Denktaş yeniden seçildi
Abone olDP'nin bugün yapılan 6. Olağan kurultayında, genel başkanlığa, Serdar Denktaş yeniden seçildi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) koalisyon hükümetinin
küçük ortağı Demokrat Parti'nin (DP) Genel Başkanı, Başbakan
Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş, ”Kıbrıs Türkü,
kimliğini ve haklarını asla paspas yaptırmayacaktır” dedi.
DP'nin bugün yapılan 6. Olağan kurultayında, genel başkanlığa, tek
aday olan Serdar Denktaş yeniden seçildi.
Lefkoşa Atatürk Spor Salonu'ndaki kurultaya, KKTC'nin birinci
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ankara
Milletvekili Bülent Gedikli, Sosyal Demokrat Halk Partisi İzmir
Milletvekili Prof. Dr. Hakkı Akalın da katıldı. DP Genel Başkanı,
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş, kurultayda
yaptığı konuşmada, Demokrat Parti'nin 14 yıllık demokrasi
serüveninde birçok yeniliğe imza attığını, başkaları laf üretirken,
DP'nin iş yaptığını kaydetti. Değişik siyasi partilerin halkı
kamplara bölerken, DP'nin bütünleştirmek için çaba harcadığını
ifade eden Denktaş, halkın burnunu kanatmadan çok zor bir sürecin
aşılmasını sağladıklarını belirtti.
İçinden geçilen süreçte halkın yeniden parçalara bölme uğraşlarının
devam ettiğini kaydeden Denktaş, “Türk tarafının tüm ikazlarına
rağmen işgal altındaki Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Avrupa Birliği'ne
alınmasını sağlayan mihraklar, bugün yine senaryolarını bu kez
farklı bir yaklaşımla gündeme getirmeye çalışmaktadır” dedi. Kıbrıs
sorununu “Osmosis” yöntemiyle çözme oyunları oynandığını kaydeden
Serdar Denktaş, şöyle devam etti: “Bu oyuna gelmeyeceğiz. Vaatlere
artık kanmayacağımızı, kimliğimize, kendi bölgemize, Anavatan
Türkiye ile ilişkilerimize zarar verilmesine müsaade etmeyeceğimizi
çok güçlü bir sesle haykırmak durumundayız. Bunu yaparken iç
tribünleri düşünmeyeceğiz.”
“Dışa karşı tek bir ses, tek bir nefes olmanın yolunu bulmanın
DP'nin en önemli misyonu olduğunu” vurgulayan Denktaş, bu zorlu
yolda ilerlerken, güçlükleri aşabilmenin yolunun Atatürkçü
düşünceye sarılmaktan geçtiğini belirtti.
Uluslararası camianın “yerleşikler” konusunu yeniden ısıtarak
gündeme getirmeye çalıştığını ve bundan rahatsızlık duyduğunu
belirten Denktaş, “hakkını, namusunu, toprağını korumak için
birlikte şehit olan insanları 'yerli' ve 'yerleşik' diye bölmeye
kimsenin hakkı olmadığını” söyledi. Denktaş, “KKTC'ye vatandaşlık
bağıyla bağlı olan, bu toprakları vatan belleyen, geleceğini burada
kurmuş olan, canından bir parça olan evladını burada doğuran,
sevdiklerini burada gömen hiçbir insanımıza ayırımcı, kafatascı bir
yaklaşımı asla kabul etmeyeceğiz” diye konuştu.
-AP HEYETİNİN TEMASLARI-
AP heyetinin KKTC ziyareti ve DP'nin protestosuna da değinen
Denktaş, “Kıbrıs'ın kuzeyindeki Kıbrıslılar” diyerek Kıbrıs
Türkünün kimliğini yok sayan heyete karşı gerçekleştirilen eylemin,
demokratik ve Kıbrıs Türkünün hassasiyetinin dile getirilmesi
açısından da olumlu bir eylem olduğunu belirtti.
Serdar Denktaş, AP heyetinin Haziran ayında KKTC'ye geleceğini
belirterek, parlamentonun tutumunu gözden geçirip, Kıbrıs Türk
kimliğine saygı göstermesi halinde kendisinin de tutumunu gözden
geçireceğini söyledi.
Denktaş, “Ve ikaz ediyorum, eğer Haziran ayında yine aynı manda ile
'Kıbrıs'ın kuzeyindeki Kıbrıslılarla' görüşmeye gelecekseniz,
biliniz ki bu kez çok daha büyük bir kalabalık ile sizleri
karşılayacağız. Kıbrıs Türkü asla kimliğini ve haklarını paspas
yaptırmayacaktır” dedi.
Denktaş, şöyle devam etti:
“Onlar ne ise biz de oyuz. Benim Devletim siyaseten tanınmayan bir
devlet olabilir ama en az onların devletleri kadar devletiz biz de.
Ama onlar tanımasa bile bu devlet vardır ve bu devlet benim siyasi
eşitliğimin en önemli simgesidir. Biz bütün dünyaya bunu
hatırlatmaktan ve bu devletin vatandaşlarının daha mutlu, daha
refah, daha yaşam kalitesi yüksek yaşatılması ülküsünden asla
vazgeçmeyeceğiz.”
