Erdoğan Kılıçdaroğlu'nu fena vurdu
Abone olBaşbakan Erdoğan, bazı gazetelerin alınmamasını bahane ederek AK Parti kongresine gelmeyen CHP ve MHP'yi hedef aldı.
İNTERNETHABER.COM- AK Parti kongresine
alınmayan bazı gazetelerle ilgili eleştirilere Başbakan Erdoğan,
"Etmem, mecbur muyuz etmeye? Her gün her türlü hakareti
yapacaksın, buna rağmen davet edeceğiz. Yok böyle 25 kuruşa
simit" diye cevap verdi.
Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun İstanbul belediye başkan
adaylığı döneminde basın toplantılarına almadığı gazeteleri
hatırlattı. Erdoğan, Barzani'yi öne sürerek kongreye katılmayan
MHP'yi de "Anadolu'da, ''misafir evsahibinin kuzusudur'' sözüyle
eleştirdi.
3 DÖNÜM NOKTASI
2013, 2014 ve 2015'te yapılacak seçimleri dönüm noktası olarak niteleyen Erdoğan, üç ay önce kapılarını çalan Kılıçdaroğlu'nu da terör konusunda oyunbozanlıkla suçladı. Başbakan ayrıca yeni anayasa çalışmalarının ne zaman bitirileceğine dair tarih verdi.
BU KADAR İLGİ GÖREN KONGRE PEK AZ
Konuşmasına hafta sonu yapılan AK Parti kongresiyle başlayan Erdoğan, bayrağı devreden arkadaşlarına teşekkür etti. Yeni dönemde yeni isimlerle büyük işler yapacaklarını anlatan, Erdoğan, kongreye olan ilgiye dikkat çekti:
"AK Parti bu ülkenin içinden doğmuş bir siyasi harekettir. Türkiye ne kadar güçlenirse AK Parti de o kadar yükselmektedir. Kongremiz sadece Türkiye’nin değil, bölgemizin ve dünyanın gözünün üzerimizde olduğu bir zirveye dönüştü. Yurtdışından bu kadar ilgi gören pek az kongre yaşanmıştır. Bu ilgi bizim şahsımıza, doğrudan Türkiye’ye ve Türk milletine yöneliktir. AK Parti de Türkiye Cumhuriyeti de vicdanın sesi, mazlumların nefesi haline gelmiştir."
GENSORUYU REZİL ETTİNİZ
CHP'nin Dışişleri Bakanı Davutoğlu hakkında gensoru vermesini eleştiren Erdoğan, sert sözlerle ana muhalefete yüklendi:
"Çok boyutlu dış politikayı küçümseyen bazı çevreler kongremize
gösterilen ilgi karşısında sus pus olmayı tercih ediyorlar.
Türkiye’nin ekseni de rotası bellidir. Ana muhalefet partisi
dışişleri bakanımla ilgili gensoru veriyor. Gensoruyu da maalesef
sulandırdınız. rezil ettiniz. Gensoru ile alacağını bir yol
olmadığını bile bile bu yollara tevessül etmeniz TBMM’nin onuruyla
oynamaktır. Ortada dürüst gerekçeler olmadığı halde Türkiye’nin dış
politika anlayışını bu denli sulandıran muhalefet dünyanın hiçbir
yerinde yok. Sadece el kaldırıp indirecekler, veya gruplarını bile
toplayamayacaklar. Bunlar bu ülkenin kalkınmasına fren olan bir
muhalefettir
Sosyalist enternasyonal’de bölücü terör örgütünü Filistin’deki
direniş örgütüyle aynı yerde görecek kadar zavallısınız. Meclis’te
kaybedeceğimiz güne üzülüyoruz."
EY ANA MUHALEFET EY YAVRU MUHALEFET
Gensoru oylamasında CHP'nin gerekli dersi alacağını belirten Erdoğan, muhalefete ekonomi üzerinden eleştirdi:
"9 ay vadeyle bile devlet borçlanamıyordu. Buralara düşmüştü. Ey ana muhalefet, ey yanındaki yavru muhalefet siz o dönemleri beraber yaşamadınız mı? DSP’nin anası yanınızda. Yavru muhalefet MHP zaten orada koalisyon ortağıydı. Şimdi hangi yüzle kalkıyorsunuz da şu andaki iktidarın 10 yıllık mücadelede geldiği noktayı eleştiriyorsunuz. Merkez Bankası bir milletin ekonomideki en güçlü ayağıdır Kasamızdaki döviz rezervi 27,5 milyar dolardı. Şu anda 110 milyar dolar döviz rezervimiz var, buraya geldik."
