Erkekti sözü Ersoyu çıldırttı

Abone ol

Bakan Günay, sözlerinden dolayı özür mahiyetinde açıklama yaptı, tartışma bitti derken Reha Muhtar devreye girdi!

CNN Türk'teki "Çok Farklı" Bülent Ersoy ile Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç arasında sert tartışmalara neden oldu. Bulaç'ın Ersoy'la ilgili bir sözü üzerine sinirlenen Ersoy, Bulaç'ı söylediklerini ispata davet ette aksi takdirde dava açacağını söyledi.

Reha Muhtar, kendi klasiği olan yeni bir tartışmaya daha kapı araladı. Bakan Ertuğrul Günay'ın, her iki tarafın da düzeltmesine rağmen ekrana taşıyan Muhtar, Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç ile Bülent Ersoy'u karşı karşıya getirmeyi başardı. Günay, Ankara'da düzenlenen bir törende Bülent Ersoy'a "En iyi kadın sanatçı" ödülünün verilmesini absürt olarak nitelemişti.

ALİ BULAÇ İŞE KARIŞTI

Bu sözlerin ekrana bir kez daha taşınmasının ardından Günay ile Ersoy'un kavgasına bu kez Zaman yazarı Ali Bulaç katıldı. Bulaç, Günay'ın sözlerini değerlendirirken Ersoy'la ilgili sözleri yeni bir tartışma daha yarattı. Bulaç, Ersoy'un annesinin onun için "Benim oğlum bir erkekti ve eğilimleri de erkekçeydi. Onu medya bu hale getirdi" sözleri tartışma yarattı.

Ali Bulaç'ın bu sözleri yeni bir tartışmanın da pimini çekti. Ersoy telefonla katıldığı programda Bulaç'ı sert bir dille eleştirerek, konuyu mahkemeye taşıyacağını ifade etti.

ERSOY'UN SERT SÖZLERİ
HABERİN DEVAMINDA...

[PAGE]

"BU SÖZLERİ BİR ANNE SÖYLEYEMEZ"

"Aslında çok gerginim ama kendimi frenlemeye mecbur hissediyorum. Annemle ilgili bir yorum yapılmış. Annem bir şeyler söylemişmiş güya. Benim çocuğum şöyle oldu da böyle oldu da böyle olmuşmuş. Benim annem, olmayan bir şeyi söylemez. Bunu hiç bir anne telaffuz etmez. Ben Ali Bulaç Bey'i bunu ispata davet ediyorum. Bunu söylediği gibi ispat etmekle yükümlüdür ve bu ispatı kendilerinden hakikaten istirham ediyorum. Ali Bulaç beyefendinin bunu ispat etmesi gerekir ve ben kanuni haklarımı da bu hususta kullanacağım. Allah'a şükür ki anneciğim hayatta, böyle bir şeyi asla söylemez, söylediyse de bunun kayıtlarını, neye istinaden söylendiğini kanuni haklarımı koruyacağım durumlarda ortamlarda kendisi bunu ispat etmelidir, edecek. Çünkü kanuni haklarını kullanacağım."

NEDEN GÜLÜYORSUNUZ?

Zaman Gazetesi Yazarı Ali Bulaç'ın bu sözlerinin ardından yüksek sesle gülmesi Bülent Ersoy'un tepkisine neden oldu. Ersoy, "Burada niye güldünüz, neden güldüğünüz? Bu gülünecek bir mevzu değil. Son derece önemli bir konudur. Bilmediğiniz, duymadığınız, gerçekliği ispat edilmemiş bir konuyu gayet güzel aktarabiliyorsunuz Sayın Bulaç? Bunu neye istinaden emin olmadan söyleyebiliyorsunuz? Düşünün ki ben Sayın Muhtar'a ulaşamadım, kendimi ifade edemedim, o zaman ne olacak? Dinleyiciler ne diyecek? 'Bülent Ersoy'un annesi bunu söylemiş' diyecekler. Her seferinde, gelmişim kaç yaşına, bu yaşta hala daha bir şeyleri ispat etmekle mi ömrümü geçiştireceğim.... Benim anneciğim asla böyle saçma sapan konuşmaz... Ne şekilde dünyaya geldiğimi, nasıl geldiğimi anneciğim bilir... Ben bunu ifade edemeseydim herkes diyecekti ki 'Ne konuşuyorsunuz, zaten anası bile böyle söylemiş'. Benim annem böyle bir şey söylemez, çünkü anneciğim benim ne olduğumu çok iyi biliyor, bu bir kere külliyen yanlış" açıklamasını yaptı.