“Anavatan ile KKTC arasındaki güçlü ilişkinin de bazı çevrelerce
hazmedilemediğini” kaydeden Denktaş, “Kıbrıs Türkü ile Türkiye
ilişkisi 30 yıllık bir ilişki değil 4 asırlık bir ilişkidir. Aynı
gaye için uğraş vermekteyiz. Hedefimiz müşterektir. Bu hedef,
insanımızı çağdaş değerlerle buluşturmak, insanımızın daha mutlu
daha refah içinde yaşamasını sağlamaktır” dedi.
-RAUF DENKTAŞ-
KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da konuşmasında, ilk defa
bir parti kongresine katıldığına işaret ederek, “DP'yi, milli
davada takip ettiği yolda attığı cesur adımlardan ve son olarak AP
heyetine gösterdikleri direnişten dolayı kutlamaya ve teşekkür
etmeye geldim” dedi.
Milli davalarda milli haysiyetin ayaklar altına alınıp,
çiğnenmesinin mümkün olmadığını kaydeden Denktaş, bunu yapanlara
karşı müsamahalı davranmamak gerektiğini söyledi. Annan Planı'na
kadar atılan adımların tek olmadığını, seçeneklerin her zaman var
olduğunu kaydeden Denktaş, “Karşı taraf sizin seçeneksiz olduğunuzu
bilirse sizi mahkum eder” diye konuştu.
“Kıbrıs'ı Yunanistan'a vermek için Annan Planı'nın hazırlandığını”
savunan Rauf Denktaş, İngiltere'nin Garanti Anlaşması'na attığı
imzayı unutarak Kıbrıs'ı tek yanlı olarak AB'ye soktuğunu söyledi.
Halkın vaatler ve tehditlerle ikna edilmeye çalışıldığı dönemde
kendisinin de halkı, “verileni değil, alınanı düşünmeleri”
konusunda uyarmaya çalıştığını bildiren Denktaş, ”Aradan 2 yıl
geçmesine rağmen hala AB'nin Kıbrıs'ı ne yapmak istediğini
anlamayan varsa, bize yuh olsun” dedi.
Avrupa'nın Türkiye'ye baskı yaparak Kıbrıs sorununu çözmeye
çalıştığını belirten Denktaş, Türkiye'nin AB üyeliğinin ayrı,
Kıbrıs sorununun çözümünün ise ayrı bir konu olduğunu vurguladı.
Kıbrıs sorununun 2 devlet esası çerçevesinde çözüleceğini ve
Türkiye'nin askerinin de adada kalacağını kaydeden Denktaş,
“Kendimizi ve Rum'u bilelim. Rum, Kıbrıs'ı Yunan yapma konusunda
125 yıldır bir adım dahi geri adım atmadı” dedi.
“Kıbrıs'ta barış istemeyen bulunmadığını, tımarhanedeki delilerin
bile barış istediğini” ifade eden Rauf Denktaş, “barış isterim
diyerek, köklü ve kalıcı olmayan bir anlaşmaya imza atmanın ise
cinnet anlamına geleceğini” söyledi.
KKTC'nin temel olduğunu ve bundan vazgeçmeyeceklerini kaydeden
Denktaş, “AB'ye 'uzlaşmaya hazırız' demeçleri vermekten vazgeçip,
nasıl bir uzlaşma istendiğini hiç çekinmeden açık açık dile
getirmek gerektiğini” kaydetti.
Başbakan Ferdi Sabit Soyer'i, bir demecinde, tapular konusunda
güvence vermesinden dolayı tebrik eden Denktaş, “Tapumuz, tapudur.
Tapumuzu kimseye vermeyiz. Tapumuzu kimseye ezdirmeyiz” dedi.
-BÜLENT GEDİKLİ-
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekili Bülent Gedikli
de DP'nin Kıbrıs sorununun çözümü konusunda oldukça tutarlı
olduğuna işaret ederek, bunu da Anavatan Türkiye ile el ele
yaptığını kaydetti. Çözüm ve barış için elden gelen gayretin
gösterildiğini belirten Gedikli, çözümsüzlüğün tüm tarafların
çıkarına ters düştüğünü söyledi.
Kapsamlı çözümün temel ihtiyaç olduğunu vurgulayan Gedikli,
ekonomik ve sosyal kalkınmanın da şart olduğunu söyledi. Tüm
dünyanın Rum'un çözüm istemediğini Kıbrıslı Türkler sayesinde
öğrendiğini ve Kuzey Kıbrıs'ın uluslararası alandaki varlığının
hissedilir bir noktaya ulaştığını kaydeden Gedikli, uluslararası
toplumun KKTC üzerindeki ambargoların kaldırılması için adım atması
gerektiğini belirtti.
Gedikli, Anavatan Türkiye'nin KKTC ile ilişkilerinin her alanda
geliştirilip, derinleştirilmesi yönünde adım atılmaya devam
edildiğini bildirdi.
-HAKKI AKALIN-
Sosyal Demokrat Halk Partisi İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hakkı
Akalın da Kıbrıs'ın Türkiye için her şeyden önce, 200 bin soydaşın
yaşadığı bir vatan toprağı parçası olduğunu vurguladı ve
Türkiye'nin bunun için KKTC'de bulunduğunu söyledi.
DP'nin bu dönemde hükümette yer alarak adını tarihe altın harflerle
yazdırdığını kaydeden Akalın, “Sizin sıkıntınız, bizim
sıkıntımızdır. Sizin başarınız, mutluluğunun, bizim başarımız,
mutluluğumuzdur. Siz bizsiniz, biz de siziz” dedi.