Emine Aynadan olay sözler
Abone olAyna BDP'nin DTP'den daha keskin olacağı sinyalini verdi. PKK'nın siyasete katılması şart dedi, yeni muhatap Öcalan nakaratını tekrarladı...
Kimileri onu 'Şahin' olmakla suçladı, kimileri partisi DTP'nin
kapatılmasından onu açıklamalarını sorumlu tuttu. Son günlerin
hedefteki ismi, eski DTP'li yeni BDP'li (Barış ve Demokrasi
Partisi) Mardin Milletvekili Emine Ayna Akşam gazetesine
konuştu.
Emine Ayna ilk kez bu kadar açık olarak, 'PKK demokratik
siyasete katılmalıdır' dedi. Ayna'nın, 'Kürt halkı
Öcalan'ın muhatap alınmasını istiyor' sözleri tartışmaları yeniden
alevlendireceğe benziyor.
Emine Ayna, bugün partisinin Meclis'teki ilk grup toplantısında
verilecek mesajları toplantı öncesi açıkladı.
İşte BDP'nin ilk mesajları ve Emine Ayna'nın 'PKK ile bağ' sorusuna
ve merak edilen tüm sorulara verdiği yanıtlar...
BEDEL ÖDEDİK AMA YAPTIK
- BDP nasıl bir çizgi izleyecek? DTP ile aynı mı olacak
üslup?
Nerelerde yanlış yaptık, nasıl yapsaydık daha iyi bir sonuç elde
ederdik? 1 Şubat'taki kongre sürecinde bunları tartışacağız.
Eksiklerimiz oldu. Ancak BDP'ye geçerken çok şey yaptık. Mevcut
iktidarı teşhir ettik. DTP'nin son iki buçuk yılda göstermiş olduğu
performans sayesinde AKP iktidarı sorgulanabilir hale geldi. Belki
bedelini ağır ödedik ama bunu yaptık.
- Ne oldu da açılım süreci sekteye uğradı?
Aslında iktidar, Meclis'e getirdiği tartışmayla ve
Silopi'den girişlerle başka şey yapmak istedi. Gelenlere teslimiyet
dayatılmak istendi. Bu açılıma hizmet etmez. Zaten 30 yıldır
teslimiyet dayatılıyor. Bu insanlar eğer teslimiyeti kabul etmiş
olsalardı bugüne kadar gelir teslim olurlardı. Ancak planları ters
tepti.
KANUNU BİR KENARA BIRAKIN
- Pişman olmayan bile affedildi ve çadır mahkemeleri kuruldu.
İktidar bu yüzden sert eleştirilere maruz kaldı.
Öyle yapmak zorunda kaldılar. Bakın, yüz binlerce
insan sokağa dökülmeseydi teslimiyet dayatılırdı. Bu insanlar o
zaman ya bizi tutuklayın derlerdi ya da geri dönerlerdi. Orada yüz
binlerce insanın hazır olması serbest bırakılmalarını sağladı.Yok
kanuna uyuldu mu, uyulmadı mı?Bunları bir kenara bırakın. Şu
söylediklerim de yasaya uygun değil. Ben yasalar değişmeli diyorum.
Kürt sorununa mevcut kanunlar çerçevesinden bakarsak bu sorunu
çözemeyiz.
SİNİRLERİM BOZULDU, DEDİM
- Adalet Bakanı açıklama yaptı. Ağırlaştırılmış müebbet hapse
mahkum edilenlerin koşulları aynı dedi.
Gidip gördüler ve değiştirdiler ama. Hem bunu yapıp
tahrik edeceksin. Aynı gün 8 Aralık'ta Anayasa Mahkemesi'nin
esastan görüşeceği açıklandı. Atmosferden partinin kapatılacağı
belliydi. Genel Merkez çıkışı gazeteciler 'Bu açılımı nasıl
etkiler?'diye sorunca, dalga geçiyorlar bizimle diye düşündüm.
Sinirlerim bozuldu ve 'Açılım bitmiştir' dedim.
DEVLETTEN NEDEN KORUMA İSTEMİYOR? CEVABI BİR SONRAKİ
SAYFADA
DEVLETTEN KORUMA İSTEMEM
- Tehdit alıyor musunuz? Devletten koruma ister
misiniz?
Ben tehditlerle karşı karşıya gelmemek için mektuplarımı kendim
açmıyorum. Meclis'teki e-mail'i kullanmıyorum. Ancak tehdit alan
arkadaşlarımız var. Linç kampanyası yürütülürken ben devletten
nasıl koruma isteyeyim?
