Akdeniz dalgalarının kıyılarımıza savurduğu bir çocuk vardı ya!
Hani adı Aylan bebek. Hepimiz biliyoruz onu. Resim
karelerinde ve sosyal medyada gördük.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan
BM'de yaptığı konuşmada gündeme getirdi. Dünya vicdanına
bir sesleniş olarak yeniden gündeme getirdi.
Artık sadece ormanları ya da yeşili katletmiyor kendi neslimizi
de katlediyoruz. Çocuklarımızın geleceğini karartıyoruz,
geleceğimizin kodları ile oynuyoruz.
Aylan bebeğe dünya sesini çıkarmadı, bu yüzden
Erdoğan dünya vicdanına seslendi ve
"unutmayın!" dedi.
Fakat biz Aylan bebeği konuşurken son günlerde
ülkemizde bir olaya tanıklık ediyoruz. Suriyeli Vail’in
intiharı!
Bir çocuk bir yetişkinin dahi senaryolaştırmayacağı bir şekilde
nasıl intihar eder? Elinde yağlı urganı ile idam
sehpasına onurla yürüdü Vail!
Bir çocuğun onuru nasıl zedelenir bunu tahayyülüm almıyor. Çok
onurlu bir çocuk, onuruna yediremedi
Vail.
Bu yetmezmiş gibi Mersin’de çocuklar arasında ki bir
tartışmada olaya hâkim olmadan, dinlemeden sadece Ürdünlü
olduğu için bir çocuğu insanlıktan nasibini almamış bir
yaratık tokatlıyor.
İşte bundan sonra soruların ardı arkası kesilmiyor
zihnimde...
Şu dünyada bir çocuğun ölümü kadar acı veren başka bir şey var
mı acaba?
Korunmasız, masum, günahsız bir çocuğun ölümü karşısında sessiz
kalabilecek bir yürek, bir vicdan var mı acaba?
Her türlü ihtiyacı için kendisinden büyük birisine ihtiyaç duyan
bir sabinin ölümü karşısında arz ihtizaza gelse yeridir...
Heyhat, gelin görün ki medeniyetler beşiği şu güzel ülkemde son
günlerde en çok yaşanan şey ise çocuk ölümleri. Hem de niçin? Biz
büyüklerin hırsları, doymak bilmeyen ihtirasları, dinmek bilmeyen
duyguları, sızlamayan vicdanları, düşünmeyen akılları
yüzünden...
Kendini savunmaktan aciz bir çocuğu sırf milliyeti yüzünden
dışlamak, aşağılamak neyin nesidir yahu!
Belgesellerde vahşi hayvanlar bile bebeklere
saldırmıyor, kendini korumaktan acizleri yem yapmıyor
kendine. Bize ne oldu ki bir hayvandan bile daha
merhametsiz hale geldik.
Tek amacı sıcak bir ev, karnını doyuracak bir yemek bulmak olan
bir çocuktan ne istiyoruz!
O çocuğu dışlayınca, aşağılayınca, kovunca dünya daha güzel bir
yer haline mi gelecek?
Doymak bilmeyen hırslarınız mı dinecek? İçinizdeki öfke ve kin
mi dinecek? Kendinizi daha mı güçlü hissedeceksiniz? Ne olacak
söyleyin Allah aşkına!
Bir çocuğa, bacak boyunuz kadar bile olmayan bir çocuğa tokat
attığınızda ne olacak? Başınız göğe mi erecek? Kahraman mı
olacaksınız? Memleketi mi kurtaracaksınız? Madalya mı verecekler
size? Nedir beklentiniz Allah aşkına!
Irki ve/veya idelojik dürtülerden dolayı çocukları yerinden
yurdundan edince elinize ne geçecek? Bir karış daha fazla toprak
sahibi mi olacaksınız? Servetinize servet mi katacaksınız? Makam
mevki sahibi mi olacaksınız? Maaşınıza zam mı yapacaklar? Nedir
beklentiniz Allah aşkına?
Bir çocuğa zulüm yapmaktan nasıl bir menfaat umulur?
Kişiliğinize şahsiyet, ırkınıza milliyet mi katacaksınız?
Geleceğiniz daha mı parlak olacak? Geleceğiniz adına bir şeyleri mi
garanti altına alacaksınız? Nedir beklentiniz Allah aşkına!
Hayır, vallahi de hayır, billahi de hayır!
Hiçbirini elde edemeyeceksiniz.
Ne makam, ne mevki, ne şahsiyet...
Ne toprak, ne servet, ne milliyet..
Hiç, ama hiçbir şey elde edemeyeceksiniz.
Elde edeceğiniz tek şey Allah’ın gazabı olacaktır.
Elde edeceğiniz tek şey nefret olacaktır.
Elde edeceğiniz tek şey hayvandan da daha aşağı olmaktır.
Elde edeceğiniz tek şey kâbuslarınız olacaktır.
Uyanın, uyanın...
Hem de bir an önce uyanın...
Çocuğun milliyeti olmaz...
Çocuğun ülkesi olmaz...
Çocuğun dini olmaz...
Çocuğun rengi olmaz...
Masumdur onlar,
Günahsız,
Hiçbir şeyden habersiz,
Korunmasız,
Güçsüz...
Unutmayın,
Merhamet etmeyene merhamet edilmez.
Hele ki çocuklara zulmedenlere...
Hatırlayın, bir çocuk vardı,
“Her şeyi Allah’a anlatacağım” diyen...
İşte bizim acımasızlığımız, kinlerimiz, hırslarımız,
vicdansızlığımız sonucu ölen bu çocuklar her şeyi Allah’a
anlatacak.
Vah bizim halimize,
Vahlar bizim halimize...
Eyvahlar olsun bizim halimize...
Merhametlilerin en merhametlisinin o çocukların anlattıklarına
kayıtsız kalacağını mı sanıyorsunuz?
Ve o an geldiğinde, ilahi azap hiç kimseye torpil
yapmayacaktır...
facebook.com/msbeser
twitter.com/msbeser
instagram.com/msbeser