Emre Belözoğlu: Kimse beni vurmaya çalışmasın FETÖ'yle bağlantım yok
Abone olGeçtiğimiz günlerde hakkında takipsizlik kararı verilen Fenerbahçeli Emre Belözoğlu, ''3 Temmuz sürecini bahane ederek de kimse beni vurmaya çalışmasın. FETÖ başta olmak üzere hiçbir terör örgütüyle bağlantım yok, olamaz da. O yüzden bu konuda vicdanım çok rahat.'' ifadelerini kullandı.
Uzun bir aradan sonra Fenerbahçe'ye geri dönen ve A Milli
Takım'da teknik direktör Şenol Güneş'in saha içindeki en güvendiği
isim olan kaptan Emre Belözoğlu Sabah'a konuştu.
39 yaşında olmanıza rağmen performansınızı nasıl
böyle yüksek tutmayı başarıyorsunuz?
Hayatımın merkezinde ailem ve futbol var. Futbolun
kıymetini ve değerini biliyorum. Aslında futbolun
değerini biraz geç anladım. 26 yaşında farkına vardım
ne kadar değerli bir iş yaptığımın. Herkes hayal ettiği
mesleği yapamıyor ya da o imkanlar eline
geldiğinde kıymetini bilemiyor. Ben de böyle dönemler
yaşadım. Allah'ın bana verdiği bu nimetin geç de olsa
farkına vardım. Çok şanslıyım.
''Hatalarım da, doğrularım
da sahanın içinde oldu''
Yaşadığınız bir olay mı bu farkındalığı oluşturdu
sizde?
Yaşadığım büyük sakatlıklar mesleğime daha çok
sarılmama neden oldu. Yaş aldıkça elindeki nimetlerin
kıymetini anlamaya başlıyorsun. Evlilik, çocuk gibi
sorumluluklar da farkındalığımı artırdı. Hatalarım da,
doğrularım da sahanın içinde oldu. Hiç sahanın
dışına çıkmadım çünkü futbolu merkezime koydum. Böyle
olması da ilerleyen yaşıma rağmen hâlâ yüksek seviyede
oynamamı sağlıyor. Benim adıma dünyanın en güzel
mesleği futbolculuk. Mesleğine sahip çıkan sporculara hep
büyük saygı duyuyorum. Gençlere de mesleklerine sahip
çıkmalarını ve kendilerini geliştirmelerini tavsiye
ediyorum. Çok çalışmak ve disiplinli olmak başarı için
çok önemli.
''Fenerbahçe
formasını yürekten giyiyorum''
Fenerbahçelisiniz ama kariyerinize Galatasaray'da
başladınız...
Ben babadan Fenerbahçeliyim. Benim için önemli olan
futbol oynamaktı. Galatasaray alt yapısında yetiştim ve A
takımına çıktım. Çok şey öğrendim
Galatasaray'dan. 1996-2000 arasında GS'de büyük başarılar
kazandık. Sekiz sene yurt dışına gittim ve dönüşümde de
Fenerbahçe'den teklif gelince kabul ettim. Hem camianın,
hem de taraftarın bana sevgisini görünce de "Ne kadar
doğru bir karar vermişim" diyorum. Fenerbahçe formasını
yürekten giyiyorum. Bunu tüm
samimiyetimle söylüyorum.
''Şenol Hocam çok iyi
bir eğitmen''
Fransa ile maçınız var. Milli takım kaptanı olarak neler
söylemek istersiniz?
Milli takımda olmak benim için büyük bir gurur. Allah bana
milli takımda böyle seviyelerde oynamayı nasip etti. Çok
iyi bir jenerasyonumuzun olması Türk futbolu adına çok
önemli. Milli takım olarak çok iyi bir ekibimiz var. Şenol
Güneş gibi çok bilgili ve değerli bir hoca var takımın
başında. Şenol Hocam çok iyi bir eğitmen. Kendisiyle
çok iyi anlaşıyoruz. Büyük başarılara imza atacağımıza
inanıyorum.
''Cumhurbaşkanı hep
sporun ve sporcunun yanında yer alıyor''
Sizin futbola başladığınız dönemle bugün arasında ne
gibi farklılıklar görüyorsunuz?
Geçmişe göre daha fazla oyuncumuz yurt dışına gidiyor.
