Ensar Vakfı'ndan cemaate sert sözler
Abone olEnsar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu, "paralel yapı" iddialarıyla ilgili konuştu, cemaatin vatana ihanet derecesinde alçaklık yaptığını söyledi.
Ensar Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı İsmail Cenk
Dilberoğlu'ndan Gülen cemaatine çok sert sözler! 17-25 Aralık
süreci sonrası gündeme gelen "Paralel Yapı" iddialarıyla ilgili
konuşan Dilberoğlu, yapının vatana ihanet ettiğini söyledi.
Hükümetin bu konuda mücadeleyi sürdürmesi halinde kendilerinin de
destek olacağını ifade eden Dilberoğlu, haklarını helal
etmediklerini söyledi.
İsmail Cenk Dilberoğlu, çalışmaları, projeleri ve Paralel
Devlet Yapılanması'nın vakfa yönelik bazı tezgahlar kurduklarını
ileri sürdü. Vakfın 1979'da kurulduğunu hatırlatan
Dilberoğlu, o tarihten günümüze kadar "Din ve eğerler eğitimi"
alanında faaliyet gösterdiklerini söyledi.
Dilberoğlu, Türkiye genelinde 150'yi aşkın şubeleri olduğunu
dile getirerek, tamamen sivil bir inisiyatif olduklarını
anlattı.
"İNSANLAR GÜVENİLİR YURT ARADI"
Ensar Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Dilberoğlu, Paralel
Devlet Yapılanması ile mücadelenin kendilerini iki hususta
etkilediğini belirterek, şöyle devam etti:
"Bu yapı ortaya çıktığında insanımız çok büyük bir boşlukta
kaldı. Aslında biz, kaynaklarını büyük manada yurtçuluk
faaliyetlerine ayırmış bir vakıf değiliz. 17-25 Aralık
süreçlerinden sonra insanlarımız çocuklarını teslim edecek,
gerçekten güvenecekleri yerleri aradıkları için biz de yurt
faaliyetlerimize ağırlık vermek durumunda kaldık.
Kapasiteyi her yıl yüzde 20-30 artırmaya çalışıyoruz. Bu sürecin
ilk etkisi böyle oldu. Bir de hak etmediğimiz birtakım ithamlara
maruz kaldık. 36 yıllık geçmişi olan vakfın gönüllü hizmeti üreten
birçok insanı olması, imam hatip camiasına yönelik
çalışmalarımız... Bunların en önemlisi, hükümetin vakfa yönelik
kayırmaları olduğu yönündeydi. Tahsis veya devletle bir proje
yaptığımız zaman bunları bir iltimas olarak gösteren imalar
vardı."
"HAKLARIMIZI HELAL ETMİYORUZ"
Faaliyetlerinin sivil toplum çerçevesinde ve devletin yükünü
azaltmak amacıyla yapıldığını yineleyen Dilberoğlu, konuşmasını
şöyle sürdürdü:
"Özellikle yaptığımız toplantıların bazıları, 'paralel yapı'
denilen örgüt tarafından dinlendi. Medyaya veya buna muhalif olacak
siyasi partilere servis edildi. Bu anlamda bizim için büyük bir
mağduriyet oldu. Hak etmediğimiz algı oluşturuldu. 36
yıllık bir vakfa bu ithamı yapmak büyük bir haksızlık. Biz kıyamete
kadar bu hizmetin yürümesi konusunda bir irade taşıyoruz.
Bugün o olmuş, yarın bir başkası olmuş çok önemli değil. Şu an
bizimle uyumlu çalışan, olması gerekeni yapan bir hükümetle ilgili
bir algı çalışması yapıldı. Biz de bunu kırmaya gayret ettik. Bu
anlamda bu ithamı yapanlara, bu tezgahı kuranlara, bu iftirayı
atanlara hakkımızı helal etmiyoruz."
"VAKIFÇILIK HİZMETİ ALLAH RIZASI İÇİN
YAPILIR"
Ensar Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Dilberoğlu, tamamen sivil
bir inisiyatif olduklarını belirterek, yurt ve burs imkanı
sağladıkları öğrencilerin sonraki hayatlarının takibini
yapmadıklarını kaydetti.
Faaliyetleri Allah rızası gözeterek icra ettiklerini dile
getiren Dilberoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Bunlar, bizim işimize yarar, yarın hakim, savcı, polis
olurlar, bunları kendi amaçlarımız doğrultusunda kullanırız, diye
düşünmedik. '36 yıllık süreçte kimlere burs vermişiz. Onlara geri
dönüp bakalım. Bir yerde vali, zengin bir iş adamı olmuşlarsa
burslara vicdanen destek olurlar' diye düşündük. Baktık ki vakıf
böyle bir envanter tutmamış. Biz, insanlara burs verirken 'Bu kadar
hakime, bu kadar polise verelim, yarın bunları kullanırız' diye bir
düşünce içerisinde olmadık. Bundan sonra da olmayacağız, vakıfçılık
hizmeti Allah rızası için yapılır."
