Bürokrasi yabancıları bezdiriyor
Abone olAlmanya'da yarım sayfadan oluşan çalışma iznine karşılık Türkiye'de sayfalarca ve dört nüsha halinde bir katalog hazırlanıyor.
Türkiye’deki büroksaninin fazlalığı, yabancı yatırımcılar için
bir kabusa dönüşüyor. Yabancı yatırımcıların önündeki engellerin
kaldırılmasına ilişkin yapılan reformlara rağmen, bürokrasiden
şikayet devam ediyor. Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası (ATTSO)
Genel Sekreteri ve Yönetim Kurulu Üyesi Marc Landau, Almanya’da
yarım sayfadan oluşan çalışma izni başvuru formuna karşılık,
Türkiye’de bu yıl, bir Alman yabancı müdürün önüne, sayfalarca,
doldurulması ve dört nüsha halinde hazırlanması gereken bir soru
katalogu konulduğunu belirtti. Landau, Türkiye’de faaliyet gösteren
yabancı şirketlerin yöneticilerinin çalışma izinlerinin uzatılması
prosederünün, izin yetkisinin Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü’nden
Çalışma Bakanlığı’na devredilmesiyle birlikte daha da uzadığını
savundu. Landau, Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ATTSO)
Ekonomi Dergisi, Oda’nın Ekim, Kasım, Aralık aylarını içeren yeni
sayısında yer alan sunuş yazısında, Türkiye’de yaşanan reform
sürecine dikkati çekti. Türkiye’nin son zamanlarda frenlenemez bir
reform hareketi yaşadığını vurgulayan Marc Landau, bu reformların
ekonomi alanında özellikle yabancı şirketlerin yatırım faaliyetleri
üzerinde etkili olacağını ve yeni yasanın yürürlüğe girmesinden
sonra herşeyin hızlanacağını belirtti. Adı verilmeyen bir Alman
şirketin müdürünün, çalışma izninin uzatma tarihi geldiği için yine
dertlenmeye başladığını kaydeden Landau, müdürün 10 yılı aşkın
süredir Türkiye’de çalışmakta olmasına karşın, neden her seferinde
aynı kimlik bilgilerini tekrarlamak zorunda kaldığını anlamakta
güçlük çektiğini ve resmi dairede her sene aynı bilgilerin
toplandığı koskoca bir dosyanın varolması gerektiğini düşündüğünü
dile getirdi. YAZARLIK ALANINDA YETENEK ARANIYOR Önüne konan
dosyanın sayfalarını çevirirken müdürün yüzünün hemen asıldığını
anlatan Marc Landau, şöyle devam etti: “Bildiği bütün yabancı
dilleri belirtecek ve her dil için okuma, yazma ve konuşma düzeyine
ilişkin olarak kusursuz, iyi, başlangıç düzeyinde gibi
değerlendirmeler yapacak, daha sonra yazılı olarak sosyal
ilişkilerdeki yaklaşımlarını tanımlayacaktı. Yani başka insanlarla
ortak yaşamda ve ortak çalışmalarda çok kültürlü çevrede ve takım
çalışmasının ve iletişim yeteneğinin önemli olduğu mevkilerdeki
deneyimlerini aktaracaktı. Ayrıca bu alandaki yeteneklerini nerede
kazandığını da belirtmek durumundaydı. Aynı sorular kendisinin
organizasyon yeteneği, teknik konulardaki becerileri ve son olarak
da sanat alanındaki yetenekleri için de tekrarlanıyordu. Örneğin
müzik alanında veya yazarlık alanında özel yeteneklere sahip olup
olmadığına dair açıklamalar talep ediliyordu.” Gerçekleştirilen
reformlar kapsamında çalışma izni yetkisinin Yabancı Sermaye Genel
Müdürlüğü’nden Çalışma Bakanlığı’na devredildiğini aktaran Landau,
yazısında, “Anlaşılan Çalışma Bakanlığı bir yatırımcının işini
becereksiz ve cahil bir kişiye bırakarak mahvolmasını engellemek
istiyordu” şeklinde alaycı bir ifadeye de yer verdi. ALMANYA’DA
YARIM A4 SAYFASI Federal Almanya Ankara Büyükelçiliği’nin Çalışma
ve Sosyal İşler Dairesi’nin Almanya’da böyle bir durumda neler
yaptığını araştırdığını ve Almanya’da çalışma izni için
doldurulması gereken başvuru formunun yarım A4 sayfasından
oluştuğunu kaydeden Marc Landau, imza yetkisi veya genel
vekaletname verilmiş olan yabancı üst düzey yöneticilerin Çalışma
İzni Yönetmeliği’nin 9. Maddesine göre ayrıca çalışma izni
almalarına bile gerek olmadığını belirtti.