Diyanet'ten ötenazi fetvası
Abone olTedavisi imkansız bir hastalığa yakalan bir kişinin ötenazi isteği dinde yasaklandığı ve intiharla eş anlamlı olduğu ifade edildi.
Tedavisi imkansız bir hastalığa yakalanan kişinin hayatını,
kendi veya kanuni temsilcisi tarafından acı vermeyen bir yöntemle
sona erdirmek istemesi olarak tanımlanan 'ötenazi'nin dinde
yasaklandığı ve intiharla eş anlama geldiği açıklandı. Diyanet
Dergisi'nin bu ayki sayısında, ötenazi ve ölüm oruçlarının dindeki
yeri konusuna açıklık getiriliyor. Ayet ve hadisler ışığında kaleme
alınan yazıya göre, hem ötenazi hem de ölüm orucu kesinlikle haram.
Maide Süresi'nde bu konuyla ilgili olarak "Kendinizi öldürmeyiniz.
Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir" şeklindeki bir ayet
bulunuyor. Ayrıca, Hz. Peygamber, vücudundaki yaranın ızdırabına
dayanamayarak kendini öldüren kimse için Yüce Allah'ın 'Kulum ölüme
teşebbüs etmekle benim önüme geçti. Ben de ona cenneti haram
kıldım' buyurduğu ifade ediliyor. İslam dininde yoksulluk, hastalık
veya çeşitli bunalımlardan dolayı kendi kendini öldürmek ve bir
başkası tarafından öldürülmesine razı olmak hatta ölmek için
temenni de bulunmak bile haram. Bu konuyla ilgili olarak da, Hz.
Peygamber'in, "İçinizde hiç kimse, sakın ölümü temenni etmesin" bir
hadisi bulununuyor. Dergide, insanın hayata devam etmesi veya
hayatına son verme gibi bir seçim hakkının olmadığı vurgulanarak,
ötenazinin intiharla aynı anlama geldiği ve bu yöntemle hayatını
sona erdirilmesini isteyen kişinin ihtihar suçu işlediği
belirtilerek, "Sonuç olarak tedavisi imkansız bir hastalığa
yakalanan kişinin hayatını sona erdirme istemi veya izni islam
dinine aykırıdır" deniliyor. Öte yandan, 'ölüm oruçları'yla ilgili
olarak da insanın kendi sağlığını tehlikeye düşürecek davranışların
da intihar olarak kabul edildiği kaydedilerek, bu tür hareketlere
girişmenin kesinlikle haram olduğu vurgulanıyor. Dergiye göre,
İslam'ın yaskaladığı bir yolla hakkını araması ve bu uğurda
hayatını feda etmesi kesinlikle doğru değil.