Erdoğan itiraf etti: İhanet ettik ben de bundan sorumluyum
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan İstanbul'a dair yaptığı açıklamalar yankı uyandırdı: 'Biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum.'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul müstesna bir şehir ama
biz kıymetini bilemedik, ihanet ettik. Ben de bundan
sorumluyum" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yıldız Teknik Üniversitesinde Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi'nde konuştu.
Erdoğan, "Kadim şehirlerin en önemli güzelliği, ana karakterlerini kaybetmeden yeniyi bünyelerinde eritmesi, özlerinden katarak yeniden yoğurmasıdır. İstanbul bu açıdan gerçekten müstesna bir şehirdir. Ama biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum." dedi.
EŞİ BENZERİ OLMAYAN NADİDE ŞEHİRLERDEN BİR
TANESİ
İstanbul'un önemine değinen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Burası (İstanbul), Fatih Sultan Mehmet Han'dan beri ilmin,
kültürün, siyasetin, sanatın ve ticaretin payitahtı olmuş bir
şehir. Bugün de İstanbul onca yaşadıklarına rağmen halen ayaktadır.
Türk-İslam medeniyetinin kalelerinden biri olmayı sürdürmektedir.
İşte belediye başkanı olduğum zaman 8 milyon nüfus, şimdi 15 milyon
nüfus... Böyle bir şehir. Dünyada eşi benzeri olmayan nadide
şehirlerden bir tanesi."
"Bizler çoğu zaman elimizdekinin kıymetini ancak onu kaybedince
anlıyoruz. Ecdadımızdan tevarüs ettiğimiz her biri başlı başına bir
hazine olan emsalsiz değerlerin hakkını yeterince veremiyoruz."
diyen Erdoğan, şunları söyledi:
BİZİM MEDENİYETİMİZDE YOK
"Bunun en bariz görüldüğü alanların başında şehirleşme ve mimari
geliyor. Son yıllarda şehirleşme noktasında ciddi sorunlarımızın
olduğunu, eksiklerimizin, hatalarımızın olduğunu daha önce defaatle
birçok toplantıda ifade ettim. Estetikten, incelikten ve köklü
medeniyet değerlerimizden yoksun tekdüze bir mimari anlayışının
giderek yaygınlık kazandığını görmekten üzüntü duyuyorum. Adeta
kibrit kutularının ölçülerini aşacak şekilde benzer taş
yığınlarının olduğu bir şehir, bu bizim medeniyetimizde yok.
Şehirleri birbirinden farklı kılan, ayıran, bu ayrılıklardan
güzellikler çıkaran ayrıntılar birer birer yok oluyor. Maalesef
maddi kaygılar birçok hassasiyetin önüne geçiyor."
GÖNÜLLERİMİZ DARALIYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim evlerimiz genişlese de gönüllerimiz
daralıyor. Bu çok önemli. Binalarımız yükseldikçe ufkumuz
kararıyor. Şehirlerimiz giderek milyonlarca insanın hep birlikte
yalnız olduğu yerlere dönüşüyor. Eşyanın hakimiyet kurduğu,
bencilliğin arttığı, gösteriş, şatafat ve hamiyetsizliğin
yaygınlaştığı bir dönemde yaşıyoruz. Ne yazık ki böyle bir şehir
atmosferinde sevgi de merhamet de hoşgörü ve tahammül de giderek
azalıyor, adeta insanın kimyası bozuluyor. İnsanı ve tabiatı
merkeze almayan hiçbir projenin ne kadar albenili olursa olsun
benim gözümde hiçbir değeri yoktur." diye konuştu.
2019'DAKİ SEÇİMLERİN ANAHTARI YEREL
SEÇİMLERDİR
Erdoğan, şunları söyledi: "Türkiye'de belediyeler iktidar olmanın
ve iktidarda kalmanın kilididir. Çünkü demokrasi, yerel
yönetimlerde, belediyelerde başlar. Yerel yönetim eğer bu yanıyla
güçlü değilse hiçbir partinin iktidarda başarı şansı yoktur. 2019
yılı için de bu durum aynı olacaktır. Mart ve kasım ayları... 2019
yılındaki diğer seçimlerin anahtarı mart ayındaki mahalli idareler
seçimidir. Biz hazırlıklarımızı bu anlayışla yürütüyoruz.
Milletimizin bizden beklentilerinin farkındayız. Bugüne kadar daima
milletimizin verdiği mesajları doğru okuyan, yorumlayan ve buna
göre adımlarını atan bir parti olduk. Kuruluşundan bu yana
kendisiyle yarışan, başarı çıtasını sürekli yükselten bir hareket
olarak, bir dava olarak bizim bırakın geriye gitmeye, yerinde
saymaya dahi tahammülümüz yoktur."