Dünyayı kasıp kavuran diktatörlerin hayatına damga vuran bazı komik gerçekler olduğunu hayal edebiliyor musunuz? İşte şaşırtıcı ve komik gerçekler... Saparmurat Niyazov (Türkmenbaşı) Türkmenistan'ı 1990 yılından 2007'ye kadar yöneten Saparmurat Niyazov tüm zamanların en az ünlü liderlerinden biri; ama yaptığı icraatlerin eşi benzeri yok. Niyazov, diğer diktatörler gibi soykırım yapmamış, orayı burayı işgal etmemiş; ama en az onlar kadar çılgınmış. Diğer diktatörler, kendilerine yeni isimler verip, şehirlerin kasabaların isimlerini değiştirirken, o bir adım ileri gitmişti. Niyazov, haftanın günlerini, ayların isimlerini değiştirip onlara ülkenin gelmiş geçmiş kahramanlarının isimlerini verdi. Türkmenbaşı liderliği süresince hep ilginç icraatleriyle gündeme geldi. Yaptığı ilginç icraatlardan biri 15.000 sağlık çalışanını kovmasıydı. Sadece bununla da kalmayıp ülkedeki internet kafeleri ve yerel kütüphaneleri de kaldırmıştı. Saçı, sakalı, sirki, baleyi, arabada radyoyu, sokakta sigarayı hatta altın dişi bile yasaklamıştı. Ancak bunlar en ilginç icraat girişimlerinin gölgesinde kaldı. Atatürk ismini almak istemiş ama Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan nazik bir uyarı almıştı. 2001'de doğumgünü hediyesi olarak kendini peygamber ilan etmek istemiş ama tepkilerden çekinmişti. 2006 yılında onun iktidar olduğu dönemde, Türkmenistan'da emeklilerin 3'te biri emekli maaşını alamamış; hatta, son 2 yıl içinde aldıkları emekli maaşlarının da geri ödenmesi istenmişti. İşte onun diğer ilginç icraatları: Doktorların Hipokrat Yemini’ni bırakarak kendisine yemin etmelerini istedi. Çok fazla şiddet içerdiği gerekçesiyle bilgisayar oyunlarını yasakladı. Haber spikerlerinin makyaj yapmasını yasakladı. Her yıl Ağustos ayının ikinci Pazar’ını Türkmen Karpuzu günü ilan etti. Ruhname isimli bir kitap yazdı ayrıca 2010 yılında tamamlanmak üzere Ruhname Üniversitesi açılması emri verdi. Üniversiteye ve ehliyet sınavına girişte kendi yazdığı Ruhname adlı kitabın ezbere bilinmesi gerekiyor. Tüm paraların üzerine kendi resmini bastırdı. Beyaz saçlarını siyaha boyatınca eski paraları tedavülden kaldırıp yenisini çıkardı. Ocak ayına kendi, nisan ayına annesinin ismini verdi. Anne ve babasını milli kahraman ilan ettirdi. Türkmence'de çörek denilen ekmeğe annesinin ismini verdi. Ülkede 'playback' yapılmasını yasakladı. Bir Türkmenle evlenmek isteyen yabancılardan 50.000 dolar istenmesine karar verdi. Adolf Hitler Tarihteki en sevilmeyen isimlerden biri o. Zalim ve vahşi bir diktatör olarak tanınan Hitler, Yahudilere yaptığı soykırımla kötülük timsali olmuştu. İşte belki de bu yüzden en çok karikatürize edilen ve en çok dalga geçilen liderlerin de başında geliyordu. Çoğunun amansız bir diktatör olarak bildiği Hitler, aslında komediden hoşlanıyordu. Hatta Charlie Chaplin'in kendisi ile dalga geçtiği komedileri bile gülerek izlediği söyleniyor. İnanılmaz gibi görünse de mizah anlayışı olan Führer'in tarihi bir soykırıma imza atan bir diktatör olmasının altında yatan nedenin ise güzel sanatlar akademisine kabul edilmemesi olduğu söyleniyor. Bilindiği gibi genç yaşlarda resim sanatına merak salan Hitler, akademiye kabul alamadığı için asker