Emekli generalden insan hakları dersi
Abone olEmekli Tümgeneral Rıza Küçükoğlu, bir üniversitenin hukuk eğitim programında il il dolaşıp hakim, savcı, avukat, polis ve jandarmaya insan haklarını anlatıyor.
Emekli general, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde
daha fazla tazminat ödemeye mahkum olmaması için bu çalışmaya
katılıyor. Kamuoyu Küçükoğlu’nu, 1995’te Gazi Mahallesi’ndeki
olaylar sırasında tabancasını bırakıp eylemcileri yatıştırmasıyla
tanımıştı. Emekli generallerin yargılanmasını yorumlayan Küçükoğlu,
bu durumun Silahlı Kuvvetler’in tamamen denetimsiz olduğu anlamına
gelmediğini vurguluyor. Emekli general, AB’ye tam üye olunsa bile
‘Kırmızı Kitap’ olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi’nde
değişiklik olmayacağını söylüyor. Bahçeşehir Üniversitesi’nde (BÜ)
görev yapan Küçükoğlu, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne giriş
sürecinde gündeme gelen Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi’nde
değişiklik yapılacağına dair haberlere yönelik ise şu
değerlendirmede bulunuyor: “AB Anayasası'nın temel ilkeleri bizim
iç güvenlik, toprak bütünlüğü ve hukuk düzenimizle yani devleti
koruyacak düzenimizle ve kimliğimizle ilgilenmiyor. Bu konuda bizi
serbest bırakıyor. Eğer AB'nin ortak dış politika ve güvenlik
belgesi netleşirse yani Avrupa ordusu somutlaşırsa ve biz de üye
olursak o zaman MGSB'de belki küçük değişiklikler olur. Ama bence
genel olarak değişmez. Yunanistan konusunda resmi olarak bir
açıklama yapılmadı. AB sürecinde Yunanistan'ın veto etmemesi için
böyle bir konu gündeme gelmiş olabilir. Ama Ege'de it dalaşı varsa
öyle kolay kolay da tehdit bence değişmez. Onlar iddialarından
vazgeçmezse tehdit devam ediyor demektir.” şeklinde konuşuyor.
Küçükoğlu Paşa, şimdilerde BÜ Global Hukuk Eğitim Programı (IGUL)
Direktörlüğü genel sekreteri olarak Prof. Dr. Feridun Yenisey ile
birlikte Anadolu’nun çeşitli illerini gezerek hakim, savcı, avukat,
polis ve jandarmayı yasalardaki değişiklikler konusunda
bilgilendiriyor. IGUL’un dört yıllık bir geçmişe sahip olduğunu
anlatan Küçükoğlu, şöyle devam ediyor: “O tarihte Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi Türkiye’ye ciddi ölçüde ceza veriyordu. Neden
ceza alındığına bakıldı. 2000 yılında Prof. Dr. Feridun Yenisey ve
Marmara Üniversitesi’nden öğretim üyeleri Türkiye’nin AİHM’den ceza
almaması için kamu görevlilerine yönelik bir eğitim projesi
başlattı. ‘Hukuk İhtisas Seminerleri’ adı altında bu çalışmada
üniversiteden öğretim üyeleri ile hakim, savcı, avukat, polis ve
jandarma bir araya getirildi. Yurtdışından da çeşitli konularda
uzmanlar çağrıldı. Daha sonra da İçişleri ve Adalet Bakanlığı bu
seminerleri destekleyip kendi bünyelerine aldı.” Geçen yıl Hukuk
İhtisas Seminerleri “Hukuk Devleti İlkeleri” çalışması haline
gelmiş. Bu bağlamda Yenisey ve Küçükoğlu, halen Anadolu’nun çeşitli
illerine gidip jandarmanın ve polisin neyi yapıp yapamayacağı,
insan ve hak özgürlükleri konusunda yaşanabilecek ihlaller
konularında bilgilendirmeye çalışıyor. Çalışma artık ‘halk
üniversitesi’ haline dönüşmüş. Halka açık olarak hemen her gün
üniversitenin Beşiktaş’taki binasında 18.00-21.00 arasında etkinlik
düzenliyorlar. Küçükoğlu Paşa, Türkiye’nin artık hukuk devleti
ilkelerini yerine getirmesi gerektiğini kaydederek, şunları
söylüyor: “Her şeyine katılmayabilirsiniz; ama Başbakanımızın
‘Kopenhag Kriterleri’ni yerine getirdik. AB bizi üyeliğe kabul
etmezse biz bunlara Ankara Kriterleri der yola devam ederiz.’
şeklinde bir sözü var. Buna imza atmamak mümkün değil.” ‘Askerlik
etik meslektir, yanlış tartışmalar yapılıyor’ Son günlerde
askeriyede yaşanan yolsuzluk iddialarına değinen Küçükoğlu şöyle
konuştu: “Esasında denetim yetkileri düzgün kullanılsa Genelkurmay
Başkanı’nın böyle bir önlemi almaya hiç ihtiyacı olmazdı. Her
general her sene mal bildiriminde bulunur. Ben 1986’da Kenan Evren
Paşa’nın özel kalemliğini yaptım. Bu işlerin 12 Eylül’den sonra çok
ciddileştiğini biliyorum. Malında artış varsa bunu tespit etmek
mümkün. Denetimlerde çıkan bir olay varsa Genelkurmay Başkanı
askeri mahkeme kanalıyla bunların hesabını görüyor demektir. Fakat
tartışmalar çok yanlış noktalara gidiyor. ‘Yok yemek yedin mi,
yemedin mi cep telefonunu başkası kullandı’ şeklindeki tartışmalar
çok yanlış. Askerlik etik bir meslektir. Türk toplumu üniformaya
karşı hassastır. Bu olup bitenleri üniformadan beklemediği hareketi
gören milletin tepki göstermesi olarak değerlendiriyorum.14
yaşımdan 57 yaşıma kadar öyle yetiştirildim ki para düşünmedim. O
meslekten geliyorsanız maaşım az diyemezsiniz.” Erkan
Acar/ZAMAN