Eskiden bu kadar transfer olan yoktu. Bu Türk futbolu
adına önemli. Kulüpler bakımından ise maddi açıdan Avrupa
ile makas çok açıldı. Bunda kulüplerimizin geçmişte doğru
yönetilmemesinin payının olduğunu düşünüyorum. Devletimiz
büyük takımlara çok destek oluyor şu anda. Devlet
desteği olmasa büyük kulüpler ayakta durmakta
zorlanırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çok
teşekkür ederim. Hep sporun ve sporcunun yanında yer
alıyor. Bu
anlamda şanslıyız. Umarım kulüplerimiz bu
desteği doğru değerlendirir. Doğru yönetim
ve futbolcu yapılanmasıyla Avrupa ile
aramızdaki makası kapatırız. Türk futbolu geçmişte
kendi değerlerine sahip çıkarak bir yerlere
geldi. Mesela A Milli Takım. Galatasaray veya
Fenerbahçe'nin başarılı olduğu zamanlara
bakıldığında mevcut kadrosunda iyi Türk oyuncular
olduğunu görürsünüz. Yabancı futbolcu sınırlaması
olsun anlamında söylemiyorum bunu. Ancak Türk
oyuncu merkezli takımların futbolumuzu daha yukarıya
çektiğine inanıyorum.
''Güzel bir final yapmak istiyorum''
Ne zaman futbolu bırakmayı düşünüyorsunuz?
Üç-dört senedir bana soruyorlar bu soruyu. Ben de hep "Bu son
senem" diyorum. Ama artık yaşım 40'a yaklaştı. Bu yaşlarda oynamak
gerçekten kolay değil. Hele bu mevkide oynamak hiç kolay değil.
Performans verebilmek çok önemli saha içinde. Ben de mükemmeliyetçi
biriyim. Eğer performans eksikliğimi görürsem bunun kırgınlığını
yaşayabilirim. O yüzden bazı şeyleri zirvede bırakmak gerekiyor. Bu
sezonu hem Fenerbahçe'de şampiyonluk yaşayıp, hem de Milli Takım'ın
büyük başarılar kazanmasıyla bitirerek güzel bir final yapmak
istiyorum futbol hayatıma.
''Saha içinde
eleştirilebilir bir profilim var''
Fenerbahçe'de kaptansınız. Bu sorumluluğu taşırken neler
hissediyorsunuz?
İlkokula giderken bana sınıf başkanlığı, ortaokulda futbol oynarken
kaptanlığı vermişlerdi. Galatasaray'da da, yurtdışında oynadığım
takımlarda da bana kaptanlık vermişlerdi. Bu anlamda hiçbir şeyi
kendim almadım, bana verdiler. Galiba benim yapımla alakalı.
Kaptanlık; her duyguyu daha olgun bir şekilde yaşamayı, daha sakin
olmayı getiriyor. Benim saha içinde eleştirilebilir bir profilim
var. Aslında birçok oyuncudan daha sakin olmam gereken yerlerde
agresif olabiliyorum. Bu konuda özeleştiri yapıyorum. Bu benim
mağlubiyete, haksızlığa karşı tahammülsüzlüğümden kaynaklanıyor.
Ama yine de elimden geldiğince takım arkadaşlarıma doğru bir örnek
ve kaptan olmaya çalışıyorum.
''Her Türk vatandaşının da bu harekatı desteklemesi ve askerimiz için dua etmesi gerekiyor''
Yurt dışında neden devam etmediniz futbol
kariyerinize?
Sekiz sene kaldım yurt dışında. Hayalimin çok ötesinde bir futbol
hayatım oldu ama şimdi baktığımda yurt dışında daha uzun süreli,
verimli ve istikrarlı bir kariyerim olabilirdi. Evlilik kararım ve
ülke özlemim dönmemde etkili oldu. Tabii bir de çok sakatlık
yaşadım yurt dışında oynarken. Kararımda bunun da etkisi var. Şunu
öncelikle söylemek isterim ki; Türkiye dünyanın en güzel ülkesi,
İstanbul dünyanın en güzel şehri bana göre. Ben yurt dışında
oynadığım zamanlarda hep ülkemi temsil etmeye çalıştım. Uzun süre
kalmama rağmen oralarda hiç yatırım yapmadım. Ne bir ev aldım, ne
de başka bir şey yaptım. Tüm yatırımımı Türkiye'ye yaptım. Ülke
sevgisi ailemden geliyor benim. Çocuklarımı da böyle
yetiştiriyorum. Devletimize, bayrağımıza her zaman sahip çıkmamız
gerekiyor. Askerimize de öyle. Barış Pınarı Harekatı'nda canla
başla mücadele veriyor Mehmetçiğimiz. Buradan şehitlerimize de
Allah'tan rahmet diliyorum. Devletimiz, ülkemizi korumak için bu
harekatı başlattı. Her Türk vatandaşının da bu harekatı
desteklemesi ve askerimiz için dua etmesi gerekiyor.
