Daum Bursaspor için ne dedi?
Abone olFenerbahçe Can Bartu tesislerinde basın mensuplarıyla sohbet eden Daum, önemli açıklamalarda bulundu.
Daum şampiyonluktaki rakibi Bursaspor için "Öncelikle
şunu kabul etmeliyiz ki, Bursaspor harika bir performans, fantastik
bir performans ortaya koydu. Bunu benim söylememe gerek
yok." ifadelerini kullandı.
Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum, "Bir anda en öndeki aracın başına bir kaza gelir ve yarıştan çıkar, siz lider olursunuz. Liderin, nefesinizi ensesinde hissetmesi gerekir" dedi.
Alman teknik adam, Ziraat Türkiye Kupası'nda da finale çıkarak, 27 yıl sonra yeniden dönüm noktasına yaklaştıkları için mutlu olduklarını söyledi.
İlk olarak Ziraat Türkiye Kupası'nda finale çıktıkları için
mutlu olduklarını ifade eden Daum, "Uzun süreden beri kazanılamayan
kupaya yeniden yaklaştık bu çok önemli. Öyle bir nokta gelecek ki,
Fenerbahçe'yi kupayı kazanacak. Neden bu yıl olmasın. Kariyerimde
20 kez finalde Bayern Münih'e karşı oynadım. Sadece 2 kez berabere
kaldım, 18'inde kaybettim. Köln ile son olarak gittiğimizde çok
şanslı olmayan bir takımdık. Örneğin Denizlispor'un Fenerbahçe ile
karşılaşması gibiydi. Kimse bir şey beklemiyordu bizden. Maçtan
önce bir gün kazanacağız diyordum. İki takımın dengesine
baktığınızda Münih'e gitmeye gerek yok, kayak yapsam daha iyi
olurdu. Takımla gideyim ama kayak yapayım diye düşünüyordum.
Sonuçta kazandık. En zayıf takımla 20 yıl sonra o gün kazandık. Bir
dönüm noktası oluyor. Hiçbir şey sonsuza kadar devam etmez. Dönüm
noktası da bu maç olacak. 27 yıl sonra bu
dönüm noktasına yeniden yaklaştığımız için mutluyuz" ifadelerini
kullandı.
"İYİ OYUNCULARI OLAN DEĞİL, İYİ TAKIM OLAN
KAZANIR"
Finallerde her zaman daha iyi oyuncuları olanın değil, daha iyi
takım olanın kazanacağına dikkat çeken tecrübeli teknik adam, şöyle
devam etti:
"Kupa finalleri özel maçlar oluyor. Takım olarak performansını
daha iyi yansıtan taraf kazanacak. Gazeteciler de yorumlarını sık
sık dile getiriyor. Değerleri üzerinden takımlar değerlendiriliyor.
Eğer böyle bu kadar basit olsaydı maçı oynamadan değerli olan takım
kazanırdı. Borsada tahtaya çıkar rakamları en üstteki şampiyon
olurdu. Hiçbir zaman bu olmaz. Futbolda en çok yatırım yapan
Chelsea, ilk yılında başarısız oldu ve yavaş yavaş bir yerlere
geldi. Hiç şampiyon olamadı. Inter, son 5 yılda
özellikle Avrupa'da en çok yatırım yapan kulüptü. Onlar da
istedikleri gibi başarılı olamadılar. Benim için (Bu takım garanti
kazanır) diyemeyeceğiz bir çok faktör var. Çünkü, futbol bu"
Beşiktaş ile oynayacakları derbi maç hakkında da konuşan Daum,
maçın çok farklı bir elektrikle başlayacağını ifade ederek, "Farklı
bir enerji olur. Son 10 maçı kimin kazandığı benim için önemli
değil. Maç o gün başlar derbilerde. Taktik olarak özellikle
Galatasaray maçı sezonun en iyi performansıydı. Beşiktaş maçı için
de düşüncem, tüm heyecanını ve duygularını tek bir hedefe
yönlendiren takım başarılı olur. (Savaşın) diyerek, aşırı motive
ederek bir yere varamazsınız. Takım halinde motivasyonla hedefe
varılabilir. Sadece taktikle de kazanamazsınız. Sadece başarıları
hazırlayabilirsiniz, taktiği gösterebilirsiniz ama önemli olan
sahaya çıkacak futbolcunun o günkü performansı, onlar taktiği
uygularsa takım başarılı olabilir. Futbolcularıma da bunu
toplantıda anlattım" diye konuştu.
