Erdoğan, grup toplantısında konuştu (2)
Abone olBaşbakan Erdoğan, Reyhanlı’daki saldırıyı planlayan ve Suriye’de bulunan iş adamı kılığındaki karanlık bir şahsın CHP ile irtibatlı olduğunu...
Başbakan Erdoğan, Reyhanlı’daki saldırıyı planlayan ve Suriye’de
bulunan iş adamı kılığındaki karanlık bir şahsın CHP ile irtibatlı
olduğunu, CHP heyetini Şam’a götüren şahsın da bu iş adamı olduğunu
söyledi. Erdoğan, "CHP Genel Başkanı ve arkadaşları derhal ve
derhal istifa etmelidir" dedi.
Başbakan Erdoğan, TBMM’deki grup toplantısında alkol düzenlemesiyle
ilgili değerlendirmelerde bulundu. Trafik terörünün en önemli
sebeplerinden bir tanesinin alkol olduğuna dikkat çeken Başbakan
Erdoğan, "Bunlara biz seyirci mi kalalım, tedbirlerimizi almayalım
mı? Arkadaşlar kusura bakmayın, ben emeği geçenleri kutluyorum. Bu
tarihi bir adımdır. İnanıyorum ki bizim trafik kazalarımızı da
ciddi manada azaltacaktır" diye konuştu. Türkiye’de bazı sokaklara,
bazı caddelere alkol yüzünden çocukların ve kadınların giremediğini
anlatan Başbakan Erdoğan, kendisinin de Kasımpaşalı olduğunu,
Beyoğlu’nun ara sokaklarını çok iyi bildiğini belirterek, bunlara
karşı alınması gereken tedbirler olduğuna işaret etti.
Bazı köşe yazarlarının alkol düzenlemesinin bir oldu bittiye
getirildiğine dair yazıları olduğunu ifade eden Erdoğan, "Ne oldu
bittisi ya. Biz kaç yıldır bunun üzerinde çalışıyoruz ve bütün bu
çalışmalardan sonra biz bu noktaya geldik. İşlerine geldiği zaman
oldu bitti değil, işlerine gelmezse oldu bitti. Biz oldu bittiye
getirmiyoruz. Gayet güzel bir şekilde bunların üzerinde
çalışılmıştır, ehli olanlar bunların üzerinde çalışmıştır" diye
konuştu.
"AL, EVİNDE İÇ"
Alkolün aile içi şiddette de rolü olduğunu anlatan Erdoğan,
kendilerinin ise bataklığı kurutmaya çalıştıklarını ifade etti.
Alkol düzenlemesine karşı çıkan CHP yönetimine ’Siz aynı şekilde’
devam edin diyen Erdoğan, CHP’ye gönül verenlere ise "Sakın
bunların izinden gitmeyin" diye seslendi. "Hiç kimse alkolü bir
kimlik meselesi haline getirmemelidir. Çıkan düzenleme hiç kimsenin
kimliğine, ideolojisine, yaşam tarzına yönelik bir müdahale
değildir" diyen Başbakan Erdoğan, "Bunu bu şekilde algılayanlar
yanılgı içindedir. Bunu bu şekilde lanse edenler art niyetlidir.
İçeceksen yine alkolünü al, alkollü içkini al, evinde iç. Aynı
şekilde şu an bildirilen, belirtilenler ortada. Yine git neyi
içeceksen iç. Buna karşı değiliz. Ama biz belli yerlerde belli
saatlerde, camilere, okullara 100 metre mesafede buna müsaade
etmiyoruz" şeklinde konuştu.
Gençliği sevdikleri için bu düzenlemeyi yaptıklarını ifade eden
Başbakan Erdoğan, "Bu düzenleme bir yasak değildir. Bu düzenleme
yaşam tarzlarına ve kimliklere bir müdahale değildir. Bu düzenleme
çocuklarımız ve gençlerimiz için daha aydınlık ve sağlam gelecek
için daha sağlıklı bir düzenlemedir" dedi. Başbakan Erdoğan ayrıca
düzenlemeye destek veren MHP’ye de teşekkür etti.
