Ecevit Derviş'leri öyle bir şaşırttı ki
Abone ol19 Şubat 2001'de kriz patlamış ve ekonomi dibe vurmuştu. Başbakan Bülent Ecevit bir kurtarıcı arıyordu. Alelacele telefona sarıldı, ahizenin ucundaki ses bayan Derviş'ti.
Galatasaray Üniversitesi İktisat Kulübü'nün düzenlediği İktisat
Günleri'nde konuşan CHP milletvekili Kemal Derviş, 2001 ekonomik
krizinde alınan yapısal önlemler ve sonuçları hakkında öğrencilere
bilgi verirken Türkiye'ye nasıl geldiği ile ilgili anısını da
paylaştı ve Ecevit'in bir sabah saat 08'te ABD'deki evlerine bizzat
telefon ettiğini anlattı. Başbakan Bülent Ecevit tarafından 2001
krizinin yaşandığı günlerde Türkiye'ye davet edilen ve 3 Mart
2001'de Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı'na getirilen günümüz
CHP milletvekili Kemal Derviş, Türkiye'ye hazırlıksız geldiğini
anlatırken şu öyküyü paylaştı: Eşim inanmadı "ABD'de bir sabah saat
08'de mutfakta oturuyoruz. Telefon çaldı, eşim açtı.. Bir kaç
kelime konuştu, bana döndü ve dedi ki: Hangi arkadaşın arıyorsa
şaka yapıyor galiba, Türkiye'nin başbakanı olduğunu söylüyor."
Derviş, Türkiye'ye geldikten sonra kriz günlerinde iki seçenekle
karşı karşıya olduklarını belirterek, birinci tercihin sadece krizi
geçiştirmek için gerekli parasal önlemleri almak, ikinci seçeneğin
ise bu önlemlerle birlikte bir yandan da uzun vadeli çözümler
getiren yapısal önlemleri almak olduğunu anlattı. İkinci seçeneği
tercih ettiğini belirten Derviş, gerekli yapısal reformların zaten
Türk büroksasisi tarafından hazırlanmış olduğunu, ancak bunların
bir türlü hayata geçirilemediğini, ekonomik krizin etkisi ile bu
kararların ve yasaların çıkarılabildiğini belirtti. Derviş, "Eğer o
günlerde Merkez Bankası'nın bağımsızlığını sağlayan yasa
çıkarılmamış olsaydı bugün enflasyon yüzde 30'ların altına
inemezdi" dedi. Borçlanma Kanunu ile devlet borçlanmalarına sınır
getirildiğini hatırlatan Kemal Derviş, bir de uyarıda bulundu:
'Maalesef geçen yıl çıkarılan Torba Kanunu, borçlanmayı sınırlayan
kanunun bir miktar delinmesine yol açtı ve hata yapıldı.." Derviş,
yapısal reformların devam ettirilmesi gerektiğini, Türkiye'nin
sadece istikrarı yakalamasının yetmediğini, eğer önümüzdeki 10 yıl
için, her yıl yüzde 7 gibi bir büyüme hedefi konulmaz ve bu hedefe
ulaşılamazsa, öğrencilerin mezun olunca iş bulma ve iyi gelirler
elde etme konusunda ümitlerinin fazla olamayacağını belirtti.
Kaynak: GSÜ-HA (İstanbul)