Erdoğan'ı Gül'ü kasetle rehin aldı iddiası!

Abone ol

Zaman yazarı Bülent Korucu, kaset iddialarının bir rehin alma yöntemi olduğunu kaydettiği yazısında "Cumhurbaşkanı rehin mi alındı?" diye sordu.

İNTERNETHABER.COM
Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı, Anayasa Mahmekesi Başkanı ile Mahkeme üyeleri ve son olarak da Genelkurmay Başkanı için "yasadışı dinlendiler, kasetleri var" yönündeki çıkışları Zaman sinde çarpıcı bir iddiaya konu oldu.

ABDULLAH GÜL'ÜN KOLTUĞUNU BOŞALTMASI GEREKİR!

Gazetenin önemli kalemlerinden Bülent Korucu, kaset iddialarının bir rehin alma yöntemi olduğunu kaydettiği yazısında "Farzı muhal cumhurbaşkanı birilerinin eline rehin düşseydi ne yapardık?" diye sordu ve "Peki cumhurbaşkanı kasetle tehdit ediliyor olsaydı?.. Değişen bir şey olmaz, ha kafasına silah dayanmış ha masasına kaset konulmuş." diyerek devam etti.

AYM, Köşk, Genelkurmay gibi stratejik kurumların dinlenmiş olduğu ve kaset şantajıyla karşı karşıya olduğu iddiasının çok önemli olduğunu hatırlatan Korucu "En azından milli güvenlik ve devletin bekası açısından tehlike geçene kadar koltuklarını boşaltmaları gerekir." diyerek günün en iddialı yazısına imza attı.

İşte Korucu'nun yazısındaki ilgili bölüm:

CUMHURBAŞKANI REHİN Mİ ALINDI?

Cumhurbaşkanı sadece vatana ihanetle suçlanabilir ve yargılanabilir. Bunun dışında fizikî veya psikolojik hastalıkla görevini yerine getirememe durumunda vekalet müessesesi devreye giriyor.

Mesela Cemal Gürsel ağır hastalıktan kurtulamayacağı anlaşılınca görevi sonlandırıldı ve yerine cumhurbaşkanı seçildi. Kanun koyucu imkânsız gördüğü için düzenlememiş ve örneği bulunmadığından teamülden de söz edemiyoruz. Farzı muhal cumhurbaşkanı birilerinin eline rehin düşseydi ne yapardık? Hastalık halinden kıyasla vekalet müessesesi devreye girerdi. Tehdit altında vereceği kararların sağlıklı olacağı düşünülemez. Peki cumhurbaşkanı kasetle tehdit ediliyor olsaydı?.. Değişen bir şey olmaz, ha kafasına silah dayanmış ha masasına kaset konulmuş.

TEHLİKE GEÇENE KADAR O KOLTUKLARIN BOŞALMASI GEREKİR

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kişisel kan davasını sürdürebilmek için sözün nereye varacağını düşünmeden konuşuyor. Defalarca “Cumhurbaşkanı’nın da kaseti var” cümlesini kurdu. Bu ülkede insanlar Başbakan’ı ciddiye almıyor mu yoksa? Ülkede yetkili makamlardaki herkesle ilgili aynı iddia seslendiriliyor, kimsenin kılı kıpırdamıyor? Kaseti olan bir genelkurmay başkanı düşünülebilir mi? Anayasa Mahkemesi başkanı ve üyeler de hakeza. Bu suçlama çift taraflıdır, dinleyen kadar bu şantaja boyun eğen de okkanın altına gider. En azından milli güvenlik ve devletin bekası açısından tehlike geçene kadar koltuklarını boşaltmaları gerekir.

CUMHURBAŞKANI'NI ŞANTAJDAN KORUMAK DEVLETİN GÖREVİ

Başbakan Erdoğan’ın kaset şantajına boyun eğmekle suçladığı isimler ona bu iddiasını ispat imkânı vermeli. Aslında bunun için şikâyetçi olmaya bile gerek yok. Cumhurbaşkanı’nı şantajdan korumak devletin görevi. Hesabını sormak da yargıya düşüyor. Nasıl bir ülkeyiz ki başbakan, cumhurbaşkanına kasetle şantaj yapıldığını ileri sürüyor; ‘ha öyle mi?’ deyip geçiyoruz. Erdoğan dinlendiğini iddia ettiği makamları sıraladıktan sonra “Herhalde birileri ne demek istediğimi anlayacaktır.” diye bitiriyor sözünü. Ne dediğini anlamak bütün milletin hakkı değil mi?

Günün Önemli Haberleri