Dünya yaşlanıyor “Güzelliğin yaşı yoktur, ama doğurganlığın var"

Dünya doğurganlık yaşan standartlarına göre azalıyor. Bu sorunu yaşayan başlıca ülkelerden biri Japonya. Ülkenin nüfusu hiç olmadığı kadar hızla azalıyor. Bu yüzden ekonomistler ülkeyi ‘demografik saatli bomba’ olarak adlandırıyor. Hatta bazı uzmanlar Japonların soyunun tükeneceği zamanı bile tahmin etmeye çalışıyor. Japonya’da yaşanan durum kadar uç noktada olmasa da dünyanın başka ülkelerinde de nüfus problemleri yaşanıyor. İnsanlar daha uzun saatler çalışıyor, doğurganlık oranları azalıyor, geleceğin ekonomileri de risk altında kalıyor. İşte önümüzdeki 20 yıl içinde ‘demografik saatli bomba’ haline gelme ihtimali olan ülkelerden bazıları: Hong Kong Hong Kong’da kadın erkek oranı arasında çarpıcı bir dengesizlik var. Bu dengesizliğin temel sebebi erkeklerin Çin’de eş aramaları. Zira cinsiyet araştırmaları yapan uzmanlara göre Çin’deki kadınlar genellikle Hong Kong’dakilerden daha az seçici oluyor. Ayrıca genellikle kadınlar, her yıl Endonezya ve Filipinler gibi ülkelerden gelerek Hong Kong’da ev yardımcısı olarak çalışıyor. Bu iki durum bir araya gelince genç nesiller için gergin bir ortam oluşturuyor. Singapur Singapur, dünyanın en düşük doğurganlık oranına sahip ülkesi. Singapur hükumeti 9 Ağustos 2012 tarihinde Mentos tarafından desteklenen National Night’ı düzenleyerek çiftleri ‘vatanseverliklerini göstermeye’ teşvik etmişti. Tıpkı Japonya gibi Singapur’un da nüfusu yaşlanıyor. Yaşlıların yerini alacak gençler olmayınca ekonominin zarar görmesi kaçınılmaz olacaktır. Çin Dünya’nın beşte biri Çin’de yaşıyor. Fakat 1,60’lık bir doğurganlık oranı ve gittikçe izole hale gelen bir kültür yüzünden, erkekler ve kadınlar bırakın evlenip çocuk yapmayı flört dahi etmiyor. Çin’de, özellikle erkekler olmak üzere milyonlarca kişinin izlediği, ünlülerin hayatını canlı yayınla aktaran sektörler mevcut. İnsanlar ünlülerin şarkı söylediğini, dans ettiğini hatta yemek yediğini görmek için bu tür programlara para veriyor. Hal böyle olunca, yalnız başına vakit geçirmeyi tercih eden bir nesil oluşuyor. Güney Kore Japonya’nın yaşadığı zorlukların birçoğunu Güney Kore de yaşamaya başlayacak gibi duruyor. Örneğin uzun çalışma saatleri aile planlamasına daha az önem verilmesine sebep oluyor. Bu yüzden hükumet, birden fazla çocuk sahibi olmak isteyen kişilere nakit para desteği teklif ediyor. ABD ABD Hastalık Kontrol ve Koruma Merkezleri tarafından sağlanan bilgiye göre, ABD 2016 yılında tarihinin en düşük doğum oranına sahipti. Cinsiyet rollerinin birbirine karışması daha fazla kadının iş gücüne katılmasını sağladı. Ayrıca gençlerin çoğu kariyer yapmak, yüklü borçlarını ödemek ve ekonomik olarak bağımsız olabilmek için ebeveynliği bir kenara kaldırıyor. İspanya İspanya’da işsizlik artarken doğurganlık oranları azalıyor. Gençlerin yarısı işsiz. İspanya, Yunanistan’dan sonra Avrupa’nın en yüksek ikinci işsizlik oranına sahip. Bu durumu çözmek isteyen İspanya hükumeti, 2017’nin Ocak ayında Edelmira Barreira adlı özel komisyon üyesiyle çalışmaya başladı. İtalya İtalya, 1,43’lük doğurganlık oranıyla (1,58’lik Avrupa ortalamasının oldukça altında) vatandaşlarının daha fazla çocuk sahibi olmasını teşvik etmek için tartışmalı bir yaklaşım benimsedi. Bloomberg’in haberine göre ülkede zamanın çabucak geçtiğini, çocuk yapmak için acele edilmesi gerektiğini belirten reklamlar yayınlanıyor. Örneğin reklamlardan biri “Güzelliğin yaşı yoktur, ama doğurganlığın vardır. Acele edin! Bebekleri leylekler getirecek değil ya!” diyor.

Internet Haber Mobil Uygulama

Dünya yaşlanıyor “Güzelliğin yaşı yoktur, ama doğurganlığın var"