Eğer şimdi tepki verilmezse...

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Şimdiye kadar BM Güvenlik Konseyi , daimi üyelerin tutum farklılıkları nedeniyle bir sonuca ulaşamadı" dedi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bir gazetecinin "Suriye’ye yönelik askeri bir operasyon olacak mı" sorusuna Davutoğlu, "Herkesin ortak bir mutabakatı, böyle bir saldırı karşısında uluslararası toplumun, uluslararası hukukun gerektirdiği tepkileri vermesi gerektiği yönündeydi. Şuana kadar değişen bir tutum yok. Mesele bunun öncelikle BM Güvenlik Konseyi’nde verilecek olmasıydı. Hepimiz hala bunu tercih ediyoruz. BM normlarının su kadar açık bir şekilde ihlal edildiği bir olay neredeyse yok. Bosna ve birçok örnekler veriliyor ancak buralarda da insan hakları ihlali yaşandı ama kitle imha silahları bu alanda bu derece açık bir norm ihlalinin uluslararası alanda yaşandığı nadir örnekler var. O zaman tabi hepimizin birinci beklentisi hiçbir şüphe bırakmadan Güvenlik Konseyi’nin buna el atması ve tutum sergilemesiydi. Maalesef aradan 1 hafta geçti, şimdiye kadar BM Güvenlik Konseyi burada daimi üyelerin tutum farklılıkları nedeniyle bir sonuca ulaşamadı. Biz bu süre içerisinde bütün üyelerle yoğun bir telefon diplomasisi yaptık. Bunun amacı da uluslararası toplumun tek bir vücut halinde tepki vermesini temin etmek içindi. Herkes kendi perspektifi içinde olayı değerlendirme çabası içerisinde. Bunda farklı seslerin çıkmasından daha doğal bir olgu yok. Önemli olan eldeki bulguların, bütünün değerlendirilip bu tepkinin en güçlü bir şekilde verilmesi lazım" cevabını verdi.
Kimyasal katliama kadar daha önce yaşanan olaylara uluslararası bir tepki verilseydi bugün bebeklerin katledilmeyeceğini belirten Davutoğlu, “Eğer şimdi bir tepki verilmezse, bundan sonra dünyanın her bir köşesinde insanlık dışı silahlara sahip olan kesimler ülkeler kendilerini bu silahları kullanma konusunda daha serbest hissedecekler. Türkiye’nin güvenlik kaygıları var. Bunun için her türlü çalışmaları yapıyoruz. Dün akşam Başbakanımızın başkanlığında toplanan güvenlik zirvesinde bu konular ele alındı. Bu konularda taviz veremeyiz. Esas mesele bütün dünyayı etkileyebilecek olan kitle imha silahlarının serbest kullanımı. Bu saldırı karşısında en doğru zamanda en doğru tepkinin verilerek, bir daha böyle bir saldırıyı kimsenin yapmasına cesaret etmemesi gerektiğine sinyal vermek olacaktır. Bu yönde de gelişmeler olacaktır. Bu konudaki gelişmeleri yakından takip edeceğiz" ifadesini kullandı.
Olabilecek güvenlik risklerinin ve alınacak tedbirlerin dünkü güvenlik zirvesinde konuşulduğunu belirten Davutoğlu, kriz yönetiminin olabileceği şekilde bir mekanizmanın kurulması gerektiğini söyledi. Davutoğlu, "Önemli olan Suriye halkının huzura ulaşması ve Türkiye’ye yönelik güvenlik risklerinin ortadan kalkacağı bir güvenlik konjonktürünün oluşturulmasıdır" dedi.
Davutoğlu ayrıca, şuanda acil bir tezkereye ihtiyaç olmadığını vurguladı.