Cezaevlerinde korkutan artış! Yüzde 234
Abone ol1999 ile 2015 yılları arasında Ceza İnfaz Kurumları'nda bulunan hükümlü ve tutuklu sayısında patlama yaşandı.
Ceza infaz kurumlarının yıllara göre doluluk oranında
artış yaşanıyor. Türkiye'de 1999 ile 2015 yılları arasında Ceza
İnfaz Kurumları'nda bulunan hükümlü ve tutuklu sayısının yıllara
göre dağılımına bakıldığında 2015 yılında cezaevlerinde bulunan
hükümlü ve tutuklu sayısı, 164 bin 461'e ulaştı.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün
açıkladığı verilere göre 1999 yılında bu sayı, 67.581 iken aynı yıl
çıkarılan af ile 2000 yılında hükümlü ve tutuklu sayısı, 49.512'ye
düşmüştü. 15 yıl içerisinde Türkiye'nin nüfusunun yaklaşık yüzde 24
artarken, tutuklu ve hükümlü sayısının yüzde 234 oranında
arttı.
TBMM Cezaevleri Komisyonu'nun CHP'li üyesi Özgür Özel, artışı
hükümetin uyguladığı politikalara bağlayarak "Herkesi kendisine
darbe yapacak, her grubu ayaklanma çıkarıp hükümeti devirecek, her
türlü hak aramayı hükümete karşı girişilmiş şiddet eylemleri olarak
görüyor. Oysa toplumsal şiddette son yıllarda çok ciddi düşüş var
ama güvenlik güçlerinin kullandığı şiddette orantısız bir artış
var" dedi.
"HÜKÜMETİN AŞIRI GÜVENLİKÇİ POLİTİKALARI"
Türkiye'de son 15 yılda tutuklu ve hükümlü sayısının yüzde 250
arttığını kaydeden Özel, bu durumun Ak Parti'nin aşırı güvenlikçi
politikalarından kaynaklandığını belirterek "AKP iktidarı ilk
göreve geldiğinde Türkiye'de 52 bin tane tutuklu ve hükümlü vardı.
Şimdi bu sayı, Türkiye'deki cezaevlerinin toplam kapasitesinden
sadece 2 bin eksik. 170 bine yaklaşıyor tutuklu ve hükümlü sayısı.
Bu iktidar partisinin aşırı güvenlikçi politikalarından
kaynaklanıyor. İktidar partisinin tehdit algısından kaynaklanıyor.
Herkesi kendisine darbe yapacak, her grubu ayaklanma çıkarıp
hükümeti devirecek, her türlü hak aramayı hükümete karşı girişilmiş
şiddet eylemleri olarak görüyor.
"ORANTISIZ ARTIŞ VAR"
Oysa toplumsal şiddette son yıllarda çok ciddi düşüş var ama
güvenlik güçlerinin kullandığı şiddette orantısız bir artış var.
Gezi olayları sırasında gözünün bir tanesini kaybeden 30'a yakın
kişi, hayatını kaybeden 8 kişi, devamında pek çok olayda hayatını
kaybeden çok sayıda genç güvenlik politikalarının ne kadar hükümet
tarafından ileri boyuta taşındığını gösteriyor. Hükümetin aşırı
güvenlikçi politikalarının yanında kendisine yönelik ve devlete
yönelik tehdit algısında belki 10 katlık artış, içerideki tutuklu
ve hükümlü sayısına da yansıyor. Bunu daha çok siyasi tutuklu ve
hükümlüler olarak söyleyebiliriz" diye konuştu.