''Kimse beni vurmaya
çalışmasın''
3 Temmuz sürecini yaşayan Fenerbahçe'ye transferiniz de çok
tartışıldı. Başkan Ali Koç çok eleştirildi...
3 Temmuz sürecinin neresindeydim?
Herkes konuşurken biraz vicdanlı ve samimi olsun lütfen. 3 Temmuz
sürecinde ben merkezindeydim olayın. Fenerbahçe'nin her basın
toplantısında yer aldım. Fenerbahçe'nin tertemiz olduğunu da her
basın toplantısında söyledim. Algı oluşturmak için kendi değerleri
veya ideolojileri uğruna beni ya da Fenerbahçe'yi kimse malzeme
edemez. Benim ülkeme ve Fenerbahçe'ye olan sevgimi kimse böyle
kullanamaz. Benim devletime ve milletime olan sevgimi, bağlılığımı
böyle bir şey için ifade etmek zorunda kalmak bana zul geliyor
açıkçası. Benim için vatan sevgisi her şeyin önündedir. 3 Temmuz
sürecini bahane ederek de kimse beni vurmaya çalışmasın. Kimsenin
de haddi değil bu. 3 Temmuz sürecinde ben hedef alındım. Vatan
Caddesi'ne polis eşliğinde savcılığa gidip ifade veren tek futbolcu
bendim. Herkes arşivlere baksın konuşmadan önce. Fenerbahçe'ye kuş
tüyü kadar zararım olsa zaten bir saniye durmam kulüpte. Transfer
kararı hem benim için, hem de takım için kolay bir karar değildi.
Ama karşılıklı olarak anlaştık. Tek amacım takımımın
başarısı.
''İnşallah bu sezon Fenerbahçe'ye şampiyonluğu yaşatırız''
Fenerbahçe, geçen sezon beklenenin altında bir
başarı gösterdi. Bu sezon için neler söylemek
istersiniz?
Fenerbahçe lige iyi başladı. Önemli olan lig sonuna kadar böyle
gitmek. Fenerbahçe'de yakalanmış takım ruhu var, umarım bunu devam
ettiririz. Şampiyonluğa ancak böyle gideriz. Ben ve takım
arkadaşlarım inşallah bu sezon Fenerbahçe'ye şampiyonluğu
yaşatırız.
Futboldaki FETÖ yapılanmasına ilişkin soruşturmada
geçtiğimiz günlerde sizin için takipsizlik kararı verildi.
Bu karara yönelik kamuoyunda
eleştiriler oldu...
Bu konu hakkında hiç konuşmayı düşünmüyordum. İlk ve son kez size
konuşacağım. Türkiye bir hukuk devleti ve devletin belli
kademelerinin benim hakkımda böyle bir araştırma yapması çok
normal. Takipsizlik kararının insanların benim hakkımda bazı
şeyleri düşünmesini de ortadan kaldırmış olduğunu düşünüyorum.
Devletine ve milletine bağlı bir insan olduğum için benim bu konuda
vicdani açıdan hiçbir rahatsızlığım yoktu başından beri. Devletime,
bayrağıma olan sevgimin önüne ne bir kimse, ne de bir değer
geçebilir. Devletim, milletim ve ailem gelir benim sıralamamda.
Bunun dışında hiçbir hiyerarşim yok. FETÖ başta olmak üzere hiçbir
terör örgütüyle bağlantım yok, olamaz da. O yüzden bu konuda
vicdanım çok rahat.
''Çok şanslıyım Allah bana üç evlat verdi''
Baba olmak sizin yaşamınızı
nasıl değiştirdi?
İlk çocuğum 2-3 yaşına geldiğinde
baba olduğumu daha net hissettim. Yaşamım kamplarda geçtiği için
çocuklarla çok ilgilenemedim. Eşim (Tuğba Belözoğlu) onlarla çok
ilgileniyor. Ömer'den sonra iki kızım daha oldu. Aslında kız
çocukları beni biraz daha baba yaptı diyebilirim. Çocuk sahibi
olduktan sonra her şeyin önüne onları koyuyorsunuz. Size çok büyük
sorumluluklar yüklüyor. Çok şanslıyım Allah bana üç evlat
verdi.
''Sosyal medyada vakit harcamak yerine kitap okumayı tercih ediyorum''
Sosyal medya kullanıyor musunuz?
Hayır, kullanmıyorum. Sebebi ise sosyal medyadaki üslubun
kirliliği. Bu kirlilik de beni açıkçası sosyal medyadan uzak
tutuyor. Sosyal medyada vakit harcamak yerine kitap okumayı tercih
ediyorum. Bana çok daha fazla şey katıyor çünkü.