Çankaya Köşkü böyle basılmış
Abone olTopal Osman'ın Çankaya Köşkü baskınına katılan en yakın arkadaşı olayı şöyle anlattı.
"Atatürk'ün Topal Osman baskınında çarşaf giyip Köşk'ten
kaçtığı" bilgisi nedeniyle Çalışlar'a dava açılırken, Topal
Osman'la baskına katılan Rasim Aydın anlattı: Köşk'e gittik, Latife
Hanım yalnızdı.
Çankaya baskınını gerçekleştiren Topal Osman'ın en yakın adamı
Haliloğlu Rasim'in bugüne kadar yayınlanmamış anıları, Yeni Aktüel
dergisinde yayınlandı. Topal Osman'ın ekibinden Haliloğlu Rasim
diye bilinen Rasim Aydın, yıllar sonra olayları, kendisiyle aynı
adı taşıyan torununa anlattı. Torun Rasim Aydın teybe kaydetti,
kitap olarak yayımlayacaktı, ancak dedesi "Bunlar Cumhuriyet'e
zarar verir. Sizin de geleceğinizi karartırlar" diye karşı çıktı.
Rasim Aydın 2001'de 116 yaşındayken öldü. Ses kayıtlarını muhafaza
eden ve bu kayıtları notere tasdik ettiren Rasim Aydın, dedesinin
anılarının, "Latife Hanım" kitabıyla ilgili İpek Çalışlar'a dava
açılmasına neden olan Çankaya baskınına ilişkin bölümünü, Yeni
Aktüel'e şöyle anlattı:
AYDIN ANLATIYOR
...Önce dedemlerin kaldığı ev sarılıyor. Teslim olmaları anonsu
yapılıyor. Topal Osman, dedemleri topluyor: "Bundan Atatürk'ün
haberi yoktur. Meclis'teki İkinci Grup taraftarları bizi gözaltına
aldıktan sonra Atatürk'ü öldürecekler. İki grubaayrılıyoruz. Bir
grup hemen arka çıkıştan gidip Atatürk'e haber versin." Dedemin
içinde bulunduğu 8 kişilik bir grup, gecenin karanlığından
yararlanarak Köşk'e gidiyor.
LATİFE HANIM YALNIZ
Köşkün kapısında tanımadıkları askerler varmış. Dedemlerin içeri
girmesine izin vermiyorlar. "Atatürk'e haber getirdik" diyor
dedemler, ama "siz söyleyin biz iletelim" yanıtını alıyorlar.
İçeride perdenin arkasından Atatürk'ün dolaştığını görüyorlar. İzin
verilmeyince ateş ederek içeri giriyorlar. Ancak, içerdeki kalpaklı
kişinin Atatürk değil Latife Hanım olduğu ortaya çıkıyor. Latife
Hanım üniforma giymiş ve pencere kenarındaki sedirin üzerinde ileri
geri gidip geliyormuş. Arka tarafa da lamba koymuşlar dışardan
görünsün diye. Muhaliflerin tezgâhının içinde Latife Hanım'ın da
olduğunu düşünerek ona da saldırmışlar. Hâlâ emri Atatürk'ün
verdiğini anlamamışlar. Ama sonunda yakalanıyorlar. Topal Osman
yaralıyken Tekçe'ye hakaret ediyor. Tekçe de tabancasını çekip
kafasına ateş açıyor ve öldürüyor. Dedemler Atatürk'ü öldürmek için
değil, kurtarmak düşüncesiyle Köşk'ü basıyor."
BUGÜN BİLE HİSSEDİLİR
Topal Osman'ın yakın arkadaşlarından Yazıcıoğlu Mehmet'in torunu
olan işadamı Atilla Yenel de, baskınla ilgili araştırmalar yaparak
canlı tanıklarla da görüştü. Edindiği bilgileri ayrıntılandırarak
Yeni Aktüel'e anlatan Yenel'in sözlerinden bir bölüm şöyle:
"Tanıklar Atatürk'ün Köşk'ten tebdili kıyafet kurtulduğunu
anlatmışlardı. Ama bu bugüne dek bana ilginç gelmemişti. Bana
ilginç gelen Topal Osman'ın ortadan kaldırış biçimiydi. İlk önce
muhafız birlikleri Topal'ın kaldığı evi kuşatıyor. Topal Osman,
kuşatmayı yardıktan sonra Çankaya'ya baskın düzenliyor. Konuşmasın
diye Topal Osman öldürülüyor. Adamları da Karadeniz'e geri
gönderiliyor. Sonuçta muhafız alayında görev yapmışlardı.
Tutuklanan olmamış. Korku ve baskı nedeniyle kesinlikle
konuşmadılar olay hakkında. Zaten yıllarca MİT'in takibine maruz
kalıyorlar. Giresun üzerinde büyük bir baskı vardı. Bu hâlâ
hissedilir. Geri gelenler Atatürk'ün kendilerine sahip çıkmamasına
anlam veremezdi."