Devletin zirvesinde tezkere krizi
Abone olMeclis Genel Kurulu'nun bugünkü gündemine alınan yetki tezkeresinin oylama şekli, devletin zirvesinde krize neden oldu.
Erdoğan dün çıktığı TV kanallarında "Amerika ile tam olarak
anlaşmamıza rağmen, tezkerenin geçeceğine inanıyorum" demesine
karşın dün gece devletin zirvesinde sürpriz gelişmeler yaşandı.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve TBMM Başkanı Bülent Arınç,
Anayasa'nın 92'nci maddesine göre, "milletlerarası hukukun meşru
saydığı hallerde yabancı ülke askerinin Türk topraklarına kabul
edileceğini" belirterek, tezkerenin geliş şekline karşı çıktılar.
Sezer, tezkerenin Anayasa'ya aykırı olduğunu bildirirken kendisine
Arınç da destek verdi. Sezer ve Arınç, tek bir metinle getirilen
Türk askerinin Irak'a geçişi ve ABD askerlerinin Türkiye'de
konuşlanmasına ilişkin bölümlerinin iki ayrı tezkere haline
getirilmesinde birleşti. Bu görüşe aralarında Başbakan Yardımcısı
Ertuğrul Yalçınbayır ile Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'nin
bulunduğu bazı AKP yöneticilerinden de destek gelince, ortaya çıkan
durum hükümette sıkıntı yarattı. Başbakan Abdullah Gül, dün akşam
Arınç'a ani bir ziyarette bulunmasına karşın kriz çözülemedi.
Devletin zirvesinde akşam saatlerinde mekik diplomasisine neden
olan kriz Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın dün hukukçu
danışmanlarıyla yetki tezkeresini incelemesiyle başladı. Arınç,
tezkerenin ikiye bölünerek oylanması konusunda öneri hazırlaması
için harakete geçti. Arınç, tezkeredeki, "Türk Silahlı
Kuvvetleri'-nin yabancı ülkelere gönderilmesine ve bu kuvvetlerin
gerektiğinde belirlenecek esaslar dairesinde kullanılmasına"
ilişkin madde ile "62 bin Amerikan askeri, 255 uçak ve 65
helikopterin Türkiye'de konuşlandırılması ve Irak'a transit
geçişini" öngören maddenin ayrı ayrı oylanmasının daha uygun
olacağı görüşüne vardı. Arınç, birinci maddenin "meşru müdafaa"
kapsamına gireceği için uluslararası meşruiyet dayanağının
bulunduğunu, diğer maddenin Anayasa'ya aykırı olduğunu öne sürdü.
Sezer'in de Arınç ile aynı görüşü paylaştığı ve BM'nin 51'inci
maddesinin ülkelere "meşru müdafaa hakkı" verdiğinin altını çizdiği
öğrenildi. Buna göre bir ülke kendisine dönük bir tehlike ile
karşılaştığında BM'nin bu maddesi gereği meşru müdafaa hakkını
kullanabiliyor. Bu da Türkiye'ye uluslararası hukuki meşruiyet
hakkı veriyor. Sezer'in, ABD askerlerinin Türkiye üzerinden Irak'a
geçip savaş açması için ise henüz uluslararası meşruiyetin
sağlanamadığının altını çizip, Anayasa'nın 92'inci maddesinin de bu
şartı koştuğunu söylediği bildirildi. Sezer'in, TBMM'den tezkerenin
bu haliyle çıkmasının da Anayasa'ya aykırı olacağını vurguladığı
aktarıldı. Sezer, sürpriz bir şekilde Çankaya Köşkü'ne davet ettiği
Arınç'ı, bugün yapılacak tezkere oylaması için bu konuda uyardı.
Arınç da Sezer'e kendisiyle aynı görüşü taşıdığını, tezkerenin
ikiye bölünerek ayrı ayrı oylanması konusunda girişimde
bulunacağını bildirildi. Arınç, bu görüşlerini CHP lideri Deniz
Baykal'a da anlattı. Arınç, görüşmenin hemen ardından Meclis'e
geçerek Başbakan Gül'ü bilgilendirmek için makamına davet etti.
Arınç, Çankaya'nın tezkere endişesini Gül'e aktardı ve bu görüşe
kendisinin de katıldığını söyledi. Gül, tezkerenin ikiye bölünmesi
önerisine karşı çıktı. Buna karşın Arınç görüşünde ısrar etti. Gül
35 dakika süren görüşmeden asık bir yüzle ayrılırken, devletin
zirvesindeki tezkere tartışması de gece geç saatlere kadar devam
etti.