Önce İç işleri Bakanı Süleyman soylu 81 ilin valisine
konuştu:
"15 Temmuzda gerçekleştirilen saldırının sadece bir
meczup tarafından organize edilmediğini sizler de, bizler de
biliyoruz"
Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan:
“ Bir süredir ülkemiz bu coğrafyadaki bin yıllık
varlığı ve bekası açısından tarihinin en kritik süreçlerinden
birini yaşamaktadır. 2. bir kurtuluş savaşı verdiğimiz bir zaman
diliminin tam ortasındayız. Türkiye içeriden ve dışarıdan
kuşatılmaya çalışılıyor.”
Evet, ABD ile yaşanan vize krizi net olarak gösterdi
ki;
”içeriden ve dışarıdan kuşatma altındayız”
Belli bir kesime abartılı geliyor ama gerçek
böyle;
Şu anda 2. bir Kurtuluş Savaşı veriyoruz.
Ülkemizin bekası söz konusu…
Topla, tüfekle denediler olmadı, ekonomik kıskaç içine almak
istediler olmadı, terörle, uyuşturucu ile denediler olmadı.
Gezi olaylarıyla başlayan, 17 ve 25 Aralık
operasyonları ile devam edip, 15 Temmuz darbe girişimi ile
sonuçlanan FETÖ destekli CIA planında amaç ülkeyi iç karışıklıkla
parçalamak ve yeni bir devlet kurmak.
Mısır örneğinde olduğu gibi ya iktidarı devirip
kaleyi içeriden feth etmek, ya da Suriye örneğinde olduğu gibi iç
savaş çıkararak etkisiz hale getirmek.
Her halukarda “Erdoğansız bir Türkiye hayalini”
gerçekleştirmek.
Çünkü, Erdoğan ‘lı bir Türkiye
ABD’nin, AB’nin ve İsrail’in Büyük Ortadoğu Projesi’nde en büyük engel.
*****
******
*****
Daha;
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun AB Türkiye
arasındaki vize sıkıntısında tarafları sağ duyuya davet edecek kadar
kendini bu ülkenin dışında konumlandırmış olmasını
hazmedememişken;
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi Erdoğan’ın peşine
takılıp gidiyor diye eleştiren ve milliyetçiler ile ülkücüleri
bölerek yeni parti kurmaya çalışan o iç siyaset simsarlarına ne
demeli?
Gözlerini öylesine iktidar hırsı öyle bürümüş ki, bu
söylemleri ve tavırları ile kime hizmet ettiklerinin farkında bile
değiller.
Haksızlık etmeyelim.
Belki de farkındalar da, Erdoğan gitsin de nasıl
giderse gitsin anlayışı içinde her şeyi mübah görüyorlar.
Ve kendilerini milliyetçi-ülkücü olarak adlandıran bu
kesim, siyasi alanda kendini yeniden konumlandırmak için merkezin
orta yerlerinde boşluk arıyorlar.
Yazık ki, kendilerini Atatürk’ün çizgisinden
gittiğini zanneden ulusalcılar ile kendilerini milliyetçi-ülkücü
olarak adlandıran vatansever kesim, okyanus ötesinden kumanda
edilenler sayesinde içeride Erdoğan’ı devirmek için var güçleriyle
amansız bir mücadeleye girmiş durumdalar.
Yani biz sadece FETÖ, PKK, DAEŞ , DHKP_C ve
uyuşturucu baronları ile içeriden kuşatılmış değiliz, siyasi alanda
da büyük bir kuşatma ile karşı karşıyayız.
HDP’nin PKK ile ilişkisi deşifre olup, etkisiz hale
getirilince onun görevi, CHP ve Meral Akşener
liderliğindeki yeni oluşuma devredildi.
*****
*****
*****
Maalesef gittikleri yol, yol değil.
Kendini gerçek anlamda ulusalcı olarak ve kendini
gerçek anlamda ülkücü, milliyetçi olarak gören her bir ferdin
duracağı yer,
ülkenin beka sorununun olduğu yerdir. Verilecek savaş Kurtuluş
Savaşı ise hep birlikte Başkomutan’ın başkanlığında omuz omuza
mücadeledir. Yeni bir Kuvayi milliye ruhunun can bulduğu bu dönemde
düşman Erdoğan değil, bu ülkeyi kıskaç altına alanlardır!..