Eşini seven prostat tedavisine götürsün!
Abone olErkeklerin üroloji muayenesinden çekindiğini söyleyen uzmanlar, kadınları eşlerini bu konuda ikna etmeleri için uyardı.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Ömer
Öge, özellikle 45 yaşını geçen erkeklerde prostat muayenesinin önem
taşıdığını, bu konuda çekingen davranan erkeklerin, erken teşhis
açısından muayeneye yönlendirilmesinde eşlerin çabasının olumlu
sonuçlar verdiğini belirtti.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Öge, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, prostatın bir hastalığın adı değil,
boşaltım sisteminin sonunda mesane ve dış idrar kanalı arasında
bulunan kestaneye benzeyen ve tüm erkeklerde bulunan bir organ
olduğunu anlattı.
Prostatın yaş ilerledikçe büyüdüğünü, bu organla ilgili
hastalıkların ise 40-50 yaş civarında ortaya çıkmaya başladığını
kaydeden Doç. Dr. Öge, yeni tanı almış kanser hastalarının yüzde
12'sini prostat kanserinin oluşturduğunu, 50 yaşını geçmiş
erkeklerin yüzde 50'sinin iyi huylu ürolojik hastalıklara
yakalandığını, bu hastalığın başında da iyi huylu prostat büyümesi
geldiğini anlattı.
ARTIK ''ERKEKLERİN KABUSU'' DEĞİL
Doç. Dr. Öge prostat için ''erkeklerin kabusu'' denildiğini ancak
bu sözün 10 yıl öncesine kadar geçerli olduğunu, gelişen
teknolojiyle birlikte prostat hastalıklarının tanı ve tedavisinde
ilerleme sağlandığını anlattı.
Hastanede kalış sürelerinin artık bir günü bile geçmediğini, kansız
prostat ameliyatlarının yapıldığını belirten Doç. Dr. Öge, ''Ancak
biliyoruz ki, birçok erkek bu güvenli ve konforlu tedavinin yerine,
kaçarak korkulu rüya görmeye devam etmektedir. İşte burada görev
eşlere düşmektedir. Çünkü muayeneden ve doktora gitmekten kaçan
erkeği biz ürologlara yönlendirecek en büyük güç eşidir''dedi.
''KOCASINI SEVEN PROSTAT MUAYENESİNE
GÖTÜRSÜN''
Erkeklerin üroloji muayenesinden çekindiğini ve şikayeti olmasına
rağmen doktora gitmediğini anlatan Doç. Dr. Öge, prostat
hastalıklarının en korkulanı olan prostat kanserinin başlangıç
aşamalarında herhangi bir şikayet olmadan ortaya çıktığını,
şikayetin görülmeye başlamasıyla hastalığın yayılmış veya tedavi
edilebilir olmaktan çıkmış olabileceğine dikkat çekerek şöyle devam
etti:
''Prostat kanseri tanısı muayene ve PSA dediğimiz bir kan
testi ile çok kolaylıkla konulur ancak hasta muayeneye geldiği
zaman. Ve bu tanıyı erken dönemde koyduğumuz zaman hastayı yüzde
100'e yakın bu kanserden kurtarabiliyoruz ki prostat kanseri
erkekleri öldüren kanserler arasında 2. sırasında yer almaktadır.
Erkeklerin yaptığı en büyük hata arkadaşlarının kan testleri ile
kendilerininkini karşılaştırıp muayeneye gitmeden sonuca varmaya
çalışmalarıdır. 'Falancanın PSA değeri şu kadar yüksekmiş, onda bir
şey yoksa bende de yoktur' yorumunu
yapmalarıdır.''
Doç. Dr. Öge, bu değerlendirmenin bir ürolog tarafından muayene
edildikten sonra yapılması gerektiğini anlatarak, sözlerini şöyle
tamamladı:
''Özellikle 45 yaşından sonra, kocasını seven kadınlar,
eşlerini prostat muayenesine götürsün. Ailede prostat kanseri
varsa, bunu 40 yaşa çekmek gerekir. Eğer eşinizi seviyorsanız ve
sizinle uzun bir ömür yaşamasını istiyorsanız lütfen yılda bir kez
üroloji muayenesine yönlendirin ve kesinlikle başını kuma gömmesine
izin vermeyin. Birçok erkeğin hayatının eşlerinin onları bize
getirmesi sayesinde kurtulduğunu
söyleyebilirim.''