Dış basında PKK savunması
Abone olKuzey Irak'ta teröristlerle röportaj yapan Washington Post, "taraflı" bir dille yazılan haber nedeniyle yoğun tepki aldı.
Türkiye’nin sınırötesi kara harekatı sırasında Kuzey
Irak’a gidip teröristlerle röportajlar yapan Washington Post,
"taraflı" bir dille yazılan habere gelen yoğun tepkiler üzerine
açıklama yaptı.
ABD’nin saygın gazetelerinden Washington Post’un (WP), 8 Mart
tarihinde manşetten yayınladığı "Kürt Askerler Cemiyeti" başlıklı
haber, tartışma yarattı.
ABD’nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy, dün gazetenin okur
mektupları köşesinde yayınlanan "Teröristleri
Meşrulaştırmak" başlıklı yazısında, "Dünyanın en kötü
şöhretli ve en ölümcül terör gruplarından biri olan PKK’ya
böylesine sempatiyle yaklaşan bir makale okumak son derece
rahatsızlık vericiydi.
Bu makale, sadece ABD değil, Avrupa Birliği ve diğerleri
tarafından da terör örgütü olarak kabul edilen PKK’nın propaganda
aracı olmaya hizmet etmiştir" dedi. "Tarafsız gazetecilik" ilkesini
hatırlatan Şensoy, "Bir terör örgütünün romantize edilmesinin
düşünülmez hale gelmesi için daha kaç sivil ölmeli" diye sordu.
Okurlardan bir haftadır gelen tepkiler üzerine, gazetenin
ombudsmanı (okur temsilcisi) Deborah Howell açıklama yaptı.
"Gazetecilik darbesi ve eleştirileri" başlıklı
yazısında makalenin büyük yankı yarattığını bildiren Howell,
Washington Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Burak Akçapar’ın,
"zalimce bir terörizme" girişmiş olmalarına karşın,
PKK’lıların haberde, "epik bir mücadele içindeki insancıl
savaşçılar" olarak gösterilmesinden şikayet ettiğini de
belirtti.
TERÖR TARİHÇESİ YOK
WP’nin Bağdat bürosunda görevli muhabir Joshua Partlow ile
fotomuhabir Andrea Bruce tarafından hazırlanan haberin, PKK’nın
işleyine dair bilgi verdiğini, ancak tarihçe ve uyuşturucu
kaçakçılığı gibi unsurların da hatırlatılarak bir "bağlama"
oturtulması gerektiğini kabul eden Howell, "Birçok okur,
PKK’nın sivilleri öldürdüğünü ve uyuşturucu ticaretinden para
kazandığını bilmiyor" diye yazdı.
Gazetenin Dış Haberler Editörü Scott Wilson ise, "Hikayenin
yeterli derecede tarihi perspektif verdiğine inanıyorum. Ayrıca
bunun, PKK, Türkiye ve Iraklı Kürtler hakkında birkaç haftadır
süren yazı dizimizin bir bölümü olduğunu ve gelecek aylarda yeni
haberler de yayınlayacağımızı hatırlamak önemli"
sözleriyle eleştirileri reddetti.
GERİLLA ROMANTİZMİ
WP’nin Okur Temsilcisi tarafından yapılan açıklamaya göre haber
sadece Türklerin tepkisini çekmedi. 1997-2000 yılları arasında
ABD’nin Ankara Büyükelçisi olan Mark Parris, "Hikayeniz
doğrusu beni şaşırttı. Hiçbir şekilde bir bağlama oturtulmamıştı.
Devrim sırasında Küba dağlarında olan Fidel Castro hakkında yazılan
şeylere feci halde benziyordu. Epey korkunç şeyler yapan insanları
romantikleştiriyordu" diyerek gazeteye sitem etti.
Biberon mizansen mi
WP haberinde, bir PKK militanını, sözde Türk uçaklarının
bombardımanında annesi ölmüş bir yavru ayıyı beslerken görüntüleyen
fotoğrafın, "teröristleri sempatik göstermek için
hazırlanan bir mizansen" olduğu iddia edilmişti.
Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Burak Akçapar,
gazeteye, "Bir teröristin dağlarda neden biberon taşıdığını
anlayamadım" diye sordu. Muhabirlerin cevabı, "Olay yerine
vardığımızda yavru ayıyı besliyorlardı. Biberonun nereden geldiğini
sormadık" oldu.