Evlendirme programları sakıncalı
Abone olKurum, söz ve nişansız evliliğin sakıncalı olduğunu ve bu programların ailenin geleceğini tehdit ettiğini savundu.
Radikal Gazetesi'nden Fatma Sibel Yüksek'in haberine göre, TV
kanallarındaki ´evlendirme´ programlarının zararlı olduğu sonucuna
varan Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu: Sözsüz, nişansız evlilik
olmaz. Aile, para karşılığı yapılandırılamaz. Başbakanlık Aile
Araştırma Kurumu, çeşitli televizyon kanallarında yayımlanan
evlendirme programlarını 'Türk aile yapısına ters' buldu. Kurumun
yaptırdığı araştırmada, söz ve nişan gibi aşamalar olmadan evlilik
yapılmasının sakıncalı olduğu ve bu programların ailenin geleceğini
tehdit ettiği sonucuna varıldı. Araştırmada, 'bilgi' karşılığında
para verilen 'Kim 500 Milyar İster?' türü programların yararlı,
ancak 'aile kurumunun para karşılığı yapılandırıldığı' programların
zararlı olduğu ifade edildi. 'Kurmaca' hayatlar Aile Araştırma
Kurumu, kurum uzmanı Fatma Özdoğan'a 'Medyanın Aile Kurumu
Açısından Eleştirel Okunması-Biz Evleniyoruz Programı Örneği' adlı
bir araştırma yaptırdı. Özdoğan'ın araştırmasında, sözkonusu
programların 'kurgulanmış hayatlar' sunduğu belirtilerek, "Yarışma
moduyla birlikte sunulan bu senaryolar halkın temel toplumsal
yapısını zedeleyebilir. Bu yarışmaya katılan gençlerin değerli bir
hayat kurma mücadelesi içinde mi oldukları, yoksa kurmaca bir
hayatın aktörleri mi oldukları üzerinde durulmalı" denildi. 'Bunlar
bize ters...' Araştırmada, "Aile yapımızın kurulma şekline son
derece ters düşen bir yarışma formatı söz konusu. Türk ailesinin
kurulma aşamaları, ailelerle ve akrabalarla olan ilişkiler, evlilik
kurulmasında yaşanan söz, nişan ve benzeri uygulamaların formata
zorla enjekte edilmiş dokusu, son derece hassas dengeleri
zedeleyecek bir görünümdedir" görüşüne yer verildi. Söz konusu
programların hiçbir süzgeçten geçmeden seyircilere ulaştığına
dikkat çekilen araştırmada, şöyle devam edildi: "Geleceğin
üreticisi konumunda olan ailenin ne kadar ciddi tehdit altında ve
korumasız olduğu savı gündeme gelmektedir. Türk ailesinin kendini
içinde bulduğu bu iletişim patlamasından nasıl ve ne yönde
etkilendiği, üzerinde durulması gereken öncelikli bir konudur. Bu
patlamanın orta ve uzun vadede ülkenin hem ekonomik, hem de
kültürel envanterine yapacağı etkiler kestirilememekte."
Araştırmada, bilgi karşılığı para kazanılan 'Kim 500 Milyar İster'
gibi yarışmaların ise çöpçatan programların aksine yararlı olduğu
öne sürüldü. Bu yarışmaların 'bilgi toplumu yaratmada kendi
üzerlerine düşen görevi yerine getirdiği' kaydedilen araştırmada,
"Mutluluk, sevgi, sadakat duygularının yeşerdiği ve büyüdüğü aile
kurumunun para karşılığı yapılandırılması ve ödülü para olan
birlikteliğin adının aile olması, kültürel yapımızda son derece
önemli yaralar açabilir" denildi. Türk ailesi nasıl olmalı?
Araştırmada, Türk ailesinin 'temel ilke ve değerleri' ise şöyle
sıralandı: "Hakkaniyet, dürüstlük, sabır, onura saygı, kişisel
bütünlük, tutarlı olma, sorumluluk alma, önem verme, koşulsuz
sevgi, yardımlaşma ve yüreklendirme."