"REYHANLI’DA ’BİNDİRİLMİŞ KITA’ SÖZ KONUSU DEĞİL"
Başbakan Erdoğan, konuşmasının bir bölümünde de bombalı terör
saldırısına maruz kalan Hatay’ın Reyhanlı ilçesine yaptığı ziyarete
değindi. CHP’nin Reyhanlı’da alanda toplananlar için "Bindirilmiş
kıta" benzetmesine tepki gösteren Erdoğan, "Ana muhalefetin genel
başkanı ’bindirilmiş kıta’ diyor. O sizin meşrebinizdir,
mizacınızdır. Bizim bir defa toplantı anlayışlarımızda bindirilmiş
kıta anlayışımız yoktur. Ama sen daha henüz genel müdürlükten
sıyrılamadın, bu işlerden anlamazsın. Ve biz siyaseti nasıl
yapacağımızı çok iyi biliriz. Ve bindirilmiş kıtalarla asal
kendimizi kandırmayız. Reyhanlı’da da biz sadece Reyhanlı’nın ve
Hatay’ın kendi insanlarıyla bu işi yaptık" diye konuştu. AK
Parti’nin Reyhanlı’daki oy oranının yüzde 72 olduğunu hatırlatan
Erdoğan, "Bu ilçede bizim öyle bindirilmiş kıtaya vesaire hiç hiç
ihtiyacımız yok" diye konuştu.
Bombalı terör saldırısında şehit olanların ailelerinin tam bir
metanet içinde olduğunu, sabırla acıya dayandıklarını söyleyen
Başbakan Erdoğan, kadere iman etmiş olanlarda metanetin
görülebileceğine vurgu yaptı. 17 yaşında oğlunu kaybeden Ahmet Tuna
isimli bir vatandaşın şehit olan oğlu Oğulcan Tuna’nın isminin bir
okulda yaşatılmasını istediğini anlatan Erdoğan, Oğulcan’ın adının
okuduğu okula verileceğini söyledi. Erdoğan ayrıca Oğulcan gibi
hayatını kaybeden diğer 3 öğrencinin isimlerinin de Reyhanlı’daki
okullara verilerek yaşatılacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan, Reyhanlı’da patlayan bombaların ardından hemen
hükümete ve hükümetin Suriye politikasına yönelik eleştiriler
yapıldığını hatırlatarak, başta CHP ve bazı muhalefet partilerinin
genel başkanlarının hem Hatay’ı, hem de Türkiye’yi tedirgin edecek,
tahrik edecek bazı girişimlerde bulunduklarını söyledi. Reyhanlı’da
yansıtıldığı gibi gergin bir ortamın olmadığına vurgu yapan
Erdoğan, Reyhanlı halkının alçak saldırılar sonrasında
metanetlerini koruduklarını belirtti. Erdoğan, "Hataytaki bu
atmosferi bozmak, Hatay’daki hoşgörü ortamını zedelemek üzere başta
CHP ve CHP milletvekilleri olmak üzere bu bölgede çok ağır ve
tehlikeli tahrik girişimlerinin yaşandığını biliyoruz ve bunları
çok dikkatli şekilde takip ediyoruz" diyerek, Hatay’da tehlikeli
bir oyunun oynanmak istendiğini belirtti. Burada siyasi bir
mezhepçilik yapılmaya çalışıldığını ve kimsenin bu oyuna gelmesi
gerektiğini ifade eden Erdoğan,"Hatay’da Gazeteci, Tüccar, İşadamı
kılığındaki bazı karanlık şahısların ajanlık derecesindeki, vatana
ihanet derecesindeki faaliyetleri tespit edilmiştir. Bunlar
tutuklanarak yargıya teslim edildi. Maalesef bu şahısların CHP
içindeki bazı milletvekilleriyle irtibatları da tüm delilleriyle,
belgeleriyle tasdiklendi. Örneğin CHP’ye yakın bir gazetenin Hatay
temsilcisi ajanlık yaptığına dair çok bariz delillerle şu an
tutuklanmış durumda" şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu ve CHP milletvekillerini uyaran
Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Buradan CHP Genel Başkanı’nı ve milletvekillerini Türkiye’ye karşı
oynanan bu oyunlardan dikkatle savunmaları konusuna uyarıyorum. CHP
Suriye konusunda tarafsız kalma hakkına elbette sahiptir. Bizi
desteklemeyebilir. Bizi eleştirme hakkına da sahiptir ama Türkiye
aleyhine, Türkiye düşmanı bir ülkeyle birlikte tavır takınamaz,
tehlikeli oyunların içinde taşeron olarak yer alamaz. Buna biz de
müsaade etmeyiz, millet de müsaade etmez, yargı da müsaade
etmemelidir."
