Doğan Grubu'ndan hükümete ateş
Abone olDoğan Grubu, tren kazasının ardından hükümete topyekün savaş başlattı. İşte Hürriyet, Milliyet, Radikal, Posta, Gözcü, Referans'ta sistemli başlayan savaşın öyküsü
Doğan Grubu, hızlandırılmış tren kazasının ardından hükümete
karşı salvo ateşe başladı. Aslında THY'de bir cephe açmıştı ama
kaza bunu topyekün savaşa döndürdü. İşte Doğan Grubu'nu topyekün
savaşa götüren nedenler. Aydın Doğan, Sakarya'daki tren kazasından
sonra, hükümete karşı nice zamandır beklediği fırsatı eline
geçirdiğine inandı. Hükümete salvo ateşe başladı. Hem de görseli ve
yazılısı olmak üzere bütün medyası ile. Hürriyet, Milliyet, Posta,
Gözcü, Radikal, Referans gibi yazılı ve Vatan ile Ilıcaklar'ın
Tercüman'ı gibi dolaylı grup gazeteleriyle. Görsel medyası Kanal D
ve CNN Türk ise cephede öncü konumunu hiç bırakmıyor. Peki Aydın
Doğan, Frankfurt'ta matbaasını, Gümüşhane'de hayvan çiftliğini açan
Başbakan Erdoğan'a ve hükümete niçin bu kadar yükleniyor? Bu
sorunun yanıtını bulmak için biraz gerilere gitmek gerekiyor.
Hükümet, bir taraftan Doğan Grubu'nun özelleştirmeden doğan
borçlarını ertelerken, öte yandan da devleti Doğan'ın çiftliği
olmaktan kurtarmaya çalışıyor. Bu noktada da önemli sonuçlar
alınmaya başlandı. İşte, bugüne kadar, kendi grubu alırsa yasal,
başkası alırsa yasadışı sayılan işler ve Aydın Doğan'ın elinden
çıkanlar. 1- THY ve RAY SİGORTA: Doğan Grubu, önce hükümete
cepheden saldırıya geçmeyi doğru bulmadı. İlk hedef olarak THY
seçildi. TYH'nin seçiminin de özel bir önemi vardı. Çünkü yıllardan
beri THY Doğan Grubu'nun sigorta şirketi olan Ray Sigorta
tarafından sigortalanıyordu. İşin içinde Doğan olunca, bu yıla
kadar diğer sigorta şirketleri buraya girmeye cesaret edemiyordu.
Bu yıl işler değişti. THY'nin sigorta işlerini Ziraat Bankası'nın
sigortası aldı. Doğan'ın THY'de kaybettiği tek kale Ray Sigorta
değildi. THY'nin yolcularına sunduğu SKYLİFE dergisi de geride
bıraktığımız dönem içerisinde Doğan'ın elinden çıktı. Bu savaşı
Tempo dergisi ile başlattı. 2- BDDK'NIN ÇUKUROVA İLE ANLAŞMASI:
Çukurova Grubu'nun geçtiğimiz hafta anlaşmakta olduğunu açıkladı.
Böylece Mehmet Karamehmet'in sahibi olduğu Çukurova Grubu, içine
düştüğü bataklıktan çıkma imkanına kavuşacaktı. Oysa Aydın Doğan,
Karamehmet'in piyasadan silinmesini, hiç değilse bankacılık
sektöründen bütünüyle yok olması için çalışıyordu. BDDK'nın
anlaşması, Çukurova Grubu'nun bazı şirketlerinin gitmesi pahasına
yeniden önünün açılması anlamına geliyordu. Çukurova Grubu,
özellikle medya sektöründe kaldıkça, Aydın Doğan meydanın kendisine
boş bırakılmayacağının hesabını yapıyordu. Aydın Doğan, bu
gelişmelerin önünü tıkadığını düşünüyor. Tam bu sırada meydana
gelen hızlandırılmış tren kazasını, Doğan Grubu bulunmaz bir nimet
olarak gördü. Kazanın gerçek nedeni ortaya çıkmadan hükümete karşı
yaylım ateşi başladı. Pamukova Savcısı Mithat Kutanoğlu ve Sakarya
Cumhuriyet Başsavcı Vekili Muzafer Özdemir, delillerin
karartılmadığını, adaletin gereken belgeleri ve bilgileri zamanında
aldığını açıklasa da Doğan Grubu bildiğini okumaya devam
etti.HABER7.COM Kaynak: www.habervitrini.com