CHP'nin elindeki son anket sonuçları yok artık dedirtti Kılıçdaroğlu ile Erdoğan arasındaki fark
Abone olCHP İstanbul Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Erdoğan Toprak, altılı masanın cumhurbaşkanı adayının Kılıçdaroğlu olması gerektiğini, çünkü liderinin Erdoğan'ın 7-8 puan önünde göründüğünü söyledi.
Cumhurbaşkanı adayı tartışmalarına ilişkin CHP yönetimininin
adayı netleşti. CHP'de adayın kim olacağına ilişkin tartışma
kapanmış görünüyor.
İstanbul Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Erdoğan Toprak, altılı masaya CHP olarak önerecekleri ismin Kılıçdaroğlu olacağını açıkladı.
AK Parti ile CHP arasındaki fark yüzde 0.1'e
inmiş
Toprak, Halk TV yazarı İsmail Saymaz'a konuştu. Toprak'ın kendisine
cep telefonunun ekranından, ellerindeki son anketin sonucunu
yazısında paylaşan Saymaz, "Ankete göre AK Parti ile CHP arasındaki
fark, yüzde 0,1'e inmiş. AK Parti yüzde 29,3 oy alırken, CHP yüzde
29.2'ye çıkmış. İyi Parti yüzde 13,2, HDP yüzde 10 ve MHP ise yüzde
5.8 alıyor." ifadelerine yer verdi. İşte Saymaz'ın sorularına
Toprak'ın verdiği cevaplar:
Kılıçdaroğlu'nun adaylığı halinde size göre tablo nasıl
şekillenir?
Biz anket yapmıyoruz. Ama yapılmış anketlere baktığınızda
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın çok çok önünde.
Ne kadar önünde?
7-8 puan önünde gözüküyor. Erdoğan'ın oyu 32-37 bandında.
Kararsızlar dağılmadan...
Ama Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nun daha şanslı
olduğu iddia ediliyor?
Onların kendi fikirleridir. İki yıl önce TBMM'de "Aday olup
olmayacağımı nereden biliyorsunuz?" demesinden sonra Kemal Beyde
hızlı bir yükseliş başladı. Saha çalışmalarında, hızlı yükselişi
görüyoruz. Bir sene önce ile bugün arasında müthiş fark
göreceksiniz adaylığının kabulü konusunda. İkincisi, adaylıktan
sonraki süreçte altılı masayı yönetmek zorundasınız. Çünkü altılı
masadan kanun çıkaracaksınız, ortak bütçe yapacaksınız, politika
belirleyeceksiniz. Adaylık noktasında çok sorun görmüyorum. Sonraki
sürecin çok daha zor olacağına inanıyorum.
Aday Kılıçdaroğlu olarak netleştiğinde anketlerde tablo
değişecek, diyorsunuz.
Evet, masanın kanaati Kemal Bey yönünde olduğunda farklı bir sonuç
göreceksiniz. Sahada, Kemal Bey'in adaylığı konusunda bir kabul
var. Bunu çok açık ara görüyoruz.
Muhalefette 'Ya kaybederse' korkusu da var.
Bu korku belli kesimler tarafından yayılıyorsa maksatlıdır. Kemal
Bey'e AK Parti'den bu tip bir saldırı var. Yıpratma kampanyası var.
Kemal Bey ülkenin kaynaklarıyla, SADAT'la ve vakıflarla ilgili
ciddi politikalar gösterdiğinde hükümet ya da hükümetin beslediği
medya bu korkuları yaymaya başlıyor.
Bu korkular sadece iktidar cephesinden değil,
biliyorsunuz.
Bazı endişeleri saygıyla karşılıyorum. Ama baktığım şey rakamlar.
Rakamlar Kemal Beyle (seçimin) açık ara alınacağını gösteriyor. Üç
beş oyla değil, açık ara. Şu an "Erdoğan seçilmeli" diyen, yüzde
32. Diğer tarafta yüzde 68 oy var. Kararsızların tamamı bize
verecek demiyorum. Yüzde 68'in bir kısmı kararsız. Yüzde 53-54'ü
"Diğer adaya oy veririm" diyor. "Kemal Beye oy veririm" oranı çok
yüksek.
TİP Milletvekili Ahmet Şık, Kılıçdaroğlu'nun Alevi
olmasının iktidar tarafından istismar edileceğini söyledi. Bu
tartışmaya dair ne söylersiniz?
Seçmenin yüzde 85'inin farklı baktığına inanıyorum. Zaten hangisini
aday gösterirsek gösterelim, önyargılı bakan bir kitle olacaktır.
Toplum iş, aş ve gelecekten kaygı yaşadığı için kim huzurla
yönetir, kim ülkeyi selamete çıkarır, o noktadan bakıyor. Toplumun
bunu (mezhep meselesini) aştığını görüyorum. Yüzde 15-18, kimi
koyarsak koyalım bize oy vermeyecek. O tartışmayı yanlış
buluyorum.
Kılıçdaroğlu adaylığını ne zaman ilan
edecek?
Altılı masayı dağılmadan hedefe götürecek, kanunları ve bütçesini
çıkaracak, o gücü seçim olmadan parlamentoya devredecek kişi,
Kılıçdaroğlu'dur. "Ama ne zaman açıklarsanız?" Şimdi seçim kararı
yok. Diğer aday kim? Belli değil. Diğer aday belli değilken, seçim
kararı yokken, "Adayınız kim?" diye sormanın haksız olduğunu
düşünüyorum. Seçim kararı aldıkları gün altılı masa adayını
açıklar.
Altılı masada Kılıçdaroğlu'na dair itilaf doğar
mı?
Altılı masada kriterler belirlendi. İsim belirlenmedi. Önemli olan
isim değil, kriterlere kimin uyduğu.
Ama İyi Parti 'seçilebilecek aday' kriteri de
getirdi.
Seçilebilirlikte sorun görmüyorum ki. Erdoğan, yüzde 50'lerden
32'lere düşmüş. Neyi baz alacağız? Masada altı lider var. Hepsi
kendi partilerine ve halka karşı sorumlu insanlar. Hatır için karar
vereceklerini düşünüyorsanız, hata edersiniz.