EYT ve Staj Mağdurları derken anneleri kimse konuşmuyor...!

Erkekler, askerlik borçlanması yaparken hiçbir şarta tabi tutulmazken, “kadınlarda doğum borçlanmasından önce sigortalı olma şartının” bulunması, kanunlarımızda yer alan kadın erkek “eşitsizliğinin” en güzel örneklerindendir.

Özkan Taştan ih-ozkantastan@internethaber.com

EYT'liler ve Staj Mağdurları kadar sesleri çıkmıyor diye yok sayamayacağımız hatta bu konular çözülecekse ilk onlardan başlanması gerektiğini düşündüğüm bir mağdur gurubumuz daha var.

Bu gün sizlere onlardan bahsedeceğim. 

"Doğum borçlanması mağdurları."

Yani anne mağdurlarımız.

Neden derseniz...

Erkeklerin askerlik borçlanması ile kadınların doğum borçlanması şartları maalesef "eşit" değil. 

EŞİTLİK - EŞİTSİZLİK

Geçmişten günümüze gelindiğinde insanlığın temelini oluşturan kadın ile erkek arasındaki “eşitlik” ya da “eşitsizlik” konusu hep tartışılagelmiştir.

Kanımca bu konunun en güzel cevabı, Türk Dil Kurumu’nun eşitlik tanımında gizlidir.

Türk Dil Kurumu’na göre eşitlik;

“İki veya daha çok şeyin eşit olması durumu, “denklik”, müsavat, muadalet.” olarak geçmektedir.

Yani eşit demek; “tıpatıp aynı olma değil, denk olma” durumudur.

Her iki cinsin de birbirinden üstün veya düşük tarafları bulunmaktadır. Biri bir alanda iyi iken diğeri başka bir alanda daha iyidir. Bu birinin diğerinden daha üstün olduğu anlamına gelmemektedir.

Kadın ile erkeğin eşit değil, “denk” olduğu tartışmasızdır.

Asıl tartışılması gereken konuları;

Kadına yönelik şiddet, çocuk evliliği vakaları, kadınların maruz kaldığı baskılar, kadınlara sunulan fırsatların azlığı ve “kanunlarımızca kadınlara tanınmayan bazı haklar” oluşturmalıdır.

ERKEN EMEKLİLİK HAKKI EŞİTSİZLİĞİ GİDERİLMELİDİR…

Kanunlarımızca, annelere (dolayısıyla kadınlara) tanınmayan bu haklardan bir tanesini de “doğum öncesi sigortası olmayanların SGK doğum borçlanması yapamaması” oluşturmaktadır.

Mevcut sistemde kadın çalışanların doğum borçlanması yapabilmesi için doğumdan önce sigorta tescilinin (bir gün bile) olması yeterli görünürken, doğumdan önce sigorta, bağ-kur veya kamuda tescili olmayan kısacası sigortası olmayan kadınlar doğum borçlanması yapamamaktadır.

Erkekler, askerlik borçlanması yaparken hiçbir şarta tabi tutulmazken, “kadınlarda doğum borçlanmasından önce sigortalı olma şartının” bulunması, kanunlarımızda yer alan kadın erkek “eşitsizliğinin” en güzel örneklerindendir.

Sadece bu da değil, askerliğini ilk sigorta girişinden önce yapan erkekler askerlik borçlanması ile “belirli şartların taşınması halinde emeklilik tarihini 1 - 2 yaş daha erkene” çekebilmektedir.

Kadınlar ise sigorta girişinden sonraki doğumlarını borçlansalar bile erkeklerde olduğu gibi hiçbir suretle “emeklilik yaşını erkene çekebilme şansını da bulamamaktadır.”

Son günlerde yüzbinleri ilgilendiren; 3.600 ek gösterge sorunu, EYT'lilerin (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) ve Staj mağdurlarının sorunları hakkında yapılan çalışmalar sıkça konuşulmakta, bu konular görsel ve yazılı medyada haberlere çokça konu olmaktadır.

Fakat annelerimiz yani "doğum borçlanması mağdurları" hiçbir şekilde gündeme gelmemektedir.  

Bu durumda olan annelerimizin seslerinin çıkmıyor olması, EYT'liler kadar "oy potansiyellerinin bulunmaması"; onların mağdur olmadıkları anlamına gelmemelidir.

Özetle; doğum borçlanmasından önce sigortalı olma şartının esnetilmesi veya kaldırılması yönünde yapılacak olan bir düzenleme hem “devletin kasasına para girmesine” hem “kanunlarımızda yer alan kadın erkek eşitsizliği ile ilgili bir konunun daha çözüme kavuşmasına”, hem de bu kişilerin “haklı mağduriyetlerinin giderilmesine” olanak sağlayacaktır.