Davutoğlu'ndan molotof uyarısı!
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, Güvenlik Paketi konusundaki eleştirilere cevap verdi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, iç güvenlik paketi ile
ilgili yapılan eleştirilere yanıt verdi. Molotof kokteylinin
kokteyl kelimesi geçtiği için, içiçek olmadığını ve yakmak için
üretildiğini söyleyen Davutoğlu, muhalefetin Özgecan cinayetinin
faturasını hükümete çıkarmak istediğini iddia etti.
Anadolu Yayın Platformu toplantısında konuşan Davutoğlu,
şunları söyledi:
“Milli iradeye ne zaman darbe vurulmak istense, içeride ve
dışarıdaki bazı odaklar hemen manüplasyona başlarlar. Andıçlarla
ülke yönetme dönemi bitti. Darbelerden sonra özgür düşünce hapise
giderken talimatla haber yazanlar oldu.
MUHALEFET BİZE FATURA ÇIKARTMAYA KALKTI
Özgecan olayında en erdemli söz kimden çıktı. Bu kızımızın
babasından geldi. Olumsuz düşünce taşımadan öyle güzel mesajlar
verdi ki, yakın dönemin en önemli irfan sesi oldu. Muhalefet ise
buradan bize yine fatura çıkartmaya kalktı. Kadına yönelik şiddet
konusunda ki ilk uluslararası sözleşmeyi 2011 yılında çıkarttık.
Adını da İstanbul Sözleşmesi koyduk. Kadınını çocuğunu koruyamayan
toplum geleceğini inşa edemez.
NAMERTLERİN NAMERDİ
Kadına şiddet konusunda yerel medyaya çağrıda bulunuyorum.
Gelin bu seferberliğe katılın. Her şey ailede başlıyor. Aile
babalarına sesleniyorum. Hanımlarınıza muhabbetle bakın.
Tebessüm ve selamı yaygınlaştıralım. Kim nefret dili
kullanırsa ona karşı çıkalım. Konya’da bir laf vardır.
Annem söylerdi. ‘Erkeğin keli kadın döver, kadının keli çocuk
döver.’ Kadına el kaldıran namertlerin en namertidir. Ülkede
karşıtlık çıkartmak isteyen, 14 kadar ağaç üzerinden olduğu gibi
Özgecan üzerinden karşıtlık çıkartmak isteyenlere en iyi cevabı
ailesi vermiştir.
ÇÖZÜM SÜRECİ GÖNÜL SEFERBERLİĞİDİR
Çözüm süreci mekanik bir süreç değildir. Bir gönül
seferberliğidir. Bir dil sevgi dili ise kim konuşursa konuşsun
güzeldir. Nefret üreten dil de bizim dilimiz değildir.
Çözüm sürecinde ne zaman olumlu bir safhaya geldiysek hep
baltalandı. Biz ısrarla bu süreci sürdürüyoruz.
Muhalefetin meselesi özgürlük değil, seçim öncesi kaos
çıkartmak.
MOLOTOF KOKTEYLİ BİR İÇECEK DEĞİL
Birileri Diyarbakır’ı, Halep sokaklarına döndürmek istediler.
Molotof kokteyli içinde kokteyl kelimesi geçtiğine bakmayın, bir
içecek değildir. Yakmak için üretilmiştir. Molotof ile
birisi yakalansa karakolun bir kapısından girip öbür kapısından
çıkıyor, gidip tekrar molotof kullanıyor. Kürt sorunu
üzerinden bölgeye şekil vermek isteyenlere karşı tedbir almazsak,
terör örgütlerinin ülkede cirit attığı bir ortam oluşur. Tarih
bizden hesap sorar. Kamu düzeninin olmadığı yerde özgürlükler
korunamaz. Artık eski Türkiye’ye dönüş yoktur.”