Düzce'de koronayı yenen yaşlı kadın eşine sürpriz yaptı
Abone olKoronavirüs tedavisinin ardından sağlığına kavuşarak evine dönen eşini karşısında gören yaşlı adam, gözyaşlarını tutamadı.
Düzce'de oturan Ayşe Kandemir(62), üşüme ve titreme
şikayeti ile hastaneye
başvurdu.Hastanede koronavirüs testi yapılan Kandemir,
test sonuçlarının pozitif çıkması üzerine tedavi altına alındı.
Koronayı yendi, taburcu edildi
Hastanede 17 gün koronavirüs tedavisi gören Kandemir, sağlığına
kavuşarak taburcu edildi.Ayşe Kandemir, evine dönmeden önce
eşine sürpriz yapmak istedi.
Eşini görünce sevinçten ağladı
Ambulansa binen eşinin eve döndüğünden habersiz olan Mustafa
Kandemir, kan vermek için hastaneye götürüleceğini düşünerek,
kapının önünde ambulansın açılmasını bekledi.Eşini karşısında gören
Mustafa Kandemir, sevinçten ağlamaya başladı.
Öksürürken öleceğimi sandım
Sağlığına kavuştuğu için mutlu olduğunu belirten Ayşe
Kandemir, “Hastalık çok kötü bir şey. Allah kimseye
yaşatmasın. Hiç kimsenin yaşamasını istemiyorum. Öksürürken
öleceğimi sandım. Nefes alamıyordum. Çok kötü bir şey. Yaşayanları
da Allah kurtarsın. 17 gün hastanede kaldım. Hastalığım sağlık
ekiplerimizin desteği ile günden güne düzelmeye başladı. Allah
devletimizden, sağlık ekiplerinden razı olsun.” dedi.
Ambulansın kapısı açılınca duygulandık
Ayşe Kandemir, eşine sürpriz yapmak istediklerini
söyleyerek, “Hastanedeki son gecemde kızımı aradım. Eşim, ‘Sen
geleceğin zaman sana yeniden evlenme teklif edeceğim. Seni
çiçeklerle karşılayacağım’ diyordu. Ben de kızıma sürpriz yapalım,
dedim. Kızım hastaneye geldi. Beni ambulansla gönderdiler. Ambulans
geldiğinde oğlum eşime, ‘Senden kan alacaklar’ diye söylemiş.
Ambulans kapıya gelince kan almaya gelecekler, diye kapıya geliyor.
Ambulansın kapısı açılıp beni görünce hepimiz duygulandık. O an
anlatılmaz.” dedi.
Sabahlara kadar gözyaşı döktüm
Mustafa Kandemir ise eşinin hastalık sürecinin kendisi için zor
geçtiğini belirterek, “Allah devletimize, milletimize zeval
vermesin. Bütün emeği geçenlerden Allah razı olsun. Bu o kadar kötü
ki eşim, şuradan ambulansa biniyor, ben ne elinden ne kolundan
tutabiliyorum. Bu kadar pis bir hastalık. Rabbim kimseye vermesin.
Çok acı bir şey. Ben sabahlara kadar acı çektim, gözyaşı döktüm.
Bana oğlum telefon ederek, 'Hastaneden gelecekler senden kan
alacaklar. Annem taburcu olacak ama senden de kan almaları
gerekiyor’ dedi. Tamam gelsinler, dedim. Ambulans geldi. Ambulansın
kapısı açılınca karşıma çıkınca sanki bana dünyayı bağışladılar.
Hiçbir şey istemiyorum ama onun bana gelmesi bana sürpriz yapması
sanki her şeyi bana verdiler. 49 yıllık hayatımız var. Az bir zaman
değil."