" diye konuştu.
Faiz artırımının para çıkışını önlemeye yetmeyeceğini vurgulayan
Aygün, "Pansuman yapmak yerine, hastalığın nedenini bulup çözmek
lazım. Sorunun kökenine inmezseniz, bu tablo tekrar karşımıza
çıkacak. Esas sorun, cari işlemler açığı... Yılın ilk 4 ayında 12,5
milyar dolar olmuş, yıl sonunda 37 milyar dolara ulaşacak. İthalatı
azaltıcı ek tedbirler alınmalı. Tek çare devalüasyon... Zaten
avroda-dolarda yüzde 20-25 artış olmuş. Neden devalüasyon olduğu
açıklanmıyor?" dedi.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan da 1,75 puanlık
faiz artırımını "Merkez Bankası adına cesur bir karar" olarak
değerlendirirken, "26 kez faiz indiriminden sonra ilk kez faiz
artırıldı. Umarız bir kez daha gerek kalmaz ve enflasyonist
beklentilerdeki bozulma düzelir" diye konuştu.
Başta Merkez Bankası olmak üzere herkesin, paniğe kapılmadan,
soğukkanlı bir biçimde davranması gerektiğini vurgulayan Çağlayan,
ekonominin dayanıklılığının test edildiği bugünlerde, ekonomide son
4 yılda sağlanan kazanımların korunmasında, başta ekonomi yönetimi
olmak üzere herkese görev düştüğünü kaydetti.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş
da karara ilişkin, "Bu beklenmedik bir şey değil. Reel sektör,
piyasalar için önemli olan önümüzü görebilmemiz" dedi.
Avrupa Merkez Bankası ve FED'in belli miktarda faiz artırımına
gitmesinin Türkiye'deki piyasalara da yansıyacağını ifade eden
Yalçıntaş, "Önemli olan, bu yansımanın mümkün olduğu kadar absorbe
edilebilmesi ve bizim bu artıştan mümkün olduğu kadar az
etkilenmemizdir. Burada birçok ekonomik aktöre görev düşüyor. Tek
bir ekonomik aktörün çalışmasıyla yapılacak bir şey değil" şeklinde
konuştu.
Yalçıntaş, Hükümetin bugüne kadar ekonomi politikalarında çok
başarılı bir performans gösterdiğini, Türkiye'nin çok ciddi
ekonomik reformlar yaptığını ve iş dünyası olarak Hükümetin gerek
reform politikalarını, gerekse AB politikalarını her zaman
destlediklerini ifade etti.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) eski Başkanı ve
Anadolu Grubu İcra Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Merkez Bankası
Para Politikası Kurulu'nun 1,75 düzeyindeki faiz artırımının doğru
bir rakam olduğunu söyledi.
Özilhan, piyasaların 1 civarında artırım beklediğine işaret ederek,
"1,75'lik faiz artırımının doğru bir rakam olduğuna inanıyorum.
Merkez Bankası'nın, duruşunu sergilemesi, enflasyonla mücadele
isteğinin devam ettiğini göstermesi gerekiyordu. Proaktif davranıp,
bir bir yapacağına, 1,75 yapıp Haziran ayı enflasyonun da etkisini
azaltabilir. Bu, piyasaların Merkez Bankası'na olan güvenini de
pekiştirir. Bununla Merkez Bankası, ana hedefi olan enflasyonla
mücadele politikasının aynı şiddette devam ettiğini sermaye
piyasalarına inandırmış olacaktır" diye konuştu.
Tuncay Özilhan, faiz artırımının tüketici faizlerini
etkileyeceğine, yüksek faiz ve yüksek enflasyonun büyümeyi
yavaşlatacağına dikkat çekerek, Türkiye'de enflasyonist ortama
karşı alınabilecek en iyi tedbirin faiz olduğunu ifade etti.
Merkez Bankası'nın yanı sıra hükümetin de enflasyonla mücadele
konusundaki mücadelesini geliştirmesi gerektiğini belirten Özilhan,
"Popülist politikalardan vazgeçmemiz, bütçe disiplini üzerinde
yoğunlaşmamız lazım" diye konuştu.