ÖNÜMÜZDE 3 DÖNÜM NOKTASI VAR
2013 yerel seçimleri, 2014
cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 2015'te yapılacak genel seçimleri üç
dönüm noktası olarak gören Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
27 Ekim 2013 yılı olarak belirlediğimiz yerel seçimler var.
Belediyecilik bizim işimiz.
2014’ün Ağustos ayı sonunda cumhurbaşkanlığı seçimleri var. İlk
defa cumhurbaşkanı halkın doğrudan kendi oylarıyla belirlenecek.
Tarihi önemde bir cumhurbaşkanlığı seçimi yaşayacağız
2015 yılının Haziran ayında milletvekili genel seçimi var. 2015
seçimi 2023 hedeflerini hayata geçirmemiz açısından kritik bir
seçim olacak. Bizler bir seçim siyasetine tevessül
etmeyeceğiz
HEDEFLERDEN GERİYE DÖNÜŞ SÖZ
KONUSU DEĞİLDİR
AK Parti olarak kişisel ihtirasların peşinde koşmuyoruz. Türkiye’nin artık 2023 hedeflerinden geriye dönüşü asla söz konusu değildir. 2071 hedeflerini somutlaştırmak inşallah yine AK Parti’ye nasip olacak, Ülkemizi 22. yüzyıla hazırlama konusunda torunlarımıza sağlam bir miras bırakmış olacağız. Bu vizyonun diğer partilere de örnek olmasını diliyorum. Bizim fiillerimizin ulaştığı yere onların hayalleri bile ulaşamaz. Biz 2071 dedik, inşallah onlar da kendi perspektiflerine uygun başka tarihler belirlerler. Bu yarış, hayırlı bir yarıştır."
SAMİMİ OLACAKSIN DÜRÜST OLACAKSIN
Terörün çözümü için CHP'ye bir kez daha biraya gelme çağrısında bulunan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz çağrımızda samimiyiz. İçinde en küçük bir riya, siyasi hesap yok. Ülkemizi bu büyük sıkıntıdan kurtarmak. CHP Genel Başkanı eline tutuşturulmuş notlarla hareket ediyor. Edebe, ahlaka uymayan kelimelerle bize saldırıyor. Onlar iktidara hakaret etme yarışına giriyorlar. 'Gelsin bakalım kapımız açık' diyor. Bu oyunbozanlık ifadesidir. Oturduk konuştuk, üç ay geçti. Böyle bir çalışma istiyorsanız 'hazırız' deyin. Gidilmesi gereken her yere gideriz. Başbakan yardımcım gitti arkadaşlarıyla talep etti, bazıları randevu vermedi bile. CHP Genel Başkanı'nın derdi başka. Bize geçen yıl diz çöktürmekten bize bahsettiler sonra kendileri diz çöktü. Dürüst olmazsan men dakka dukka. Terör meselesi bizim şahsi meselemiz değil. Terör bu ülkenin ortak meselesidir. CHP Genel Başkanı hâlâ bizi köşeye sıkıştırmanın derdinde"
YÜZDE 50 OYU KİMLER İÇİN SÖYLEDİ? YENİ ANAYASA İÇİN SÜRE VERDİ. KILIÇDAROĞLU'NA NASIL TAKILDI? SONRAKİ SAYFADA
[PAGE]
HER GÜN HAKARET EDECEKSİN
AK Parti kongresine temsilci göndermeyen CHP, MHP ve bazı gazeteler Erdoğan'ın hedefindeydi:
"AK Parti'yi çekemeyebilirsiniz, kıskanabilirsiniz ama siyasetin asgari uyulması gereken nezaket kuralları vardır. Bunları hiçe sayarsanız sadece kendi ciddiyetinizi, ağırlığınızı ortadan kaldırırsınız. Birinin bahanesi şu: Güya bazı gazetelerin kongreye davet edilmemesi. Bu bizim sorumluluğumuz; mecbur muyum? Nereden çıkıyor bu? Her gün, her türlü hakareti yapacaksın, yalan yanlış her türlü her şeyi yazacaksın, söyleyeceksin ve buna rağmen biz yine davet edeceğiz. Yok böyle 25 kuruşa simit ya. Neymiş; 'basına, medyaya engel konulmazmış.' Doğru konulmaz. Biz zaten koymuyoruz, öyle bir derdimiz yok. Ama O medya bize saygısızlık ettiği zaman, bize yalan yanlış her gün küfür yağdırdığı zaman, ona haddine bildirmek de bizim cevabımızdır. O gün salonda olan, yazılı ve görsel medyada bize saldıranlar yok mu? Yine var. Salon onlarla yine tıklım tıklım doluydu. Ama biz 3-5 tanesine böyle bir şeyi uyguladık. Niye rahatsız oluyorlar? Onlar bu ülkenin Başbakanını revize edecek, kendilerine göre ifadeler kullanırken, hatta attığımız her hayırlı adımı, kalkıp da ağza gelmeyecek ifadelerle değerlendirirken, buna kimsenin sesi çıkmayacak; bunu muhatabı olan parti kongresiyle ilgili böyle bir tavır takındığı zaman hemen suçlu duruma düşecek.