"EKONOMİK SUÇLARDA PATLAMA VAR"
Ekonomik suçlardan da cezaevlerine giren hükümlü sayısında artış
olduğunu söyleyen Özel, bu durumun Türkiye'de artan işsizlikten
kaynaklandığını savunarak "Ekonomik suçlardan içeriye girenlerin
sayısında da büyük bir patlama var. Bu da gelir adaletsizliğine,
Türkiye'de artan işsizlik oranına, genç işsizliğinde rakamın her 3
gençten bir tanesinin işsiz olmasına, her 5 kişiden birinin işsiz
olmasına bağlayabiliriz. Çünkü Türkiye'de hırsızlık ya ekonomik
suçlar ve bu suçların işlendiği sırada işlenen diğer suçların oranı
da AKP iktidarının öncesine göre büyük bir patlama ile karşılaşmış
durumda. Nüfusun yüzde 24 arttığı bir yerde yüzde 250'lik tutuklu
ve hükümlü artışı, sadece hükümet politikalarındaki hatalardan ve
insanların muhtaç durumlarından kaynaklanıyor" ifadelerini
kullandı.
"KOŞULLAR KÖTÜYE GİDİYOR"
Cezaevlerinde artan hükümlü ve tutuklu sayısının yanı sıra cezaevi
koşullarının da kötüye gittiğini anlatan Özel, 12 yıllık dönemde
cezaevlerinin önceki dönemlere göre en az 10 kat kötüleştiğine
dikkat çekerek "Türkiye'de cezaevlerinin koşulları her geçen gün
kötüye gidiyor. Cezaevinde kalan sayısı arttığı gibi cezaevlerinin
hem kapasiteleri hem içerideki olanaklar fevkalade kısıtlı. Bugün
Türkiye'de cezaevlerinde mahkumlar için ve gardiyanlar için
devletin ödediği yemek parası, 3 öğün yemek için sadece 5 lira.
Cezaevinde kalan bir mahkumun başta sağlığı, güvenliği ve eğitimi
devlete emanettir ama geçtiğimiz günlerde cezaevinde yatağında ölü
bulunan mahkum olaylarında da gördüğümüz gibi hem kişiler artık
devletten cezaevinde bulundukları sırada iyi sağlık hizmeti
almıyorlar.
Eğitimleriyle ilgili sadece göstermelik salonlar var. Televizyon
kameraları içeri davet edildiğinde var ama mahkumların haberi
olduğu ama yararlanamadıkları eğitimler söz konusu. Hem de güvenlik
konusunda çok ciddi sıkıntılar var cezaevlerinde. Cezaevleri
iktidarın 12 yıllık döneminde önceki dönemlere göre en az 10 kat
kötüleşmiş, nüfusları 10 kat artmış, mahkumlar sırayla nefes alır
sırayla uyur hale gelmiş durumdayken hükümetin yeni cezaevleri
yapmak dışında bu konuya bir çözüm getirmiyor olması fevkalade
düşündürücü.
"CEZAEVLERİ YÖNETİLEBİLİR OLMAKTAN ÇIKTI!
Oysa cezaevlerinde şu anda denetimli serbestlik süresinin
uzatılması, açık cezaevlerinde kalma sürelerinin uzatılması, şahsa
ve devlete işlenen suçlar ile ilgili yapılabilecek yeni
düzenlemelerle ilgili birtakım beklentiler de var. AKP
cezaevlerinin dışını da içini de yönetebilir durumda değil.
Cezaevleri yönetilebilir olmaktan çıktı. Önümüzdeki günlerde
cezaevlerinden çok sayıda üzüntülü olay, ölüm, çok sayıda sıkıntılı
şikayet duymamız mümkün. Bu konuda herhalde AKP'ye karne verirsek
pek çok dersi zayıf olabilir. Pek çok dersinde düşük not alabilir
ama herhalde en düşük notu, 10 üzerinden 1 bile alamayacağı notu
Adalet Bakanlığı'nın politikaları ve cezaevlerinin durumudur"
şeklinde konuştu.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün
verilerinde Ceza İnfaz Kurumları'nda bulunan hükümlü ve tutuklu
sayısının yıllara göre dağılımı şöyle:
Yıl - Hükümlü ve Tutuklu Sayısı
1999 - 67.581
2000 - 49.512
2001 - 55.609
2002 - 59.429
2003 - 64.296
2004 - 57.930
2005 - 55.870
2006 - 70.277
2007 - 90.837
2008 - 103.235
2009 - 116.340
2010 - 120.814
2011 - 128.604
2012 - 136.020
2013 - 145.478
2014 - 158.837
2015 - 161.522
2015 - 164.461