"BEŞİKTAŞ MAÇINI OYUNCULAR KAZANACAK"
Beşiktaş maçını oyuncuların kazanacağına dikkat çeken Daum, "Her
şeyden önemlisi bu. Birçok konuda onlara yardımcı olabiliriz.
Toplantılar, kişisel toplantılar, ne yapacaklarını anlatabiliriz.
Ama onlar robot değil. onları programlayamam, bilgisayar gibi
programı yükleyemem. Hakem, bir karar veriyor bir anda
kafalarındaki düşünce sistemi değişiyor. Baş başka şeyler ortaya
çıkıyor. Beşiktaş'ın özellikle şampiyonluk için son şansı olduğunu
en iyi bilen taraf kendileri. Galatasaray deplasmanına giderken
aynı durum bizim için söz konusuydu. Biz, Galatasaray maçını
kazandık böyle bir ortamda. Beşiktaş maçında bu avantajımızı
korumak istiyoruz. Galatasaray maçında ilk yarı zor geçti ama
ikinci yarı biz profesyonel oynadık. Belki kalp ilacı almamı
gerektirecek kadar heyecanlandık. Kimse iki takımdan pozitif futbol
beklemesin. Bu haftalarda sonuç önemli"
Fenerbahçe olarak üzerlerinde kazanmak için büyük baskı olduğunu
kaydeden Daum, "Baskı var ama biz bu durumlar için hazırız. Bu
stresi kaldırabiliriz. Biz maç ve maç bakıyoruz. Takıma bugün
yaptığım toplantıda, (Sevinin ama bunu unutun) dedim. Saha içinde
ve dışında yüzde yüz profesyonel olmaları gerektiğini söyledim.
Mücadele ettik ve bir geri dönüş gerçekleştirdik. Tüm Fenerbahçe
camiasının özlediği başarıyı yakalamaya çok yaklaştık. Ama şu an
için bundan çok fazla konuşmamamız lazım oraya doğru gidiyoruz. Şu
andan sonra her şey mümkün" diye konuştu.
Manisaspor maçında defansta iki oyuncu değiştirmek zorunda
kaldıklarını anlatan Alman teknik adam, "Gol atacağımızı
biliyordum. Sson dönemdeki gibi defansta iyi oynayamadık. Maçın
gergin atmosferde geçmesini bekliyordum. Manisa için yılın maçıydı,
sansasyon peşindeydiler. Maça çok fazla motive çıktılar bu maça. Bu
motivasyonu 90 dakika sürdüremeyeceklerini de biliyordum. Birbirini
takip eden 3 hata sonrasında 1-0 oldu golü yedik. Bu bizim için
yüzde yüz uyanış oldu, takım kendine geldi. Soyunma odasında bütün
bunları konuştuk, küçük değişiklikler yaptık. Golü attık ve
berabere bitti. Rakip, ikinci golü atmış olsaydı bile mutlaka golü
bulacaktık"dedi.
"BURSASPOR ÇOK İYİ DURUMDA"
Lider Bursaspor'dan da övgüyle bahseden Daum, şunları söyledi:
"Öncelikle şunu kabul etmeliyiz ki, Bursaspor harika bir
performans, fantastik bir performans ortaya koydu. Bunu benim
söylememe gerek yok. Bir takım, şampiyonluğa doğru gittiği zaman
büyük baskı olur üzerinde. Sezon içinde kolaydır liderliği devam
ettirirken, en iyi takımız dersiniz, her maçı kazanırız dersiniz,
ancak öyle bir duruma gelirsiniz ki sonunda, tam şampiyon olacağız
galiba dediğiniz anda onu kaybetme korkusu da başlar. Gerçek baskı
işte orada başlar. Kaybetmek istemezsiniz. Liderliği ve şampiyon
olma şansını kaybetmek istemezsiniz. Bu duruma alışmanız lazım. Çok
iyi idare etmeniz lazım bu durumu. Tüm bunlara rağmen hala
Bursaspor, çok iyi durumda. Bundan sonraki sonuçlara hep beraber
bakacağız. Gençlerbirliği maçında iyi oynadılar fakat
kazanamadılar. Sıkıntılı bir durumdur bu. Kafanda bir şeyler
dönmeye başlar, kendi kendini sorgularsın. Şampiyonluk için kafanın
rahat olması lazım. Hem çok isteyen motive bir durum olmalı, bir
yandan da daha relaks bir durum olmalı. Ama daha önceki
tecrübelerimden söylüyorum ki, takımım stresli dönemden eni iyi
şekilde çıkacaktır"
"FORMULA YARIŞI GİBİ LİDERİ KOVALAYAN GRUPTA OLMAK
GEREK"
Ligin genel seyriyle ilgili de değerlendirmede bulunan Daum, "Çok
karışık bir durum var. 27-28. haftadan sonra yeni bir sezon başladı
gibi. Bu, bir anlamda formula bir yarışı gibidir. Son tura
girdiğinizde o ilk grup içinde olmalısınız. Kovalayan lider grup
içinde. Bir anda en öndeki Formula aracının başına, bir kaza veya
arıza geldiği anda siz lider olursunuz. Ama ona yakın olmalısınız,
lider olmak için. Çok yakın bir şekilde. Liderin, sizin nefesinizi
ensesinde hissetmesi gerekir" ifadelerini
kullandı.