"REYHANLI SALDIRISIN PLANLAYAN KARANLIK ŞAHIS, CHP HEYETİNİ ŞAM’A
GÖTÜREN ŞAHSIN TA KENDİSİDİR"
Başbakan Erdoğan konuşmasının son bölümünde ise Reyhanlı
saldırısına ilişkin önemli bilgiler açıkladı. Reyhanlı saldırısını
gerçekleştiren ve saldırının planını yapan bir iş adamının CHP ile
irtibatlı olduğunu, CHP heyetini Şam’a götürdüğünü, Esad’la
gerçekleşen görüşmelere girdiğini belirten Erdoğan, CHP Genel
Başkanı’nın bu bağlantıyı açıklaması gerektiğini ve derhal istifa
etmesi gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan elindeki belgelerle
ilgili olarak şöyle konuştu:
"CHP’nin tavrı suçu örtmek, suçluyu gizlemek, hedefi başka yönlere
saptırmak üzerine kuruluydu. Bununla da kalmadılar, Reyhanlı
saldırısının ardından hem Hatay’ı, hem de Reyhanlı’ya tarhik etmek
için ellerinden geleni yaptılar. Kendi yandaş medyalarıyla, sosyal
medya üzerinden son derece örgütlü psikolojik bir harekata
giriştiler. CHP’nin bu saldırgan ruh halinin sebebi nihayet ortaya
çıktı. Bakın ben bugün burada sizlerle çok çok önemli, aynı zamanda
tarihi nitelikte bazı bilgileri paylaşacağım. Ekranları başında
bizi izleyen aziz milletimin buraya özellikle dikkatlerini
çekiyorum. Özellikle CHP’ye oy vermiş kardeşlerimin CHP’ye gönül
vermiş kardeşlerimin CHP’nin başında nasıl bir kadronun olduğunu
görmelerini ve anlamalarını özellikle rica ediyorum. Zira Türkiye
Cumhuriyeti tarihinde hiçbir siyasi parti böyle bir karanlık
ilişkinin, hem de ucu dışarıda olan böyle bir komplonun içinde
bugüne kadar yer almamıştır. CHP’nin başındaki zaatın bize
’teröristbaşı’ diyecek kadar edebini, izanını, şuurunu kaybetmesi
işte bu karanlık senaryolarda yer almanın getirdiği suçluluk
psikolojisidir.
Son dönemde CHP’li milletvekillerinden oluşan 2 heyet Suriye’ye
gitti. Suriye’nin gayri resmi rejimiyle, eli kanlı Beşar Esed’le
görüştü. Utanmadan, sıkılmadan fotoğraflar çektirildi. Ve bunlar da
dünyaya yayınlatıldı. Mayıs içinde emniyet ve istihbarat güçlerimiz
hem Reyhanlı saldırısı hem de plan aşamasındaki bazı saldırılarla
ilgili operasyonlar yaptılar. Plan aşamasındaki saldırılar; mülteci
kamplarında bomba patlatmak, mülteci kamplarındaki bazı
Suriyelileri öldürmek ya da kaçırmak üzerine kurulmuştur. Güvenlik
güçlerimizin ve istihbarat birimlerimizin başarılı çalışmalarıyla
bu saldırılar gerçekleşmeden önlendi. Hem Reyhanlı saldırısı, hem
de kamplara yönelik saldırı planları Suriye içinde iş adamı
görüntüsünde karanlık bir şahıs tarafından planlandı. Bu adam
şuanda Suriye tarafında. Ama geçmişinde bu da Hataylı. Ve bu şahsın
babası da Hafız Esed’in babasıyla arkadaştır. Bu işin uzantısı var.
Ve şimdi oğluyla bu süreci sürdürüyorlar. Ama oğlunun Türkiye’ye
gelme endişesi var. Çünkü geldiği anda ne olacağını biliyor.
Maalesef Hatay’da ihanet içindeki bazı Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşları bu karanlık planlarda işbirlikçi ve maşa olarak
kullanıldı. CHP’ye yakın bir gazetenin şuanda tutuklu olan bir
muhabiri bu karanlık şahısla sürekli irtibat halindeydi. Ve
defalarca bilgi ve belge sızdırdı. CHP’li bir milletvekilinin yakın
akrabası, bu karanlık senaryoların, bu karanlık örgütlerin içinde
yer aldı.
