Erdoğan Samsun'da Hürriyet'e yüklendi
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Samsun'da toplu açılış töreninde konuştu. Mursi manşeti üzerinden Hürriyet gazetesine yüklendi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Hürriyet
gazetesine öfkesi dinmedi.
Hürriyet'in Muhammed Mursi'ye verilen idam cezasını
"Yüzde 52 ile seçilen cumhurbaşkanına idam"
manşetini bugün Samsun'da eleştirdi. Erdoğan, "Her gün
sesleneceğim. Biz bu medya gruplarını paralel örgütü gayet iyi
biliriz. Onların aklında 27 Mayıs var Sisi var Esed
var" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Samsun'da Cumhuriyet
Meydanı'ndaki toplu açılış töreninde halka hitap etti.
İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
Şimdi diyebilirler birileri yahu cumhurbaşkanı bunları niye
konuşuyor? Ben 12 yıllık başbakanlık döneminde yaptıklarımı
anlatmayayım mı? Bir hafta önce anlattığınızı bir hafta sonra
herkes unutuyor.
Önümüzdeki seçimlerde sadece yeni bir meclis yeni bir hükümete belirlenmeyecek. Türkiye’nin gelecekteki istikameti de belirlenecek. Yeni Türkiye yolunda mı gideceğiz yoksa eski Türkiye’de mi kalacağız.
“10 AĞUSTOS 2014’TEN SONRA ARTIK HİÇBİR ŞEYİN ESKİSİ
GİBİ YÜRÜYEBİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL”
Bu seçimlerde atılacak temeller de Türkiye’yi 2023 hedeflerine
ulaştıracak ardından bu vizyonu şekillendirmeye başlayacak.
Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak 367 diye ne hukuka ne ahlaka uyan
bir engel çıkardılar. Biz de hemen milletimize müracaat ettik. Bu
arada bir şey daha yaptık. Cumhurbaşkanın halk tarafından
seçilmesine imkan sağladık. Bu işi doğrudan milletin iradesin
teslim ettik. Bu önemli bir karardı. 10 Ağustos 2014’ten sonra
artık hiçbir şeyin eskisi gibi yürüyebilmesi mümkün değil. Bundan
sonra tartışmamız gereken yeni anayasanın ve başkanlık sisteminin
içeriği olmalıdır. Bu konuda Türkiye’nin 2011 seçimlerinde
oluşturduğu bir birikim zaten var.
“ÇAMUR BİLE AKMIYORDU. MUSLUKLAR TISSSS”
Yahu çamur akarsa anlarım. İstanbul’a belediye başkanı olduğum
zaman çamur bile akmıyordu. Musluklar tıssss. Ama öyle bir adım
attık ki o gün bugün İstanbul susuz değil. Bir yerden talimat
almışçasına kurumlarımıza hücum ediyorlar. Şimdi bunlara gereken
dersi vermek lazım. Bir tane adayları var müftü, sözde müftü. Benim
partimin dini zerdüştlük olsa ben yine orada aday olurum. Bu adam
Diyarbakır müftüsüydü. Ne büyük yanlışlar yapılmış. Bundan sonra
zaten yeri yurdu belli oldu.
“BUGÜN MERCEDES’E BİNMEK LÜKS OLMADAN
ÇIKMIŞ”
Baktılar ki tutmuyor, bu defa Diyanet İşleri Başkanı’na tutturdular
bir Mercedes araba hikayesi tutturmaya çalıştılar. 1 milyon dediler
arabanın bedeli 330 bin lira. Bugün Mercedes’e binmek lüks olmadan
çıkmış. O adamların hepsinin altında Mercedes var. Kendi
yavrularını yurt dışında okutuyorlar, gelip bize çakıyorlar. Açık
net oyna. Kalktı ana muhalefet diyor ki “imam hatipleri
kapatmayacağız” E tabi Kayseri orası. Seçim beyannamesinde var
1+8+4. Bu formül imam hatiplerin orta kısımlarının kapatılması
formülüdür.
Kızımın bir tanesi dünyanın en saygın üniversitelerde masterını bitirdi. Ben imam hatip neslinden meslek lisesi mezunlarından da bunu bekliyorum. Artık başörtünüze saldırı var mı? Özgürce yaşamak bu be… Kardeşçe yaşamak bu be…
‘HER GÜN SESLENECEĞİM’
Güya bizi Mısır’da Mursi’nin aldığı ceza ile korkutuyorlar. Ben
buradan açık ve net sesleneceğim. Her gün sesleneceğim. Biz bu
medya gruplarını paralel örgütü gayet iyi biliriz. Gezi olayları
sırasında da bizi Mursi’nin akıbetiyle yani darbeyle tehdit
etmişlerdi. Şimdi de aynı tehdidi idam cezası talebi üzerinden
tekrarlıyorlar. Biz demokrasi diyoruz, özgürlük diyoruz, istiklal
diyoruz. Onların aklında 27 Mayıs var Sisi var Esed var.
Testinin içinde ne varsa dışına da o sızar diyor. Bunların aklında 27 Mayıs’taki bir cunta darbesiyle iş başına gelmek, milletin adamlarını darağacında sallandırmak var. Darbeyle yönetimi ele geçirmek, esma kızımızın şehadeti gibi şehitlerin sayısını artırmak var. Milletin temsilcilerini cezaevine doldurup idamla yargılamak var. Milletimiz de bizde bu tavırların hiçbirine yabancı değiliz.
Ülkenin seçilmiş başbakanı alçakça katledilirken, buna alkış
tutanları çok iyi biliyoruz. 12 Eylül’de bir sağdan bir soldan
diyerek gençler ölüme gönderilirken, titreyerek dar ağacına
çıktılar başlığı atanları çok iyi biliyoruz. 28 Şubat’ta gerekirse
silah kullanırız manşetiyle milleti tehdit edenlerin
pervasızlıkları daha dün gibi aklımızda. Attıkları 411 el kaosa
kalktı manşetini hatırlamamak mümkün mü? Kim atmıştı bu başlığı?
Doğan Medya Grubu. Ey Doğan Medya Grubu, bununla bir yere
varamazsın, varamayacaksın da. Bununla kendine yaparsın.
Unuttuğunuz bir şey var. Türkiye eski Türkiye değil. Bugün artık
milletiyle bütünleşmiş bir devlet var. Menderes’in akıbetini
Mursi’nin durumunu örnek göstererek yaptığınız çağrılara cevap
umduğunuz yerlerden değil, milletin sinesinden geliyor. Ne diyor
milletimiz bunlara? Hadi oradan diyor, yeter söz de karar da
milletin diyor.
SALTANATA BAK!
Cami vaizinden saltanat kurmuş. Hem de ABD'de. Dava üstüne de dava
açıyor. O kadar parayı nereden buluyorsun. Suçun yoksa gel.
Biz rukuda eğilmekten başka kimsenin karşısında eğilmeyiz.