olmayı seçmişti. Hitler'in Yahudilere karşı öfkesini buna bağlayanlar bile var. Peki Hitler'in 1. Dünya Savaşı sırasında cinsel organından yaralandığını biliyor muydunuz? Dedikoduya göre, Hitlerle ilgili şarkıda da bu olay anlatılarak, dalga geçiliyor. Josef Stalin Hitler kadar kötü imaja sahip Sovyet diktatör Josef Stalin'in işlediği suçlar çoğu zaman gözardı edilir. Ancak onun iktidar olduğu dönemde yaklaşık iki milyon kişi toplama kamplarında öldürülmüştür. İşte bu acımasız diktatör hakkında bilmedikleriniz... Öncelikle bu diktatör gerçek adını kullanmıyordu. Gerçek isminin telaffuzu çok zordu ve Gürcü kökenini açığa çıkarıyordu. İşte bu yüzden "Josef Stalin"i kullanmayı tercih etmişti. Sovyetler Birliğinin başına geçtikten sonra ona verilen takma isimler arasında "Halkın Küçük Babası" ve "Papa Stalin" de vardı. Dönemin Amerikan Başkanı Truman, ona "küçük bücür" diye hitap ediyordu. Bunun nedeni de Stalin'in boyunun sadece 1.55 m. olmasıydı. Stalin'in boyu hakkında "hassas" olduğunu söyleyenler çok. Hatta, portresini yapanlardan birkaçını da "kısa boylu" tasvir ettikleri için vurdurduğu söyleniyor. Ayrıca, herkesin bilmediği bir gerçek de gençliğinde geçirdiği bir kaza sonrası sol kolunun kısalması. İşte bu kısa boylu diktatör, etrafındakileri muma çevirmek için elinden geleni ardına koymuyordu. Ölüm döşeğinde bile onları parmağında oynatmak için fırsat kollayan Stalin, yaverlerine ne olursa olsun odasına girmemelerini emretmişti. Sonra onları denemek için bir gün çığlık atmaya başladı. Çığlıklarını duyan yaverleri, önceki emrine uymayıp odasına koşmuştu. Ancak, acımasız lider, çığlıklarına koşan tüm elemanlarını idam ettirmişti. Oynadığı bu dehşet verici oyun, onun son günlerini pislik içinde geçirmesine de sebep olmuştu. Yatak odasında nöbet geçirirken çığlıklar atan Stalin'in yardımına kimse koşmamış, 3 gün sonra da idrar yığını içinde ölü bulunmuştu. Idı Amin Dada- KRALİÇEYE EVLENME TEKLİF ETTİ Eski ağır sıklet boks şampiyonu olan Ugandalı asker Idi Amin Dada, 1971 yılında askeri devrimle başa gelmişti. İnsanlar, o iktidara geldiğinde onu kahraman ilan etmişlerdi ama o diktatörün de karizmasını çizecek komik bir hikayesi vardı. Amin'in öne çıkan özelliklerinden biri, egosunun çok yüksek olmasıydı; işte bu yüzden de kendine "majesteleri, mareşal, lord" ünvanlarını yakıştırmıştı. Kendine uygun görmediği tek ünvan "kral"dı. İşte belki de "kral" ünvanını alamaması yüzünden, İngiltere Kraliçesi Elizabeth'e aşk mektupları gönderip ona evlenme teklif etmişti. İngiltere Kraliçesi ise onu reddetmişti. Ünlü diktatörün 43 çocuğu ve en az altı eşi olmuş, eşlerinden biri başka birinden hamile kaldığı için feci şekilde öldürülmüştü. Benito Mussolini 2. Dünya Savaşı'nın ünlü diktatörlerinden Mussolini, İtalya Başbakanı ve İtalya Nasyonal Faşist Parti'nin lideriydi. Mussolini'nin Hitler sorununu çözeceğini düşünenler olsa da, aslında Mussolini Nazi Almanya'sı ile işbirliği yapmıştı. Nazilere yakın olmasına rağmen Hitler'den nefret ettiği ve Yahudi soykırımına da karşı olduğu söyleniyordu. Bu diktatör hakkındaki ilginç gerçek ise ülser olmasına rağmen çiğ sarımsak yemekten vazgeçmemesi ve sarımsağın her derde deva olduğunu düşünmesiydi.