Geliyorum asıl meseleye... 2 kez Şam’a giden CHP heyetine rehberlik
ve aracılık eden kişi, hem Reyhanlı saldırısını hem de kamplara
yönelik bombalama, öldürme ve kaçırma girişimlerini planlayan
şahsın ta kendisidir. Bakın taksicilerden, şoförlerden, seyahat
şirketlerinden CHP’nin başındaki şahsın pişkince bahsettiği
develerden bahsetmiyorum. CHP heyetlerini alan, Lazkiye’ye götüren,
oradan Şam’a götüren, Esed’le yapılan görüşmelerde yer alan hatta
aynı fotoğraf karesinde poz veren şahıs Türkiye içindeki karanlık
girişimleri planlayan şahıstır. Emniyet ve istihbarat birimlerimiz
bu karanlık şahsın Türkiye’deki uzantılarını tespit etmiş,
gözaltına almış, yargıya teslim etmiştir. İfadeler, fotoğraflar,
tüm deliller şuanda yargının elindedir. CHP Genel Başkanı ve bazı
arkadaşları boğazlarına kadar çamura batmış durumdadır.
CHP’nin Genel Başkanı, şunu bilmelisin; benim istihbarat
teşkilatımın elinde deve fotoğrafları yok. Otomobillerin
fotoğrafları var, plakalarıyla birlikte... Ama sen develer üzerinde
turistik ziyaret yapıyorsan o ayır bir konu. CHP Genel Başkanı ve
milletvekilleri son derece tehlikeli bir oyunun içinde figüran
olarak yer almışlardır. CHP Genel Başkanı’nın ahlaksızca, edepsizce
yaptığı saldırılar, Reyhanlı ve diğer karanlık olaylarla ilgili
irtibatı örtmeye, karartmaya yetmez. CHP bu meseleyle, bu
iddialarla ilgili derhal tatmin edici açıklama yapmak zorundadır,
lafla değil, bilgiyle, belgeyle. Biz belge gösteriyoruz. Hatta CHP
Genel Başkanı ve arkadaşları derhal ve derhal istifa etmelidir.
Çünkü CHP’ye gönül verenler de bu genel başkandan
kurtulmalıdır.
Bu mesele son derece önemlidir. Maalesef CHP sübut etmiş bir takım
ajanlık faaliyetlerine, vatana ihanet griişmlerine bulaşmış
bunlarla irtibatlı hale gelmiş, getirilmiştir. Tekrar ediyorum,
Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasi tarihinde hiçbir partiyle, hiçbir
siyasi kadroyla bir başka ülkenin rejimi arasında böyle bir irtibat
olmamıştı. Bu kara lekeyi CHP’ye, Türkiye’nin siyasi tarihine süren
bu genel başkanı, bu kadroyu şiddetle kınıyorum."
AK PARTİ’Lİ HANDE ÖZSAN BOZATLI, AVRUPA BÖLGELER MECLİSİ BAŞKANI
SEÇİLDİ
Başbakan Erdoğan konuşmasının sonunda hayatını kaybeden Süleyman
Demirel’in eşi Nazmiye Demirel’e Allah’tan rahmet dilerken,
Süleyman Demirel’e de başsağlığı diledi. Erdoğan daha sonra ise
Avrupa Bölgeler Meclisi Başkanı seçilen AK Parti İstanbul İl Genel
Meclisi Üyesi Doktor Hande Özsan Bozatlı’yı kürsüye davet etti.
Doktor Hande Özsan Bozatlı’nın kürsüye gelişi sırasında bir
korumanın Bozatlı’yı engellediğini gören Erdoğan, "Bırak, bırak"
diye korumayı uyardı. Başbakan Erdoğan’a çiçek takdim eden ve kısa
bir konuşma yapan Hande Özsan Bozatlı, konuşması sırasında çok
heyecanlı olduğunu belirterek, "Şu an çok büyük gurur duyuyorum,
ülkemle gurur duyuyorum, Sayın Başbakanımla gurur duyurum. Partimle
gurur duyuyorum, bana destek veren herkesle gurur duyuyorum. Allah
bizi utandırmasın" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan da Bozatlı’yı tebrik ederek, daha sonra sözü Süper
Lig’e yükselen Torku Konyaspor’u da tebrik etti. Torku Spor’un
Manisaspor’u yenerek Süper Lig’e çıktığına gönderme yapan Erdoğan,
salonda bulunan Bülent Arınç’ı da güldürecek şekilde "Manisa
herhalde düzelemeyecek. Nasıl olsa şuanda Manisa’yı temsil eden
Akhisarspor var süper ligde" dedi.
Başbakan Erdoğan, grup toplantısının sonunda partiye katılanlara
rozetlerini taktı.
(İHA)