Bu ne yaman çelişki Yargıtay
Abone olYargıtay 'basın abartabilir' dedi ama üyeleri dava açmaktan da geri durmuyor.
Yargıtay, kısa bir süre önce basına yansıyan kararında, basın
özgürlüğünün abartma ve kışkırtmayı da içerdiğini vurguladı.
Yüksek mahkemenin basın özgürlüğüyle ilgili kararına rağmen birçok
Yargıtay üyesi basında çıkan kendileriyle ilgili eleştirel
haberlere dava açmaktan geri durmuyor.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’ın
gazeteci Tuncay Özkan’a karşı açtığı manevi tazminat davasıyla
ilgili kararında, “Kabul edilmelidir ki, basın özgürlüğü, belli
ölçülerde abartmayı, hatta kışkırtmaya başvurmayı da içerir.
Gazetecilerin yazılarında kullandıkları deyimler ‘polemik’
niteliğinde olsa da nesnel bir açıklamayla desteklendiğinde bu
ifadeler asılsız, kişisel saldırı olarak görülemez.” ifadesine yer
vermişti. Görev yaptığı dönemde, Alaattin Çakıcı, MİT ve Yargıtay
ekseninde ortaya atılan iddiaların hedefi olan eski Yargıtay
Başkanı Eraslan Özkaya, gazetelerde çıkan haber ve yazılar
nedeniyle gazetecilere karşı çok sayıda tazminat davası açtı.
Özkaya’nın açtığı davalar devam ediyor.
Daha önce başörtülü bir sanığı duruşma salonundan çıkaran eski
Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanı Fadıl İnan da, gazetelerde çıkan
eleştirel haber ve yazılara karşı tazminat davaları açmıştı. Bir
sanığın başörtülü olduğu için salondan çıkarılmasını savunma
hakkının ihlali olarak değerlendiren ve konuyla ilgili haberi
“Yargı yoldan çıktı” başlığıyla duyuran YeniŞafak Gazetesi 133 bin
YTL tazminata mahkum edildi.
Eski Yargıtay Üyesi Engin Doğu, bir haber nedeniyle kişilik
haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle Sabah Gazetesi’ne dava
açarak manevi tazminat talebinde bulundu. Tazminat talebi
reddedilirken, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, gazetenin tazminat
ödemesi gerektiğine karar verdi. Yargıtay’ın bozma kararında, basın
özgürlüğünün sınırsız olmadığına işaret edilerek, “Bundan dolayıdır
ki yayınlarda kişilik haklarına saygı gösterilmesi, gerek Anayasa
gerek Medeni Kanun ve özel yasalarda güvence altına alınmış bulunan
kişilik haklarına saldırıda bulunulmaması da yasal ve hukuki bir
zorunluluktur.” denildi.
Basına yönelik davaların bir bölümü ise, haber konusu şahısların
yaptıkları konuşma ve açıklamaların yayınlanması nedeniyle
açılıyor. Yargıtay 10. Ceza Dairesi başkan ve üyeleri, “kişilik
haklarına saldırıda bulunduğu” iddiasıyla eski ANAP milletvekili
Ediz Hun ve açıklamayı yayınlayan Vatan Gazetesi hakkında toplam 90
milyar liralık manevi tazminat davası açmıştı. AK Parti Tokat
Milletvekili Resul Tosun, Yargıtay üyelerinin basın mensuplarına
karşı açtığı tazminat davalarıyla ilgili Adalet Bakanı Cemil
Çiçek’in cevaplandırması talebiyle yazılı soru önergesi vermişti.
Bakan Çiçek’in soru önergesine verdiği cevapta, Yargıtay üyelerinin
3 yıl içinde gazetelerde çıkan haber ve yazılarla ilgili olarak
80’den fazla tazminat davası açtıkları belirtilmişti.
Haber: Murat Aydın
Kaynak: www.zaman.com.tr