"BILICA'YI KIZARAK UYARMADIM, YAPTIKLARINI
GÖSTERDİM"
Öte yandan, Bilica'yı kart konusunda uyarmadığını da belirten Daum,
"Kendisiyle sadece konuştum ancak kızarak uyarmadım. Maçtaki
sahneleri, görüntüleri gösterdim. Bilica'ya (Sen teknik direktör
gözüyle bak, ne yaptın, sen analiz et bu pozisyonu) dedim. İlk
başta (Belki yapmak zorundaydım bu hareketi) dedi. Sonr tekrar
izledik ve (Evet daha farklı davranabilirdim) dedi. 5-6 kez daha
izledikten sonra (Tamamen değiştirmem gerekir) dedi ve ikna ettim.
Öncelikle neyi değiştirmesi gerektiğini anlamalı. Doğru davranışı
kendisi bulmalı. Ben de ona yardımcı olurum. Birini uyarırsan kötü
anlamda belki kısa dönemde işe yarayabilir. Hatayı yapmamak için
korku haline girer, stres yaşar. Ama zor bir durumda daha konsantre
durumda eski hatalı davranışına geri döner. Video analizleriyle
ortaya çıkan tabloyla kötü davranışın yerine iyiyi koyarak ilerleme
kaydedebilirsiniz" açıklamasını yaptı.
"TÜRKİYE 2016'YI FAZLASIYLA HAKEDİYOR"
2016
Avrupa Şampiyonası için UEFA heyetinin İstanbul'a yaptığı geziden
bahseden Daum, şunları söyledi:
"Yat gezisine katıldı. Çok dostane bir atmosfer hazırlanmıştı. Yabancı konukları dinlediğimde, kendi kafalarında farklı bir Türkiye imajı var. Özellikle, ben Türkiye'ye kendi özgür hür irademle geldiğim için, bu yanlış resmin doğrusunu anlatacak önemli bir isimdim. Gerçeği göremeyenlere doğru bir şekilde anlatmak gerekiyor. Türkiye, hızlı gelişen bir ülke. Avrupa'daki bu imajı değiştirmek için, iyi şeylerimizi konuşmamız gerekiyor. Rus, Danimarkalı, Fransız futbol dergisiyle, Marca gazetesiyle, Daily Telegraph ve Bild dergisiyle röportajlar yaptım. Tüm bunlarda Türkiye hakkında iyi pozitif haberler çıkacak benim ağzımdan. Yaşadıklarımı anlattım. Almanya'nın imajı da böyleydi. 2006'da disiplinli, gülmeyen öyle bir imaj vardı. Tüm imajı değişti. Türkiye'nin sadece (herşey dahil) bir ülke olmadığını göstermemiz gerekiyor. Turistler havaalanlarına gelip otele gidip geri dönüyorlar. Bunun böyle olmadığını göstermemiz lazım. Türkiye'nin dünyanın en genç nüfusuna sahip ülkelerden birisi olduğunu söyleyince çok şaşırıyorlar. O yüzden bu ülke 2016'yı fazlasıyla hak ediyor. Avrupa olarak elimizi uzatıyoruz, Avrupa Birliği'ne Türkiye'nin de katılmasını istiyoruz. 2016'nIn artık Türkiye'de düzenlenmesi gerektiğini söylüyorum. Her zaman büyük bir soru işareti vardır. Türkiye'de güvenliğin nasıl sağlanacağı konusunda endişeler var. O yüzden bu konuda iyi bir program hazırlamamız gerekiyor ülke olarak. Güney Afrika'ya güveniyorsanız bu konuda Türkiye'ye yüz katı güvenmeniz lazım. Ben sorun göremiyorum. Röportajlarımda bunu söyledim"