Diyarbakır'da bulundu tam bin 700 yıllık
Abone olRoma İmparatorluğu döneminde "askeri yerleşim" olarak kullanılan Zerzevan Kalesi'ndeki kazılarda bin 700 yıllık, dönemin Mithras dinine ait yer altı tapınağına ulaşıldı
Diyarbakır'ın Çınar ilçesindeki Zerzevan
Kalesi'nde yürütülen kazılarda Roma dönemine ait bin 700 yıllık,
dönemin Mithras dinine ait yeraltı tapınağı
bulundu.
İlçeye 13 kilometre uzaklıktaki Demirölçek Mahallesi
yakınlarında bulunan, Roma İmparatorluğu döneminde "askeri
yerleşim" olarak kullanılan Zerzevan Kalesi'nde Kültür ve
Turizm Bakanlığı, Diyarbakır Müzesi, Valilik, Çınar
Kaymakamlığı ve Dicle Üniversitesinin katkılarıyla 2014
yılında başlatılan kazı çalışmaları sürüyor. 60 dönümlük
alan üzerinde 12-15 metre yüksekliğinde ve bin 200 metre
uzunluğunda sur kalıntısı, 21 metre yüksekliğinde gözetleme
ve savunma kulesi, kilise, yönetim binası, konutlar, tahıl ve
silah depoları, yer altı ibadethanesi, sığınaklar, kaya
mezarları, su kanalları ile 54 su sarnıcı bulunan kale tarihe
ışık tutuyor. Yaklaşık 4 yıldır sürdürülen kazılarda
daha önce yer altı kilisesi, 400 kişinin yer alacağı yer altı
sığınağı, konutlar ve gizli geçitler ortaya çıkarılırken, son
olarak bin 700 yıllık, milattan sonra 4. yüzyılda
Hristiyanlığın benimsenmesiyle önemini kaybeden dönemin
Mithras dinine ait yer altı tapınağına ulaşıldı.
"HER SENE YENİ BİR ESER"
Kazı çalışmalarını yerinde inceleyen Çınar Kaymakamı İsmail Şanlı
AA muhabirine yaptığı açıklamada, Zerzevan Kalesi'nden
bakıldığında Diyarbakır ve Mardin'i görmenin mümkün olduğunu
söyledi. Kalenin tarih boyunca kentin doğu yakasında son doğal
savunma hatlarıyla güçlendirildiğini bildiren Şanlı,
Diyarbakır'a geçecek orduların önce burayı fethetmesi
gerektiğini aktardı. Şanlı, Diyarbakır'ın tarihi kadar eski olan
kalede 4 yıldır kazı çalışmalarının yapıldığına işaret
ederek, "Bu tarihi eseri gün yüzüne çıkarmayı
hedefliyoruz. Her sene kalede bulunan yeni bir eser tarihe
ışık tutuyor. Bölge turizmi ve ekonomisine uzun vadede değer
katacak çok önemli bir kazıya ev sahipliği yapıyoruz."
dedi.
Kazı çalışmalarının hem tarihe ışık tuttuğunu hem de kente ciddi manada değer kattığını anlatan Şanlı, hafta sonları kaleyi çok sayıda ziyaretçinin gezme fırsatı bulduğunu aktardı. Bölgede teröre yönelik operasyonların sürdüğünü, bu süreçte de kazı çalışmalarını devam ettirdiklerine dikkati çeken Şanlı, "Kazı çalışmalarını terörün gölgelemesine müsaade etmedik." ifadesini kullandı. Şanlı, güvenlik güçlerinin desteğiyle kazı çalışmalarının yıllarca sürdüğünü dile getirerek, şöyle konuştu: "Bölgedeki terör operasyonlarının nihayete erip, insanların kendilerini huzur içerisinde görmesinin etkilerini burada görüyoruz. Terör geriledikçe, teröre karşı başarımız pekiştikçe bölge ekonomisini turizm eliyle güçlendirme imkanı bulacağız. Bölgemizi ve ülkemizi, terörden kurtaracağız. Terör yaşam alanı bulmadıkça, insanlar istihdam, huzur bularak güven içerisinde seyahat etme imkanı yakalamakta."
"BÖLGE TURİZMİNE ÖNEMLİ KATIKILARI
OLACAKTIR"
Kazı başkanı Dicle Üniversitesi (DÜ) arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Aytaç Coşkun, bu yıl ki kazılarda günümüzden bin 700
yıl önce yer altında inşa edilen Mithras tapınağını
bulduklarını söyledi. Bunun, Roma'nın doğu sınırındaki tek Mithras
tapınağı olduğunu düşündüklerini ifade eden Coşkun, bu
yönüyle tapınağın çok önemli olduğunu vurguladı. Coşkun, Mithras'ın
Romalı askerler üzerinde yaygın bir gizem dini olduğuna işaret
ederek, şöyle devam etti: "Bu dini yaşayanlar dışarıya kapalı bir
topluluktan oluşuyor. Çünkü ayinleri tamamen gizli ve dışarıya
hiçbir şekilde bu ayinler açıklanmıyor. Mithras hem güneş tanrısı
hem de anlaşmayı temsil ediyor. Genelde tapınaklar yerin
altına inşa ediliyor. Bulunan tapınağın doğu kısmında üç niş
görüyoruz. Nişlerin birinde çok düzgün bir şekilde yapılmış
su çanağı yer alıyor. Yer kısmında ise bir havuz yapılmış.
Mithras ayinlerinde suyun çok etkin kullanıldığını ve
yaklaşık 40 kişinin buradaki ayinlere katıldığını biliyoruz."
Hristiyanlığın gelmesiyle birlikte Mithras dininin etkisini
kaybettiğini anlatan Coşkun, bu dinin en yaygın olduğu dönemin,
ulaştıkları tapınağın inşası dönemi olduğunu dile getirdi. Coşkun,
tapınağın genişliğinin 35 metrekare, yüksekliğinin 2,5 metre
olduğunu belirterek, tapınakların yerin altında inşa edilmesi
bakımından genellikle çok büyük yapılar olmadığını kaydetti.
"Kaledeki kazılar, bölgenin Roma dönemindeki tarihinin
aydınlatılması açısından oldukça önemli. Kalenin hem bölge tarihine
hem de turizmine önemli etkileri olacaktır." diyen Coşkun, kilit
noktada bulunduğu için yapılarda fazla bozulma olmadığını,
kalede hem yerin altında hem de üstünde bir şehir bulunduğunu
aktardı.
İl Kültür ve Turizm Müdürü Cemil Alp ise bu kazılar sonucu bulunan
eserler sayesinde geçmişe dair verilerin elde edildiğini
ifade ederek, bölgede bu eserlerin ortaya çıkarılmasıyla turizm
patlaması yaşanacağını düşündüklerini belirtti.