TARTIŞMA GİDEREK ALEVLENDİ
AYRINTILAR HABERİN DEVAMINDA...

[PAGE]

BANA SORULDU MU DÜNYAYA GELİRKEN!

"Benim ruhumu kim üfledi? Allah üfledi ve Rahman'ın nefesidir diyorsunuz. O zaman demek ki o nefes beni de üfledi dünyaya gelmedi, o dedi ve ben oldum. O zaman biz şimdi, tövbe Haşa o zaman Allah'ı mı sorumlu tutacağız? Veya niye beni Reha Muhtar veya Leman Sam gibi dünyaya getirmedin Ya Rabbi mi diyeceğiz? Böyle bir hakkımız var mı? Çünkü dünyaya gelmemizi bile bize sormuyorlar ki! Böyle bir hakkımız yok. Dünyaya gelişimizde bize 'Sen dünyaya ne şartlarda geleceksin veya gelmek istiyor musun?' diye bana soran oldu mu? Hayır. Burada Allah'ı sorguluyorsunuz. Lütfen, daha dikkatli olmanız gerekli diye düşünüyorum. Ben Allah'ı çok seviyorum. Allah'ın bütün kural ve kaidelerine de riayet ederek yaşıyorum.

İNSANLAR BEYNİYLE DÜŞÜNÜR BELDEN AŞAĞISIYLA DEĞİL!

Türkiye Cumhuriyeti hudutlarında yetişmiş en büyük iki isim var, siz ister kabul edersiniz, ister etmezsiniz. Biri Zeki Müren, biri Bülent Ersoy. Bu konuda hiç mütevazi olamayacağım. Ve bu ödülde bana cinsiyetim için verilmedi, tamamiyle bilgi birikimim ve sanatsal kariyerim için verildi. Sanatın cinsiyeti, dili, dini, ırkı olmaz ve insanlar beyinleriyle düşünürler, belden aşağılarıyla da değil. 21. yydayız, bu şekilde bağnaz düşünceler kimseyi bir yere götürmez. Sizin gibiler, isteseniz de istemeseniz de Zeki Müren, bir olgu, ben bir olguyum. Allah bana ne kadar ömür verdiyse bu hudutlar dahilinde yaşayacğım ve sanatımı icra edeceğim. Onun için birbirimizi sevsek de sevmesek de içimize sindirmek mecburiyetindeyiz.

GÜNAY ADINA ÜZÜLDÜM!

Televizyon gazetesinin haberine göre Bülent Ersoy, daha sonra, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın sözlerine de yanıt verdi. Bakan Günay'ın daha sonra yaptığı açıklamada kimseyi kırmak, üzmek istemediği sözlerine "Üzmek istememek ayrı, üzmek ayrı. Ben buna hiç üzülmem, ancak neye üzülürüm. Türkiye Cumhuriyeti devletinin Kültür Bakanlığı kendisine tevdi edilmiş olan bir bakanın ne yazık ki böylesine eğer haddimi aşmaz isem bu sözcüğü söylemeye mecburum, talihsiz açıklamayı yapışı bence hiç şık olmadı. T.C. devleti gibi Atatürkçü bir ülkede Kültür ve Turizm bakanlığı döneminde bulunan sayın bakan beyefendi şunu bilmelidir, herşeyden önce insan insandır. Artı insan yaradanın yarattığıdır... Ben Allahım'a elimi açarım, Allah'ımdan isterim, günah işlemişsem ondan af dilerim...Araya kimseyi sokmam...Hele ki bir Kültür Bakanı'nın böylesine talihsiz konuşmalar yapışı bence kültürel seviyesini gösteriyor" diye konuştu.



Günün Önemli Haberleri