Cemil Çiçek'ten '1 Nisan' lı gönderme
Abone olYeni anayasanın hazırlanması konusunda görüşlerini açıklayan TBMM Başkanı Cemil Çiçek'ten ilginç benzetme...
Yeni anayasanın hazırlanması konusunda görüşlerini açıklayan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Ümit ediyorum ki, siyaset kurumu bu Anayasa meselesini 1 Nisan şakası haline getirmez" dedi.
Çiçek, Atatürk Kongre Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''Anayasa Platformu Vatandaş Toplantısı''nda, çocukların bugün sınava girdiğini, ailelerinin de onların yanında olmak yerine fikirlerini, düşüncelerini söylemek için toplantıya geldiğini söyledi.TBMM Başkanı Cemil Çİçek, ''Ümit ediyorum ki, siyaset kurumu, bu Anayasa meselesini 1 Nisan şakası haline getirmez ve yüzünün akıyla bu süreci başarıyla sonlandırır. Bunu hem temenni ediyorum, buna ihtiyacımızın olduğunu da ifade etmek istiyorum'' şeklinde konuştu.
Bugün sınava giren yüzbinlere başarılar dileyen Çiçek sözlerini şöyle sürdürdü: "Hepimizin görevi, onlara iyi gelecek hazırlamaktır. Bizim yaşadığımız sıkıntıların, hiç olmazsa onlar tarafından yaşanmaması için onlara güzel gelecek temin etmek gerekiyor. Bunun birinci ayağı, ilkeleri, öncelikleri, omurgası, felsefesi, çerçevesi iyi çizilmiş, halkın katıldığı, uzlaşarak, anlaşarak ortaya koyacağımız yeni bir Anayasa'dan geçiyor.
Bu yüzden 1 Nisan tarihi önemli. Ümit ediyorum ki, siyaset kurumu, bu Anayasa meselesini 1 Nisan şakası haline getirmez ve yüzünün akıyla bu süreci başarıyla sonlandırır. Bunu hem temenni ediyorum, buna ihtiyacımızın olduğunu da ifade etmek istiyorum. Un da var şeker de var helva da var. Eğer bu defa bu işi başaramazsak, bu, vatandaşın kabahati değil talepte bulunanların kabahati değil, siyaset kurumunun beceriksizliğindendir. Bunun altını çiziyorum.''
Sağlıklı bir diyalog ortamına herkesin ihtiyacı olduğunu vurgulayan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, ''Güzel bir atasözümüz var: Öfke gelir göz kızarır, öfke gider yüz kızarır. Gözünüzün kızardığı, söylediğiniz laflardan dolayı sonradan düşündüğünüzde yüzünüzün kızardığı bir ortam, Anayasa yapım işini zorlaştırır" dedi.