Erdoğan'ın gözyaşlarını ti'ye aldı!

MHP lideri Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın grup toplantısında 12 Eylül'de idam edilenlerin mektuplarını okurken ağlamasına yönelik tepkisini sürdürüyor.

Bahçeli, "AK Parti'lilerin mecliste ağlayacağını bilseydim 50 NC kamyonla selpak gönderirdim. Başbakan kendine yeni bir çalışma alanı bulur o da AKP tiyatrosu olur" dedi.

Bahçeli Bursa'nın İznik ilçesinde çeşitli etkinliklere katıldı. Bahçeli'nin burada yaptığı konuşmada gündemi 12 Eylül'de yapılacak referandum oldu. İktidar partisini ağır dille eleştiren Bahçeli, "MHP olarak anayasal hareketlerin yanındayız. Ancak bir şartla. Bu anayasa bir parti ve kişinin anayasası olarak düzenlenmemeli. Bir kişinin çıkarına kurban edilmemeli. Anayasal değişikliğinin gündemden kaldırılarak, Türkiyeyi geleceğe taşıyan adımlar atılmalı" diye konuştu.

İktidar partisinin çoğunluk dayatmasında bulunduğunu iddia eden Bahçeli şöyle devam etti:

"Bugünkü siyasi iktidar, meclisteki çoğunluğuna dayanarak 'ben yaparım', 'ama yaptığımı ister kabul edin iste etmeyin' mantığıyla 330 kişilik milletvekili durumunu kullanıyor. Referandum yoluyla anayasayı değiştirmek istiyor. Türkiye'yi kaosa ve çatışmaya sürüklüyor. Türkiye'de bir cepheleşme ve ayrışma oluşturuldu. Gerilim stratejisi çatışmaya doğru yöneltilelerk bugünkü iktidarın devamını korunması için yeni bir ikilem oluşturuldu" şeklinde konuştu.

YANDAŞ YARGI KURUYORLAR

Bir anayasa değşikliği kanaatini 'hayır' yönünde kullananlara 'darbeci' olarak yaklaşıldığını iddia eden Bahçeli, "Kanaatini söyleyip 'ben hayır diyeceğim' diyenleri darbeci olarak suçlaması yapılıyor. Kendilerini de demokratik olarak takdim ediyorlar. İktidarın çoğunluğu dışındaki görüşleri darbe olarak kabul ederseniz, demokratikleşmeyi geliştiremezsiniz. Ancak bölünmeyi ve PKK'yı siyasallaştırırsınız. AK Parti, 8 yıla yakın bir dönem içerisinde yandaş ve yoldaşlarıyla beraber hesabı sorulacağı gün yaklaştıkça yasama, yürütme ve yargı adına bir gerilim oluşturarak kendilerine 'yandaş yargı' kurma eğilimindeler" şeklinde konuştu.

AĞLAYACAKLARINI BİLSEYDİM SELPAK GÖNDERİRDİM

Bahçeli, 1987 yılında siyasi yasakların kalkmasına yönelik düzenlenen referandumun ardından Turgut Özal'ın hesaplarının tutmadığını ve oylarının düşüş eğilimine girdiğini anlatarak, şunları ifade etti:

''Yani halkın sağduyusunu istismara yönelirsen halk öyle bir süzgeçten geçiriyor ki hissetmeden ayağını kaydırıyor, bir günde yere çalıyor. Bugün de AKP'nin sonu budur. Ne kadar tahrik edersen et, ne kadar ülkücülerin devrimcilerin idamını istismar edersen et, ne kadar ağlarsan ağla, kaderini değiştiremezsin.

Geçen gün Meclis'te grup konuşmasında bir ağlama rolü oynuyor, karşısında da milletvekilleri başbakanla birlikte ağlıyor. Eğer ağlayacaklarını bilseydim, grup toplantısından önce 50 NC kamyonetle selpak gönderir, gözyaşlarını silmelerini sağlardım. Bu sahte gözyaşı, 12 Eylül şehitlerimizin, 12 Eylül öncesindeki mücadelede hayatlarını kaybedenlerin acılarını dindirmez. Bu sahte gözyaşı Recep Tayyip Erdoğan'a başbakanlıktan sonra yeni bir çalışma alanı bulur, o da AKP tiyatrosu olur.''

Devlet Bahçeli, ''PKK'ya 'dur' denecek, terörün kökü kazınacak, yolsuzluklardan hesap sorulacaksa bugünkü AKP'yi uyarmak lazım. Uyarmanın işaretiyse 12 Eylülde 'hayır, hayır hayır' demektir'' dedi.