"PARALEL YAPI HUSUMET BESLEDİ"
Dilberoğlu, Ensar Vakfı'nın Paralel Devlet Yapılanması
tarafından rakip olarak görüldüğüne dikkati çekerek, şöyle devam
etti:
"Sadece Ensar Vakfı değil, kendi potansiyeline rakip olacak bu
alandaki bütün grup, cemaat ve sivil toplum kuruluşlarına karşı
büyük-küçük, gizli-aşikar husumet içerisinde oldular. Bunu
faaliyetlerimize karşı yaptıkları tutumlardan anlayabiliyoruz.
Kendi faaliyetlerini kutsayıp bizim faaliyetlerimizi kötüler tarza
yaklaşımlarından ve algı çalışmalarından bunu anlıyoruz. Bunun
zirve yaptığı nokta ise bizim imam hatip okullarıyla ilgili yapmış
olduğumuz, kaliteyi artırmak için gönüllü katılımla yapılan
toplantıları bir şekilde dinleyip bunun CHP Genel Sekreteri Gürsel
Tekin eliyle medyaya duyurulmasıydı. O toplantıda bulunan Bilal
Erdoğan ve vakıf üzerinden 'Milli Eğitime yön veriliyor' algısı
oluşturmaya çalıştılar."
"HAKLARIMIZI YEDİRMEYECEĞİZ"
Yapılanları unutmayacaklarını kaydeden Dilberoğlu, "Bu dünyada
ve ahirette haklarımızı helal etmiyoruz. Hukuki anlamda yapılacak
her türlü müracaatın arkasında ve takipçisi olacağız. Hakkımızı
yedirmeyeceğiz" dedi.
Dilberoğlu, 17-25 Aralık'tan önce de Paralel Devlet
Yapılanması'nın vakfa yönelik faaliyetlerinin olduğunu belirterek,
şu bilgileri verdi:
"Bunlar, bu tarz işlemleri büyük bir gizlilik içinde
yaptıkları için, bunları o dönemlerde anlayamıyorduk. Geçmişe
baktığımızda 36 yıllık bu vakfın bürokraside bir ya da iki
gönüllüsü varken, bu yapının ise binlerce polisi, hakimi, savcısı
ve üst düzey bürokratı var. Bunlar eliyle, kamuyla işi olan pek çok
vakıfların birçok talebinin kadük bırakıldığına şahit olduk. Bir
yerin tahsisi, kullandırılması ve projenin onaylanmasıyla ilgili
hangi bakanlıkla olursa olsun çıkan sorunların arkasında 'Paralel
Yapı'nın bürokratları vardı. Bunlar, kendi düşünce dünyalarına
uygun sivil toplum kuruluşu ve derneklere kamu kaynağını açmış ve
çok büyük usulsüzlükler de yapmışlar. Biz ise bunlardan bihaber iyi
niyet içerisinde bunların yanında çok küçük kalacak talepleri de
dile getirmekte zorlandık. Bizim gibi vakıfların kamuyla işbirliği
yapmasını engellediklerini geriye bakınca anlıyoruz. İmzalarını ve
yetkilerini kullanarak taleplerimizi reddetmiş ve bizi inkar
etmişler. Bunun bilinçli yapıldığını geriye dönük olarak
algılıyoruz."
VATANA İHANET VE ALÇAKLIK
Bir sivil toplum kuruluşu olarak Paralel Devlet Yapılanması
ile mücadele çalışmalarına destek vereceklerini anlatan Ensar Vakfı
Mütevelli Heyeti Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu, şu değerlendirmede
bulundu:
"Bu yapıya yönelik irade açıklayan ve mücadele edeceğini
söyleyen bir siyasi hareket var. Biz, bu hükümetin bu yolda
yaptıklarını destekler mahiyette Milli İrade Platformu adıyla
oluşturulan bir platforma destek verdik. Bunu milli bir dava
gördük. 'Vatana ihanet derecesine gelecek büyük haksızlıklar ve
alçaklıklar var' dedik. Bundan sonra da hükümet bu mücadeleyi
sürdürecekse biz buna destek vermeye devam edeceğiz. Bu bir dava
sürecine dönerse, yetkili organlarımızla görüşüp, karar alıp buna
müdahil oluruz."
Dilberoğlu, yakın vadede şubeleşmeye çok önem verdiklerini
anlatarak, şube kurarak hizmet üretmek isteyenlere de fırsat
verdiklerini belirtti.
İstanbul başta olmak üzere büyükşehirlerde yurt ve ev
taleplerine yetişemediklerini aktaran Dilberoğlu, devlet kadar
olmasa da iyi bir hizmet vermeye çalıştıklarını anlattı.
Dilberoğlu, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine yönelik
projeler hazırladıkları bilgisini vererek, bu alanda da mevcut
sayıyı artırmayı amaçladıklarını kaydetti.