Ekonominin kader toplantısı! Faiz kararı ne olacak?
Abone olPara piyasaları ve iş dünyası yarınki faiz toplantısına odaklandı. Merkez Bankası'nın faiz artışı yapacağı neredeyse kesin gibi. Ancak asıl merak edilen ne kadarlık faiz artışı olacağı. Uzmanlar bu konuda ikiye ayrıldı. Kimi analistlere göre 250 baz puanlık artış yeterli. Kimi analistler ise bu artışın yeterli olmayacağı ve bu durumda dolarda yeni tarihi zirvelerin gelebileceği uyarısında bulunuyor.
Aylardır Türkiye'nin önemli gündemlerinden biri dövizdeki aşırı
yükseliş. Bu dalgalanmaya karşı Türkiye'nin farklı kurumları
tedbirler almayı sürdürürken piyasanın asıl oyun kurucusu Merkez
Bankası elindeki en büyük kozu henüz etkili bir şekilde kullanmış
değil.
Merkez dövizdeki aşırı dalgalanmaya karşı şimdiye kadar farklı tedbirlerle karşılık verdi. Ancak yarınki toplantı çok kritik. Dananın kuyruğu 13 Eylül 2018 günü yani yarın yapılacak PPK toplantısında kopacak. Çünkü yüksek gelen Ağustos ayı enflasyon rakamlarına tam da piyasalar olumsuz tepki verecekken, Merkez devreye girmiş ve faiz artışı yapabileceği yönünde bir açıklama yapmıştı. Peki Merkez Bankası yarın yüzde 17,75 olan repo faizini ne kadar artıracak? Piyasaların beklentisi kaç puan artış yapılacağı yönünde?
MERKEZ FAİZİ NE KADAR ARTIRACAK?
Bu konuda farklı görüşler hakim. Kimi ekonomistler 200 baz puanlık
yani yüzde 2'lik bir faiz artışının piyasaları rahatlatmak için
yeterli olacağını söylerken, kimi uzmanlar da 1000 baz puan yani
yüzde 5'lik bir faiz artışının ancak ekonomiyi kurtarabileceğini
ifade ediyor. Yiğittürk Gürdümar Dünya'daki
haberinde analistlerin bu konudaki görüşlerini paylaştı.
Haberde 200-250 puanlık bir faiz artışının, aşırı yükselen
enflasyona karşı etkisiz kalacağına vurgu yapılırken, aşırı faiz
artışının da ekonomiye olumsuz etkisinden bahsedildi.
• Habere göre analistler, "Aslında ileriye dönük bozulma da dikkate alındığında haftalık repo faizinin üzerinde yaklaşık 1000 baz puan gibi bir artış gerekiyor. Ancak TCMB’nin bu kadar önemli bir adımı atmaya hazır olup olmadığı konusunda emin değiliz” yorumunu yapıyor.
FAZLA FAİZ ARTIŞI EKONOMİDE KÜÇÜLMEYİ
GETİRİR
• Enflasyonun önümüzdeki 6 ay içerisinde 4-5 puan artacağı düşünüldüğünde Merkez Bankası’nın önden yüklemeli olarak bir faiz artırımı yapmasının piyasa için en iyimser beklenti olduğu ifade ediliyor. Fakat bunun aynı zamanda, Türkiye ekonomisi açısından büyüme değil küçülme anlamına geleceği için Merkez’den böyle bir reaksiyon da beklenmiyor.
FAİZ ARTIŞI BEKLENTİYİ KARŞILAMAZSA BU KEZ DÖVİZ ZİRVE
YAPABİLİR
• 200-250 baz puanlık beklentileri
karşılamayan bir faiz artırımının dolarda yeni zirveleri test
ettirme ihtimali de bir başka endişe konusu olarak ön plana
çıkıyor. Bu durumda piyasada 300-500 baz puanlık bir faiz artırımı
piyasada en çok kabul gören görüş olarak ön plana çıkıyor. Bu
durumda kurun yüzde 2-3’lük bir kayıpla 6.20’li seviyelere gerileme
ihtimallerinden bahsediliyor. 500 baz puanın üzerindeki bir artışın
ise kuru 6’nın bile altına çekebileceği belirtiliyor.
TEK BAŞINA FAİZ ARTIŞI YETERLİ DEĞİL
• Bankacılar, ekonominin kur-faiz sarmalına girmemesi gerektiğinin
de altını çiziyor. Bu nedenle yabancı yatırımcı açısından Türkiye
resmini daha net ve daha yatırım yapılabilir bir yola yeniden
döndürmek için yapısal programın da açıklanması gerektiğini
belirtiyor. Bankacılara göre, Merkez Bankası ve faiz artırımı tek
başına yeterli değil. Kısa vadeli volatiliteyi düşürmeli.
TEB YATIRIM: 500-600'LÜK ARTIŞ GELEBİLİR
•
“Merkez Bankası’nın Ağustos TÜFE’ye verdiği tepki ve sözlü müdahale
sonrası, PPK’dan faiz artırım kararı çıkmamasını bekleyen ekonomist
bence kalmadı” diyen TEB Yatırım Stratejisti Işık Ökte’ye
göre, yıl sonu TÜFE beklentilerinin yüzde 19-22 bandında geliştiği
ortamda, swap piyasasının gösterdiği haftalık repo faizine 500-600
baz puan artırım gelebilir. Ökte, “Merkez Bankamızın gelişen ülke
para birimleri negatif gelişen küresel ortamda, enflasyon
beklentilerindeki kötüleşme kadar dolar/TL kısa vade oynaklık
oranlarını da düşürmek isteyeceğine inanıyorum. Özellikle 1 aylık
dolar/TL zımni oynaklık oranının yüzde 40’ların üzerine çıktığı
ortamda 13 Eylül toplantısı daha da bir önem kazanıyor” diyor.
• QNB Finansinvest Yatırım Danışmanlığı ve Portföy Yönetimi Birim Yöneticisi Serdar Pazı ise kamuoyu ile yapılan iletişim sonrasında piyasada eylül toplantısında faiz artırım beklentisinin fiyatlandığını ifade ediyor. Pazı’ya göre, orta vadeli olarak yüzde 20’nin üzerine çıkması beklenen enflasyonist görünüm açısından değerlendirildiğinde yüzde 17.75 olan politika faizinde 300 baz puan artırım beklenebilir.
GEDİK YATIRIM: 300-500 ARASINDA ARTIŞ
BEKLİYORUZ
• Gedik Yatırım Yatırım Danışmanlığı
Müdürü Üzeyir Doğan da Merkez Bankası’ndan faiz artırımı
bekliyor. “Haftalık fonlamanın gerçekleştirildiği politika faizinde
asgari 300 maksimum ise 500 puanlık faiz artışı bekliyoruz” diyen
Doğan’a göre, daha önce 150 baz puanla sınırlanan koridorun alt ve
üst bandında ise bu sefer marj biraz daha yükseltilebilir.