Davutoğlu tampon bölgenin yerini ilk kez açıkladı
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Suriye sınırında oluşturulmasını istediği tampon bölgelerle ilgili detayları açıkladı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye
sınırında istenilen güvenli bölgenin kurulacağı noktaları ve
sınırlarını ilk kez açıkladı.
Al Jazeera'ya konuşan Başbakan Davutoğlu'nun sınırlarını çizdiği
tampon bölge şu noktaları kapsayacak.
"Biz bunun belli yoğunluklu nüfusların olduğu yerlerde, mesela
Halep’in kuzeyinde olması lazım. Çünkü Halep’te hem rejim
saldırıları var, hem IŞİD saldırıları var. Halep’le Türkiye
sınırları arasında olması lazım. İdlib’in Türkiye sınırına yakın
yerlerinde, aynı şekilde Lazkiye’nin kuzeyinde, yine Haseke’de
belli bölgelerde, şu anki Cerablus bölgesinde, Aynul Arap’da…
Birleşmiş Milletler’in belirlemesi en doğru olanıdır.
(HARİTA KAYNAK:AL JAZEERA)
2.5 YILDIR BM'DEN KARAR
BEKLİYORUZ
Uluslararası meşruiyeti güçlü olur. Ama Birleşmiş Milletler bu
konuda karar alamıyorsa ki biz üç buçuk yıldır Birleşmiş
Milletler’in karar almasını bekliyoruz. Hiçbir karar alamıyor
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, belli vetolar sebebiyle. O
zaman Suriye’ye müdahale konusunda oluşan uluslararası koalisyon ve
gönüllüler koalisyonu bu konuda belli kararlar alıp havadan koruma
sağlayabilir. Bunun örneği de Irak’ta doksanlı yıllarda yaşandı.
Irak’ta 90’lı yıllarda Birinci Körfez Savaşı’ndan sonra uzun bir
süre belli bir paralelin kuzeyi ve güneyi emin bölge ilan edildi ve
Saddam’ın saldırılarına karşı korundu. Türkiye böyle bir koruma
alanı oluştuğunda her türlü katkıyı vermeye hazır. Ancak böyle bir
koruma alanı yokken tek başına Türkiye’nin müdahalesini istemek
bütün bu riski tek başına Türkiye’nin üstlenmesini istemektir.
NE UYGULANIRSA
UYGULANSIN...
Bizim burada vurguladığımız husus hangi strateji uygulanacaksa
uygulansın bu strateji bütün Suriye’yi kapsamamalı, geçici
olmamalı, tek boyutlu olmamalı, tek bir bölgeye veya şehre inhisar
etmemeli. Nasıl Kürtlerin, ki kardeşlerimizdir, korunma hakları
var, aynı şekilde Aynul Arap’taki Kürtlerin, aynı şekilde Tel
Abyad’daki Arapların, Çobanbey ya da Bayırbucak’taki Türkmenlerin ,
İdlib’deki Arapların, Afrin’deki Kürtlerin de, yine Kürtlerin de
korunmaya ihtiyacı var. Ama biz sadece bir noktaya teksif olursak,
ve sadece IŞİD’den gelen tehdide teksif olursak, bu meseleye sadece
palyatif bir çözüm, bu tabiri caizse geçici, palyatif bir çözüm
olur. Biz artık Suriye’de kalıcı bir çözümün zamanının geldiğini ve
geçmekte olduğunu düşünüyoruz".