İSİM VEREYİM Mİ SANA?
Sayın Kılıçdaroğlu, sen İstanbul'da belediye başkanı adayı iken,
yaptığın basın toplantılarına bazı gazeteleri çağırmadığını niye
unutuyorsun? Niye onları çağırmadın? İsim mi vereyim sana? Sen bir
defa dürüst ol. Ama bu Anamuhalefet liderleri hitabında böyle bir
anlayış yok. Çok ciddi bir zaaf içinde. Bunu bahane ederek
gelmemişler. Sen partimi davet ettiğim zaman, iki arkadaşımı
gönderdim, senin kongrene katıldılar, yuhalamalara rağmen. Biz
böyle anlıyoruz siyaseti.''
MİSAFİR EV
SAHİBİNİN KUZUSUDUR
MHP'nin gelmeme
sebebi ise salona davet ettiklerimiz. Biz kimi çağırıp
çağırmayacağımızı MHP'ye mi soracağız. Seni evsahibi davet ediyor,
sen de kuzu kuzu gelirsin, orada oturursun. Ne ikram edilirse
yersin, içersin; teşekkür eder, ayrılırsın. Ama bunlarda Anadolu
kültürü de yok. Biz onları kongremizi yerinde izlemeleri, demokrasi
şölenimize şahit olmaları için oraya davet ediyoruz. Kongre
salonunda gördüklerini kendi kongrelerine uyarlamalarından da hiç
bir rahatsızlık duymayız."
MİLLET AL SANA YÜZDE 50
DİYOR
Kongreden birşey çıkmadığını savunan
CHP'lilere tepki gösteren Erdoğan, yüzde 50 oy ile
vurdu:
"AK Parti kendisiyle, kendi
hedefleriyle, rekorlarıyla yarışıyor. Bazı köşe yazarları
'kongreden hiç bir şey çıkmadı' diyor. Merkez Karar Yönetim
Kurulu'na bakıyorsunuz, bütün başarılarına rağmen yüzde 30'a yakın
hücre değişimi oldu. 'Omurgası korunacak ama hücreler değişecek'
demiştik. Aynı şekilde Disiplin Kurulu'nda, Hakem Kurulu'nda,
Merkez Yürütme Kurulu'nda... Bütün bunlarla beraber daha güçlü,
daha heyecanlı... Yeni bir heyecanla önümüzdeki 3 yılı yoğun
bir şekilde harmanlayan bir yönetim...
'Bir siyasi partinin kongresi' desen anlamaz bunlar, onların
anladığı çok şeyler var ama onları da ben anlamam. Biz işimize
bakalım, biz diyoruz ki 'bu işi en iyi takdir eden millettir.
Millet 'al sana yüzde 50' diyor. Demokrasi bu değil mi? Milletin
iradesini ortaya koyması değil mi? Bu iradeye de herkesin saygı
göstermesi değil mi? Ama bunlar başkalarını, başta şahsım olmak
üzere, otoriter olarak değerlendirirken, asıl otoriter olanlar
onlar."
BU İŞ YIL SONUNA KADAR BU İŞ
OLDU OLDU
Yeni anayasa konusunda masadan kalkan taraf olmayacaklarının altını çizen Erdoğan, şunları söyledi:
"Anayasa çalışmalarında herkes oyu oranında temsil alır. Komisyonda her partiden üç temsilci var. Vekil oranımız kadar üyelik talep etmedik. TBMM'de bu çalışmayı masadan kalkmadan yürütmekte kararlıyız. Bu yıl sonuna kadar bu iş oldu, oldu. Artık daha fazla meşgul etmesin deyip yola devam edeceğiz."
SANA DA HAYIRLI YOLCULUKLAR KILIÇDAROĞLU
Kadıköy-Kartal metrosunun hizmete girmesini hatırlatan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na böyle takıldı:
Kılıçdaroğlu, Kadıköy'de ve Kartal'da CHP belediyesi var. Biz burada belediyeler var diye metroyu durdurmadık. Bizim derdimiz hangi parti var değil, halkımıza hizmet. Kadıköy'den Kartal'a 27 dakikada ulaşıyorsunuz. Kılıçdaroğlu sana da hayırlı yolculuklar. Sen de istifade et. Kadıköy'den bin, Kartal'da inive