Cinayetten önce bin 415 görüşme
Abone olMalatya'daki misyoner cinayetleriyle ilgili tartışmalar sürüyor. Davanın bugünkü bölümünde oldukça ilginç diyaloglar yaşandı.
Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde biri Alman 3 kişinin
öldürülmesiyle ilgili davanın 16. duruşmasında İnönü Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi Araştırma Görevlisi Ruhi Abat, tanık olarak
dinlendi.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tanık olarak
dinlenen Abat, üniversite bünyesindeki ilahiyat fakültesine 2001
yılından itibaren öğrenci alınmamaya başlandığını, 2004 yılından
itibaren de fakültede hiç öğrenci kalmadığını söyledi.
Bunun üzerine İnönü Üniversitesi Strateji Geliştirme Dairesi
Başkanlığına geçiş yaptığını ifade eden Abat, burada 6 kişilik bir
ekiple misyoner faaliyetlerine ilişkin çalışma yaptığını
söyledi.
Çalışmasını üniversitedeki bir konferansta açıkladığını belirten
Abat, bu konferanstan sonra aralarında Malatya İl Jandarma Alay
Komutanlığı'nın da bulunduğu birçok kurumdan konferans daveti
aldığını kaydetti.
Müdahil avukatlar, Ruhi Abat'a cinayetlerden önceki 6 ay içerisinde
kendi cep telefonundan 2 emniyet istihbarat personeli ve çok sayıda
jandarma istihbarat personeli ile bin 415 kez görüştüğünü, bu
görüşmeleri neden yaptığını sordu.
Abat, istihbaratçıların misyoner faaliyetleri konusundaki
çalışmalarıyla ilgili kendisinden bilgi istediklerini söyledi.
Mahkeme Başkanı Eray Gürtekin'in, ''Jandarma elemanlarına makalem
internette var. Neden beni bu kadar arıyorsunuz? demedin mi?
Sorusunu yönelttiği Abat,''Aslında fakültemizin kapanmaması için
sosyal bir baskı oluşturmak adına sivil toplum kuruluşlarına
derdimi anlatıyordum. Jandarma ile de rektörle birebir görüşme
yapılabilir diye düşündüm ve o nedenle görüştüm'' yanıtını
verdi.
Müdahil avukatlardan Erdal Doğan, ''Mersin'de görev yapan jandarma
personeli Abdullah Atılgan ve İlker Çınar ile yaptığın görüşmeleri
nasıl açıklıyorsun?'' sorusu üzerine Abat, ''Bilimsel çalışma
sırasında jandarmanın da bilgisine başvurdum. Bu görüşmenin nedeni
de buydu'' dedi.
Doğan, ''Misyonerliğin yasalarda suç olmadığını biliyorsunuz.
Jandarmanın, yasalarda suç olan konularla ilgilendiğini de
biliyorsunuz. Yasalarda suç olmayan bir konuda jandarmadan ne talep
ettiniz?'' sorusuna Abat, ''Kendilerinden bilgi istediğim vakit
misyonerlik faaliyetlerinin olduğunu bildiklerini, ancak konunun
detayını bilmediklerini söylediler'' yanıtını verdi.
Mahkeme Başkanı Gürtekin'in, ''Bu ülkede yeterinden fazla imam
hatip liseleri olduğu biliniyor. İlahiyat fakülteleri bu okullara
öğretmen yetiştirmek için vardır. İlahiyat fakültesinin kapatılması
ve öğrenci alınmaması devletin verdiği bir karardı. Siz nasıl
oluyor da jandarmadan imdat bekliyorsunuz?'' sorusunu yanıtlayan
Abat, ''Jandarma da devletin bir unsurudur. İmdat beklemekten
ziyade herkese anlattığım sıkıntıları onlara da anlattım''
dedi.
Müdahil avukatlarının cinayetlerin olduğu gün jandarma personeli
ile görüşüp görüşmediği yönündeki soruya ise Abat, ''Görüşmüş
olabilirim, hatırlamıyorum'' diye konuştu.
Duruşmaya kısa süre ara verildi. Aradan sonra eski İl Jandarma
Komutanı Albay Mehmet Ülger tanık olarak dinlenecek.