- Peki İmralı ile bağınız hangi boyutta?
İmralı'ya giden avukatlarla düzenli görüşüyoruz. Biz
talep ediyoruz. Dinlemek istiyoruz, ne diyor, olaylara nasıl
bakıyor. Devlete diyoruz ki, Kürt sorununun muhatapları var.
Bunlardan biri de Sayın Öcalan'dır. Değerlendirmelerini dinleyip
takip ediyoruz çünkü Öcalan'ın her cümlesinin Kürt halkı üzerindeki
etkisini biliyoruz.
PKK SİYASETE KATILMALI
- Kürt sorunun çözümü için yola çıkan hiçbir hareket PKK'dan
bağımsız hareket edemiyor eleştirileri de var, öyle
mi?
Kürtler PKK'dan bağımsız hareket etmeli diye bakarsak çözümsüzlüğü
istiyoruz demektir. Bütün örgütlü güçler PKK'ya bağımlı olmalı
demiyorum. PKK Kürt sorunun nedeni değil, sonucudur. Bugün PKK'yı
yok sayarak çözüm olmaz diyoruz. Diyor ki, ben demokratik siyaset
içinde yer almak istiyorum, ben barış istiyorum. Buna niye karşı
çıkayım. PKK'nın söylediklerine, taleplerine bakıyoruz. Reddedilir
talepler değil. Kabul edilebilir, gerçekleşebilir taleplerse,
oturup konuştuğumuzda ortak vatanı yaratacaksak bu kısır döngü
niye?
- PKK barış istiyorsa Reşadiye'deki saldırı neydi o
zaman?
Siz demokratik kanalları açarsanız silahlar susar. Silahlı bir
örgütü terörist ilan edip operasyonlar düzenleyip sivil vatandaş
eylem yaparken öldürüp sonra silahlı örgüte niye silah kullandın
diyemezsiniz. Ben bunu olumlamak anlamında söylemiyorum. Reşadiye
olmasın mı istiyoruz? O zaman demokratik kanalları açalım. Devlet
silah kullanırken, terörist ilan ederken, teslim olmaya zorlarken
siz silahlı örgüte ne diyeceksiniz? Örgüt diyor ki ben demokratik
alanda siyaset yapmak istiyorum.
- Yani PKK'nın demokratik siyasete katılması şart mı
diyorsunuz?
Şart. Bunun için anayasa bir bütün olarak değişecek.
Hemen yarın olmaz deniyor. Niye olmaz? Nedir engel. Hepimiz
anti-demokratik diyorsak değişebilir. Anayasa eşitlikçi,
özgürlükçü, demokratik ve sivil olmak zorunda.
ARINÇ'I KORKUTTUM BAYDEMİR'İ ELEŞTİRDİM
- Bülent Arınç size 'yaratık' dedi. Partinin 'şahin'i olmakla
suçlandınız. Neden siz hedef oldunuz?
Çünkü iktidar mekanizmalarının biri Türk'tür, biri
'Sünni'dir, biri de 'erkek'tir. Erkek üslubudur bu. Arınç da bu
üslubu kullandı, kendisi kaybetti. Son aylarda çok övüldü, sürekli
olumlandı. Onun verdiği rahatlıkla yaptı diye düşünüyorum. Bu
saldırılar elbette yıpratıyor ama bir yandan da müthiş
güçlendiriyor beni. Demek ki diyorum, iktidar sahiplerini
korkutacak güce sahibim.
- Sizin mağdur olduğunuz düşünülürken bir de gördük ki
Osman Baydemir'in yanı başındasınız ve Baydemir küfür ediyor.
Onu da eleştirdiniz mi?
Erkek üslubudur o da. Eleştirdik tabii. Zaten çok
şaşkındık. Kadın milletvekilleri Diyarbakır'daydık. Kabul
etmediğimiz bir üslup olduğunu ben söyledim. Özür dilemesini
istemedik. Kendisine şunu söyledik, bu erkek egemen zihniyetin
dilidir. Bunu değiştirmeye çalışan bir parti olarak bizim bu üslubu
kullanmamız doğru değil dedik. Aynen bu cümlelerle paylaştım. Osman
Baydemir çok kibar bir insandır. Ancak operasyonlar ve yaşananlar
sinir harbi ve gerilime neden oldu. Bunu söylerken o üslubu
savunduğum düşünülmesin lütfen.